İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

HABER

24 Temmuzu anlamak:  İkinci Meşrutiyetle birlikte basından sansürün ilk kez kaldırılışının yıldönümü bugün

24 Temmuzu anlamak: İkinci Meşrutiyetle birlikte basından sansürün ilk kez kaldırılışının yıldönümü bugün

24 Temmuz 2012 Salı, 09:15

Üstelik matbaalarına gelen sansür memurlarını içeri sokmayarak göstermiş tepkilerini o dönemin gazetecileri ve yayıncıları. Günümüzde ise sansür örtülü yapılıyor. İktidar, iktidara bağlı kurumlar, geleceğini bu gruplarla iş birliği yapmakta gören gazete patron ve yöneticileri bu alanda giderek ustalaştılar. Haber saklama, dezenformasyon gazete sayfalarında, ekranlarda başını almış gidiyor. Buna, gazete çalışanları üzerinde baskılar ve tehditlerle yaratılan korku ikliminin getirdiği oto sansürü de ekleyiverin. İşte size halkın doğru ve yansız bilgilenme hakkı. İşte size ileri demokraside basın özgürlüğü.
Medya tarihimize şöyle bir göz attığınızda gazete çalışanlarının kendi hakları için ciddi bir mücadele verdiklerine, örgütlerine sahip çıkabildiklerine, meslek ilkelerinin toplumda benimsenebilmesi için özen gösterdiklerine tanık olamazsınız. 24 Temmuz 1908 bu açıdan bakıldığında bir istisna sayılabilir. 24 Temmuz 1908 günü, gazeteci ve yayıncıların ilk kez ortaya koydukları onurlu bir duruş olarak yenini almıştır basın tarihimizde. 1961 yılına gelindiğinde, 5953 sayılı Yasa’nın bazı hükümleri 212 sayılı Yasa’yla çalışanlar lehine değiştirilirken, dönemin gazete patronları direniş göstermiş, sendikalı gazeteciler bu direnmeye işten atılmayı da göze alarak boyun eğmemişlerdir. Evet ama arkalarında da Milli Birlik Hükümetinin açık desteğini bulmuşlardır. Acaba bu destek olmasaydı patronlara karşı direniş yine de aynı yaygınlıkta yapılabilir miydi? Yoksa sendikalı gazeteciler yine meslektaşları tarafından yalnız mı bırakılırlardı. Günümüzde yaşananları gördükten, tanıklık ettikten sonra kanımca ikinci soruya olumlu yanıt verebilmek olanaksız. Çünkü hemen izleyen yıllarda bir iki patronun çalışanlarına sendikalarını terk etmeleri halinde daha iyi koşullar sağlayacağını vadetmesi onların örgütlerine sırt çevirmesine yetmiştir. Bu tavra direnç gösteren az sayıdaki gazeteci dışında söz konusu gazetelerin hemen tüm çalışanları bir anda en yakın notere koşarak sendikalarından istifa ettiler. O arkadaşlar halen bu meslekte kalem oynatıyor. Ekranlarda boy göstererek değerli fikirlerini kamuoyuna sunuyorlar. Yeni medya düzenini gençlere anlatmayı da ihmal etmiyorlar. Hele içlerinde bazıları var ki şimdilerde işleri güçleri sağda solda Türkiye Gazeteciler Sendikası aleyhinde konuşmak, sendikayı kötülemek, çalışanların örgütlerini bölme yolundu çaba harcamak. Neredeyse yozlaşan, giderek dibe vuran medyanın sorumlusu ilan edecekler çalışanının hakkını arayan, hak haberciliğinden yana tavır koyan örgütleri. Türkiye Gazeteciler Sendikasını yok etme girişimlerinde iktidar yanında olmaktan gocunmuyorlar. Ne acı. Düşünüyorum da acaba gazeteciler kendi haklarını daha ne kadar iktidarlardan, sermaye kuruluşlarından bekleyecekler. Daha ne kadar kendilerini çıkar odaklarının kullanımına terk edecekler. Daha ne kadar Siyaset-Sermaye-Medya üçgeninin sadık çalışanları olmayı sürdürecekler. Daha ne kadar cezaevlerini dolduran gazetecileri, işlerinden atılan meslektaşlarını görmezden gelmeyi becerebilecekler. Daha ne kadar halkın doğru, yansız bilgi edinme hakkı da demek olan basın özgürlüğüne ihanet edecekler. Doğrusu bunun yanıtı yine gazetecilerin kendi vicdanlarında olmalı. Eğer bir vicdanları varsa…

Kaynak : Turgay Olcayto/Evrensel

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız