Başbakan gene tam “köşelik” bir laf etti. Esasen Salı günleri onun bu köşelik sözlerinin alt alta sıralanmasından ibaret; yani grup toplantılarından bahsediyorum. Kılıçdaroğlu da hakkını yemeyeyim, başka kusurları bir yana iyi cevaplar veriyor.
Şimdi bir de tebessüm icat etti. Tebessüm ederek ve dinleyenleri sevk ederek, gevrek bir sesle söylüyor bunları. Herhalde bir uzmandan talimat alıyor çünkü dinleyeni sinir ediyor.
***
Darbeler, yüzleşmeler, hesaplaşmalar... Ama icraattan bir şey yok. Dünya siyasetine hatta kendi siyasetine olumlu bir katkı yok. Sıfır sorunları karıştırıp oturdular aşağıya. Suriye sınırlarımıza eşkıya muhalifleri doldurup insanların kanına giriyorlar. Türk devletinin bütçesini yağmalatıyorlar.
Siz 12 Eylül, 28 Şubat, vicdanınız elveriyorlarsa, daha ötekilerini yargılayın ama bu darbeler sırasında zengin olan, devletin bütçesini “cukkalayan” , genel ve özel yağmalara katılan iş adamları, dernekler, gruplar, partililer, akrabalar ne olacak? Onları hesaba çekebiliyor musunuz yoksa onların hepsi hesaba çekilemeyecek bir yerde mi? Kaynağın başında mı bu adamlar, kadrolar, teşkilatlar?
***
Ya halkın, mazlum halkın ahının hesabını nasıl vereceksiniz? Silivri’de siyaseten haksız yere yatırdığınız ve herhalde insandan saymadığınız sanatçılar, gazeteciler, parti başkanları, subaylar astsubaylar ve rütbesizler? Onlar tutukluyken ölen anneler babalar, kardeşler? İntihar edenler, şereflerini kurtarmak için; “muhannet”e muhtaç olanlar? Sözüme dikkat edin. Haksız yere diyorum. Hak diye bir şey var ve bu şey çok kıymetli, bedeli de çok ağırdır herhalde. Bedeli dediğim, vebali! Bunların ahı nasıl çıkacak bunların ahının aheste aheste çıkacağını sanmıyorum. Birden bire çıkacakmış gibi geliyor.
Hele linç edilmiş Kaddafi’ye, linç edenler için gönderilmiş paralar aklıma geldikçe... Sınırımızdan koşup gelen ve katliam yapıp gene Suriye’ye dönen Yarbay Hamudi gibi eşkıyalar aklıma geldikçe, aklım isyan ediyor. Bunlar, evet bunların ahı, artık çok zaman kalmadı, birdenbire çıkacağa benziyor.
Bir Bakan
Bu bakanı anlayamıyor ve yaptığını unutmuyorum. Benzetmeyi yazmak zorundayım, affedin! Biz çocukken sokaklarda ayı gezdirirlerdi ve ayıcı onu oynatırdı. Hatta hamamda kadınlar nasıl bayılır deyip dramatize ettirirlerdi. Hayvanın burnunda halka takılı olurdu. Şimdi bu ilkellikler kalktı. Bu manzara size Erzurum’daki “benim gelişime gerçekten sevindiysen takla at” repliğini hatırlatmıyor mu?
Üstelik o faciada ölenleri kurtarma ihtimal ve imkanı çok güçlüyken... Neden Erzurum’daki tugaydan helikopter gelmiyor da bir saat sonra Malatya’dan getirtiliyor?
***
Güneyimizdeki ülkelerin toprak bütünlüğüne kasteden çakma liderleri toplayıp buna ön ayak olmanın ahı ne olacak? Irak’ın Haşimisi, Barzanisi, Suriye’nin çakma liderlerini ülkemize toplayıp ABD’nin gönlünü hoş etmek? Bunların ahı? Evet, hepsi birden bire çakacak artık, zaman değişti. Dünya “konjonktörü” de
|