CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Suriyeli sığınmacıların bulunduğu çadırkentlere CHP milletvekillerinin alınmamasına ilişkin, \'Bu çadır kentler Türkiye Cumhuriyeti topraklarında mı değil mi? Yoksa orası şu anda operasyonel işbirliğine gitmeye çalıştığınız ABD'nin, bu projenin başından itibaren uygulamaya koyduğu bir üs bölgesi mi?\' dedi. 30 Ağustos'da CHP olarak altenatif kutlamalar yapacaklarını belirten Koç, Çiçek'in sunduğu mutabakat metninin ise hükümet tarafından hazırlandığını öne sürdü.
27 Ağustos 2012 Pazartesi 16:20 ANKARA- CHP MYK Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Koç, genel merkezde düzenlediği basın toplantısında, gazetecilere MYK toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun başkanlığındaki bir heyetin, Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Cape Town kentinde, 30 Ağustos-1 Eylül tarihlerinde yapılacak Sosyalist Enternasyonel'in 24. Kongresi'ne katılacağını belirten Koç, burada gençlik ve kadın kollarından temsilcilerin de yer alacağını söyledi.
Kongrede başkan yardımcıları ve genel sekreter seçiminin yapılacağını, Sosyalist Enternasyonel'in tüzüğündeki değişikliklerin karara bağlanacağını aktaran Koç, Kılıçdaroğlu'nun da \'Küresel Ekonomide Ekonomik Krizden Çıkış Yolları\' üzerine bir konuşma yapacağını, Sosyal Enternasyonel'in ayrıca demokrasinin güçlendirilmesi ve yaygınlaştırılması, barışa giden yolların açılması, yeni bir uluslararası dayanışma kültürünün oluşturulması konularının değerlendirileceğini anlattı.
SİVAS KONGRESİNİN YILDÖNÜMÜNDE MYK TOPLANTISI
Koç, 4 Eylül'ün Sivas Kongresi'nin yıl dönümü olduğunu, siyasi tarihçiler tarafından da bu tarihin CHP'nin ilk kongresi olarak adlandırıldığı anımsatarak, CHP'nin bu yıl 4 Eylül'ü Sivas'ta kutlayacağını ve CHP MYK'nın Sivas'ta toplanacağını belirtti.
Haluk Koç, 9 Eylül'ün de hem İzmir'in kurtuluş, hem de CHP'nin kuruluş tarihi olduğunu hatırlatarak, o gün de Parti Meclisi'nin Ankara'da toplanacağını kaydetti.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun, büyük zafere giden yolun başlangıç tarihi olan 26 Ağustos'ta Afyonkarahisar'ı dolaşarak, bugünün koşullarında yeni bir bağımsızlık mücadelesi verilmesinin gereğinin altını çizen bir gezi yaptığını ifade eden Koç, \'Bugün yeniden bağımsız Türkiye mücadelesi, inanın Türkiye'nin önünde, özellikle CHP'nin önünde en önemli siyasi görev maddesi olarak bulunuyor. Tüm yaşadıklarımızı biraraya getirdiğimizde...\' diye konuştu.
ÇADIRKENTLERİ NİYE GİZLİYORSUNUZ?
Suriyeli sığınmacıların bulunduğu çadır kentlere CHP'li milletvekillerinin alınmamasına da değinen Koç, şunları kaydetti:
\'Bu çadırkentler Türkiye Cumhuriyeti topraklarında mı değil mi? Yoksa orası şu anda operasyonel işbirliğine gitmeye çalıştığınız ABD'nin, bu projenin başından itibaren uygulamaya koyduğu bir üs bölgesi mi? Eğer Türkiye Cumhuriyeti sınırlarında ise Türkiye Cumhuriyeti'nin milletvekilleri oraya nasıl giremezler bunun hükümet tarafından açıklanması gerekiyor. Neyi saklıyorsunuz?
Yani orada hakikaten iddia edildiği gibi Hatay sokaklarında, Samandağ'da, Yayladağ'da dolaşan, dünyanın neresinde kafalarına göre bir cihat icat edeceklerse oraya koşan bir takım sakallı militanların orada konuşlandıklarından mı, orada eğitim aldıklarından mı, orada lojistik olarak desteklendiklerinin açığa çıkmasından mı çekiniyorsunuz? Orada yasa dışı işler var mı? Türkiye'nin ulusal hukukunu zedeleyecek boyutta eylemler var mı?\'
O KAMPLARDA DA EL KAİDE MİLİTANLARI MI VAR?
Terör örgütü El Kaide militanlarının Suriye'de öldüklerini aktaran Koç, \'Bu kamplarda bunlara benzer El Kaide militanları var mı yok mu? Değişik istihbarat servislerinin elemanları buralarda var mı yok mu?\' sorularını yöneltti.
ZOR KULLANARAK MI GİRELİM?
Türkiye'nin her türlü insani yardımı yapmasından yana olduklarını belirten Koç, \'Bu bizim görevimiz, insani görevimiz. Dışişleri Bakanı 'Gidin görün orayı' diyor. Aç kapıları da görelim kardeşim. Yani 40 tane CHP milletvekili zor kullanarak mı girsin\' ifadesini kullandı.
\'Hükümet bir konuda rüzgar ekti, şimdi Türkiye fırtınayı biçmeye hazırlanıyor\' diyen Koç, Türkiye'de yerleştirildikleri yerlerde vatandaşlarla sorun yaşayan 100 kadar Suriyeli ailenin farklı şehirlere gönderileceğini savundu. Bu kişilerin \'Alevi nüfus açısından hassas görülen 7 il dışındaki\' yerlere naklinin uygun görüldüğünü kaydeden Koç, böyle bir tanımlamanın ayrımcılık olduğunu belirtti.
MHP'NİN DOKUNULMAZLIK TEKLİFİ
\'AKP'nin yeni yol arkadaşı\' olarak tanımladığı MHP tarafından, dokunulmazlıklar konusunda bir teklifi olduğunu hatırlatan Koç, \'Biliyorsunuz, anayasa değişiklik teklifi için belli bir sayı gerekiyor. MHP'nin böyle bir sayıya ulaşması söz konusu değil. Ama her halde ana yapıya, yani AKP'ye güvenerek bunu planlıyor ve tüm milletvekillerini desteklemeye çağırıyorlar ifadelerinde. Hamaset kokan bir takım ifadeler\' dedi.
Haluk Koç, \'Önce MHP, neyin ne olduğunun farkında değil. MHP İstanbul Milletvekili Sayın Engin Alan neden tutuklu? Neyin peşinde koşuyor? Kendi milletvekilinin durumundan haberi olmayan bir partinin, günlük olayların ağırlığına göre, duyarlılıktan parsa toplamaya dönük talepleri...\'
SADECE KÜRSÜ DOKUNULMAZLIĞI
CHP'nin 2002 yılından bu yana kürsü dokunulmazlığı hariç hırsızın da fesatçının da ihaleye fesat karıştıranın da irtikapçının da teröre bulaşanın da dokunulmazlığın ardına sığınmaması gerektiğini savunduğunu belirten Koç, \'Sadece kürsü dokunulmazlığı, kürsü sorumsuzluğu... Onun dışında milletvekilleri sade yurttaş olmak zorundadır, yasaların önünde eşit olmak zorundadır.
Koç, \'MHP bu süreçte kapınızı çaldığında tavrınız ne olur?\' sorusu üzerine, \'CHP'nin tavrı çok net ve açık. Gelin sade yurttaş gibi olalım. Çekinmeyin. Özel yetkilere gerek yok. Bunu başından beri söylüyoruz. Gelin, sadece kürsü dokunulmazlığı... Varsa yüreğiniz gelin\' yanıtını verdi.
GAZİANTEP SALDIRISI
Gaziantep'teki bombalı saldırıyla ilgili olarak güvenlik boşluğu, istihbarat zaafı, koordinasyon boşluğu, operasyon yetersizliği bulunduğunu ileri süren Koç, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın istihbarat zafiyeti olmadığını söylediğini, AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar'ın ise istihbarat zafiyeti bulunduğunu ifade ettiğini aktardı.
TATİLE ÇIKMA KONUSUNDA HÜNER SAHİBİ
Koç, \'Demek ki AKP içinde bir zafiyet var bu konuda. Zafiyet AKP'nin bünyesinde... Milletvekili ayrı konuşuyor, Başbakan Yardımcısı ayrı konuşuyor. Başbakan böyle günlerde biliyorsunuz, biraz gözyaşı döktükten sonra tatile çıkma konusunda hüner sahibi, o ortamdan uzaklaşıyor\' diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a seslendiğini ifade eden Koç, şöyle konuştu:
\'Teröre karşı çözüm bulmak istiyorsanız, bir defa emperyalist ülkelerin taşeronluğunu yapmaktan vazgeçeceksiniz. Elinize tutuşturulan senaryoları CHP'ye onaylatmaya çalışmayacaksınız.
Soru çok açık. Olayın sorumlusu PKK. Peki Gaziantep'te PKK o bombayı kimin ihale vermesiyle patlatmıştır. Bu soruya yanıt gerekiyor. Kendinden menkul Dışişleri Bakanının derin düşler, hayaller içerisinde yürüttüğü dış politikanın, o strateji yoksunluğunun bir eseri midir bu? Bu ihalenin sahibi kim? İhaleyi veren kim?\'
\'Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın terörle mücadele konusunda bir güvercin, bir şahin olduğunu\' iddia eden Koç, \'Başbakan pusulayı kaybetmiş vaziyette. AKP ülkeyi yönetemiyor artık. Bırakın terörle mücadeleyi, ülkeyi yönetemeyen, bir yönetim boşluğu yaratan bir iktidarla ne acıdır ki en kritik döneminde Türkiye karşı karşıya...\' diye konuştu.
KARDEŞLİĞİMİZİ KORUYACAĞIZ
Gerginliklerin giriş kapısının da Hatay olduğunu savunan Koç, \'Biz bu oyunları yaşadık. Biz bu senaryoları gördük. Biz bunun bedelini ödedik. Çok canlar yandı. Türkiye'nin Sünni de olsa Alevi de olsa tüm insanları, kardeşliklerini tüm bu oyun kuruculara rağmen koruyacaklar, bu tuzaklara düşmeyecekler, buna eminiz. Herkesi bu konuda sağduyu sahibi ve duyarlı olmaya davet ediyoruz. Bu olayların sorumluluğu, Recep Tayyip Erdoğan'ın sırtındadır. Bu olayların vebalinin büyüğü, şehit cenazelerinde gözyaşı akıtan Sayın Başbakana aittir.\'
30 AĞUSTOS'DA ALTERNATİF KUTLAMA
\'30 Ağustos'ta da resmi törenler sönük geçecek gibi bir izlenim alıyoruz\' diyen Koç, tüm CHP örgütlerinin, 30 Ağustos'ta il ve ilçelerde, günün anlamını yaşatacak şekilde alternatif kutlama törenleri düzenleyeceğini söyledi.
ÇİÇEK'İN MUTABAKAT METNİ
TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in tartışmaya açtığı 11 maddelik \'Teröre Karşı Ulusal Mutabakat\' önerisine de değinen Koç, \'Bunu Sayın Çiçek, TBMM Başkanı olarak değil, bir milletvekili olarak yayınladığını ifade ediyor. Oysa paragraflara baktığınız zaman bu, sade bir milletvekilince değil, bizzat yürütme organının, hükümetin atölyelerinde kaleme alındığı çok belli bir metin. Şimdi Cemil Çiçek'e bu açıklama yaptırılıyor\' dedi.
Koç şunları söyledi: \'Hükümetin kaleme aldığı bildirileri, kendiniz yazarak, 'Kendim yazıyorum. Bireysel milletvekili talebim' diye kamuoyuna sunarsanız, size İçtüzük'ün 7. maddesini hatırlatırız. İçtüzük'ün 7. maddesi TBMM Başkanına, gereken hallerde, tatil zamanlarında, TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırma hakkı ve yetkisi veriyor. Kullanın o zaman yetkinizi. Bu metni ortaya serip böyle iyi niyet gösterileri yapmanın anlamı yok. Meclis'ten kaçan sizsiniz. İçtüzük'teki yetkisini kullansın, TBMM'yi toplantıya çağırsın. Gerekeni de konuşalım.\'
\'CHP'nin hazırladığı Kürt raporuna ilişkin\' bir soru üzerine Koç, öteden beri böyle bir çalışmaları olduğunu ve bu konuda çeşitli kesimlerle uzun görüşmeler yaptıklarını anımsattı.
Koç, şunları söyledi:
\'Eli kanlı terör örgütünün nihai hedefi Türkiye'yi bölmektir. Ayrılıkçı bir örgüttür, nihai hedefi de Türkiye'nin bölünmesidir. Burada saf olmamak gerekiyor. Ama bunun dışında milyonlarca Kürt yurttaşımız yine bu eli kanlı terör örgütünün rehinesi durumundadır. Onların sorunlarının demokrasi yoluyla meşru zeminde, meşru yerde, meşru kurumlar tarafından... Bu sözlerimin her birinin anlamı var. Uzak başkentlerde kapalı kapılar arkasında değil. Meşru zeminde, meşru kurumlar tarafından, siyaset kurumu tarafından, TBMM'de mutlaka ele alınması gerekiyor. PKK'yla mücadele ulusal ve uluslararası hukukun demokratik bir devlete verdiği tüm yetkileri kullanarak amansız bir şekilde sürdürülecektir. Ama araya bir duvar koyuyoruz. Onun dışında böyle bir sorun var. Bu sorunun nedeni, çözümü için de mutlaka siyaset kurumuna çağrımız da ortada. Meşru zeminde TBMM de bu sorunu tüm detaylarıyla tartışmalıdır. Türkiye'nin her yeri bizim. Şemdinli'de gözyaşı varsa ben buna kayıtsız kalamam. Edirne'de bir sıkıntı varsa kalamadığım gibi.\'
BALYOZ ASIL TÜRK MİLLETİNİN TEPESİNE İNDİ
Balyoz Davası'na da değinen Koç, \'Balyoz Davası'nda bahsedilen balyoz, aslında Türk milletinin kafasına indirilmiştir\' dedi.
|