İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

YAZAR YAZI

Grev artık bir nostaljidir

Grev artık bir nostaljidir

07 Haziran 2012 Perşembe, 07:45

Can Ataklı/VATAN

Anayasa değişiklikleri için yapılan referandumda bir madde “grev hakkının önündeki engellerin kaldırılması” idi. İktidar “evet deyin grev önündeki tüm engeller kalksın” derken yandaş yalaka takımı “yetmeeeez” çığlıkları ile demokrasi ve hukuka indirilen darbelere alkış tutuyordu.

Sonuçta kazandılar ve anayasa değişiklikleri kabul edildi.

Yargı tamamen hükümete bağlandı.

Yüksek yargı iktidarın tam denetimine geçirildi.

Darbelerden hesap sorulması adı altında bir komedi filmi sahneye kondu.

Artacağı söylenen özgürlükler bizzat halk oyuyla daha da sınırlandı.

Verilen sözlerin neredeyse hiçbiri tutulmadığı gibi tam aksi yönde kararlar alındı.

Önceki hafta bir AKP milletvekili durup dururken “korsan taksiler ile ilgili bir yasaya” Türk Hava Yolları’nda grev yasağı maddesinin eklenmesini istedi.

THY çalışanları haklı olarak isyan ettiler, yasaları ve mevzuatı çiğnemeden bir tür pasif direniş yaptılar.

Ancak hiçbir eleştiriye ve karşı çıkışa tahammülü olmayan iktidar telefon mesajlarıyla 300’ün üzerinde THY çalışanın işine son verdi. İktidar da aynı saatlerde “THY’de grev yasağını” Meclis’ten geçiriverdi.

Oysa THY’de 1991’den beri hiç grev olmamıştı.

Aslına bakarsanız yaşı 35’lerde olan nesil için “grev” hiçbir şey ifade etmiyor. Hatta bu nesil grevin kelime anlamını bile bilmiyor.

Çünkü onların yaşadığı dönemde neredeyse hiçbir yerde grev yapılmadı.

12 Eylül askeri rejiminin sermaye kesimine en büyük hediyesi budur. Sendikalar kapatıldı, sendikal faaliyetler askıya alındı, işçi sınıfından söz etmek, direniş, iş yavaşlatma ve en demokratik hak olan grev adeta yasaklandı.

Buna kalkışanlar dövüldü, coplandı, gaz ve su bombalarına maruz bırakıldı, tutuklandı, hapislerde süründürüldü.

THY’de grev yasağının gerekçesi ne? THY çok kâr etmeye başlamış, işçiler hak arayarak bu kârı düşürmemeliymiş. Ayrıca THY Türkiye’nin dünyadaki yüzüymüş, zarara uğramamalıymış. Turizmimiz de zarar görmemeliymiş.

Hak arama, eleştirme, sorgulama kültürü tamamen öldürülen kamuoyu bu gerekçelere inanıyor ve sahiplenip destekliyor.

Hükümet yetkilileri de “Bizim için öncelik halkın huzur ve rahatıdır” deyince kamuoyu iyice kendinden geçip hakkını arayanları sopayla dövmeye bile kalkıyor.

THY’de grev yasağının kanunla kabul edilmesi Türkiye’de grev hakkının tamamen ortadan kaldırıldığının da bir göstergesidir. Bundan sonra hangi sektörde bir grev ihtimali doğarsa aynı mantıkla ya kanun çıkacaktır ya da zaten işçiler greve cesaret bile edemeyecektir.

Nitekim pek çok sektörde grev yasağı var. Vatan Çalışma Hayatı yazarı Ersin Umdu geçenlerde grev yasağı olan sektörleri yazmıştı. Grev yasağı olan sektörler, olmayanlardan daha fazla.

Halk zaten grevin ne olduğunu bile bilmiyor. Grev artık bir nostalji olmaktan öte değildir.


*****


THY’nin avantacı gazetecileri

Türk Hava Yolları çalışanları haklarını aramaya kalktılar, şiddetli bir tepki ile karşılaştılar. Önce sektöre grev yasağı geldi, ardından birçok kişi işinden atıldı.

Herhalde dikkatinizi çekmiştir, özellikle yandaş kesimdeki pek çok yazar THY olayında çalışanların değil şirketin yanında yer aldı.

Kimileri daha kurnaz davranarak THY çalışanlarından hiç söz etmeden, başka konular üzerinden THY güzellemeleri yazdılar.

THY nasıl bir dünya devi olmuş, herkes parmak ısırıyormuş, şirketin başındaki kişiler nasıl da nitelikliymişler, nasıl da gecelerini gündüzlerine katıyorlarmış.

Döktürdüler de döktürdüler.

Hepsi bir kart uğruna bunların.

THY bunlara birer kart veriyor. Gazeteciler bu kartlarla ayrı kapıdan giriyorlar havaalanlarına, biniş işlemleri hızla yapılıyor, kimileri bir üst sınıfa aktarılıyor, bagaj fazlalıklarına aldırış edilmiyor, izzet ikram görüyorlar.

İşte bu kartlarla THY yönetimine bağlanan gazeteciler de övgüden başka bir şey yazamıyorlar.

Hep merak ederdim, gazetecilere bu kartlar nasıl verilir diye.

Elite Card denilen bu kartlar THY ile çok uçan ve genellikle Business veya First Class uçan yolculara veriliyor.

Bu gazetecilerin hangileri acaba “çok uçtukları ve mil kazandıkları için” bu kartları almaya hak kazanıyor.

30 küsur yıllık gazeteciyim. Neredeyse her hafta bir yere uçuyorum, ama bu kartları almaya hak kazanacak mile erişemiyorum bir türlü. Birkaç yıllık yandaş gazeteciler ise bakıyorum ellerindeki kartlarla THY yönetimi tarafından pamuklar içinde ağırlanıyor.

Demek ki böyle olunca, bol yağlı ballı yazılar yazmak da görev kabul ediliyor.


*****


Acaba davalar mı bitiyor?

Yandaşlar hararetle “Özel Yetkili Savcılarla” ilgili değişiklik hazırlıklarını tartışıyor.

Bu savcılıkların kaldırılması halinde Ergenekon ve Balyoz davaları ile KCK davasında geniş tahliyeler olurmuş. Ayrıca telefon dinlemelerinin yayınlanmasına getirilecek cezalar nedeniyle darbecilerin foyaları ortaya çıkarılamayacakmış, falan.

Panik hali gibi.

Bu sahte bir panik olmasın.

Yoksa bu bahane ile davalar hızla bitirilip herkese ceza mı yağdırılacak ve ondan sonra da bu savcılıklar mı kaldırılacak?

Çünkü özellikle yandaş medyadaki fısıltılara göre iktidar “Bu kadarı yeter, yoksa özel yetkili savcılar yarın başımıza bela olur” diyerek bu önlemi alıyormuş.

Bunun da ötesinde iktidara yakın pek çok kişi hakkında güya bazı ses kayıtları ve bantlar varmış, yarın öbürgün bunlar ortaya çıkarsa şimdiden yayınlanmasının önüne geçilmek isteniyormuş.

Ağızlar torba değil ki büzesin, bunlar konuşuluyor işte.


*****


Benim hükümetime yakışıyor

Köyün ağası son derece namusluymuş. Çeşme başında arkadaşlarıyla iki çift laf eden kızların bile namusunu sorgularmış. Ama gelin görün ki kendi karısının gözü hep dışarıdaymış. Köyün yaşlılarından biri bir gün dayanamamış “Yahu” deyivermiş “Herkese laf ediyorsun da kendi karını hiç görmüyorsun, en çok fingirdeyen o.” Ağa hiç istifini bozmamış “Biliyorum, ama yakışıyor haspaya” cevabını vermiş pişkin pişkin.

Bizim yandaşların tavrı da bu.

Geçenlerde Uludere olayı ile ilgili “Tezkere hükümete sınır dışı operasyonları için yetki veriyor. Tezkere maddelerine göre silahlı kuvvetler izin almadan operasyon yapamaz” diye yazmıştım.

Bu yandaş takımı cevap verdi: “Evet öyle ama, hükümet askere yetki verdi. Onlar gerektiğinde kullanıyor.”

İşte tam “Yakışıyor haspaya” tavrı.

Hükümet neden kendi yetkisini askere devretmiş, bu biiir.

Madem operasyonu askerin yaptığı biliniyor, neden hâlâ “sorumlular bulunacak” nutukları atılıyor, bu ikiiii.

Daha önce Olağanüstü Hal döneminde kullanılan yetkilerin hesabı neden bugün soruluyor, bu üüüüç.

Kim bilir belki bugünün hesabını da 10 yıl sonra iktidara gelenler sorar.

NOT: CHP Genel Bakanı Kılıçdaroğlu 29 Mayıs’taki Grup toplantısında tezkere maddelerini okumuş. Ben “CHP neden bu konuya eğilmez?” diye sormuştum. Eğilmiş ama sonuç alamamış.


*****


Başı, attığı tweetlerle derde giren Fazıl Say’ı eleştirenler, “Tweet atmanın da bir sınırı olmalı” diyor. Doğru, hele “hapse atılmanın bir sınırı olmayan” ülkemizde iki kere düşünmeli! (Gani Yıldız)

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız