İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

CHP’yi yormaya devam

CHP’yi yormaya devam

31 Mayıs 2012 Perşembe, 10:00

Şükrü KÜÇÜKŞAHİN /Hürriyet

KİŞİSEL kanım o ki CHP, tutuklu isimleri aday göstermeseydi bugün Türkiye, cezaevlerinde milletvekili yatıran bir ülke olmazdı.

Çünkü, o isimler aday yapıldığı an AKP, CHP’yi uzun süre yoracağı iyi bir kozu eline geçirdiğini gördü, ‘milli irade’ söylemini unuttu, çünkü CHP, hem Ergenekon ile bağlantılı gösterilecek hem de Silivri’yi mekân tutturulacaktı.
Böyle yapıldığı için de kabak BDP’li ve MHP’li tutuklu vekillerin başına patladı. Mustafa Balbay’ın, “Seçilmeseydim bugün serbesttim” sözü de buna işaret.
Yoksa YSK, tutuklu BDP’lileri veto ettiğinde ayaklanan iktidar çevreleri seçimden sonra da aynı tavrı gösterir, ‘milli iradenin tecellisi’ diyerek sorunu çözer, TBMM de ‘ustalık dönemine’ bambaşka bir başlangıç yapabilirdi.

ÇİÇEK DE ZOR DURUMDA KALDI

Gelinen noktada dikkat ederseniz BDP ve MHP, bu sorunu neredeyse unutmuş durumda, CHP ise konuyu temel sorunu yaptı.
CHP’yi, bu isimleri aday göstermesi nedeniyle ne kadar eleştirsek de ‘tutuklu vekiller ülkesi’ olmanın utancını görmezden gelme hakkımız olamaz.
Ayrıca, Başbakan Erdoğan da 2002’de benzer bir durumla karşı karşıya kalınca CHP’nin, hemen elini uzatıp sorunu çözdüğünü unutmamalı. Aynı Erdoğan’ın bugün, ‘CHP’yi yormaya devam’ diye, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’i de zor duruma düşüren bir yola girmesi hiç anlaşılır değil.
Çünkü, yasal düzenlemeye gitmeden, kamuoyu oluşturarak yargı eliyle rahatlıkla çözülebilecek bu sorun Çiçek’in kucağına bomba olarak kondu.
Özellikle CHP’nin talebiyle Çiçek, Erdoğan ile de görüşerek devreye girdi. Sonuçta sorunun çözümünü sağlayamadığı gibi, “Meclis önünde ölüm orucuna mı yatayım” diyerek kenara çekilmek zorunda kaldı. Çiçek’in bu sözünü muhalefet partilerinden çok iktidara yönelik okumak olası, ama Kemal Kılıçdaroğlu, farklı düşündüğü için hedefine onu aldı. Dışarıdan baktığımızda Kılıçdaroğlu’nun bu tavrını haklı bulmayabilir, “Hedefi Başbakan olması gerekirken Çiçek’e yönelmesi yanlıştı” diyebiliriz. Ben de böyle bakıyorum, ama neden öyle davrandı diye de düşünmek gerekli.

ÇİÇEK’E KIZGIN ÇÜNKÜ

Çiçek’e, dört parti yerine üç partinin grup başkanvekillerini toplamasına karşın sonucu dördüncüye (AKP’ye) tabi tuttuğu ve o sonuç belli olunca üç partiyi yeniden toplantıya çağırmadan, “Yetkisizim” dediği için kızgın.
Harekete geçmeden önce Erdoğan ile görüştüğü, ‘Durup dururken yola çıkacak biri değil’ diye gördüğü Çiçek’in, o görüşmenin içeriğini açıklayarak Başbakan’ın rolünü ortaya koyması gerektiğini düşünüyor.
Süreç, “Nasılsa üç parti uzlaşamaz” diye başlatılmışsa buna, Çiçek’in oyuna getirilmesi olarak bakıyor, ondan bunun hesabını sormasını bekliyor.
Üç partinin vardığı mutabakatı Çiçek’in de mutabakatı sayıyor.
“Başbakan, bu sorun dahil, her konuda yasama üzerinde otorite oluşturdu. Çiçek, bunların hiç birine itiraz etmiyor” demeye getiriyor.
Bu nedenlerle, Çiçek’e yakışanın görevi bırakmak olduğuna dahi inanıyor.
Çiçek’in, “İki lider görüşerek sorunu çözsün” önerisine de bir bakışı var. Kılıçdaroğlu, sorunun çözüleceğine dair bir umut görse, bu görüşmeyi yapmaktan kaçınacak gibi değil, ama böyle bir atmosferin oluşabileceğini bugünkü Türkiye’de hangimiz inanabiliriz?
Yine de bakarsınız iki liderden belki biri, illa bu konu olmasa da bir vesileyle adım atıp buluşma talep ederek hepimizi şaşkına çevirir. Bu arada Erdoğan, pazar günü, tasmalı gazetecilerin foyasını salı günü ortaya koyacağını söyledi, ama boşuna bekledik. Keşke bu konuda da bizi şaşırtsa.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız