Sezon geldi, Bodrum gündemimize girdi. İşin şakası bir yana, geçen yıl Bodrum'a giden 2 milyon yerli turist için Bodrum, sadece 'sezonluk' gündem maddesi. Oysa 150 bin kişi yaşıyor, kimi memleketli, kimi sonradan edinme.
Hafta sonu Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon'un üçüncü yılına dair Bodrumluları bilgilendirme toplantısı vardı.
Toplantı salonunda Mehmet Kocadon'u beklerken, Bodrum Gündem gazetesine göz atıyorum.
AKP ve CHP'nin hedefinde Mehmet Kocadon.
CHP Bodrum örgütü diyor ki, 'Bizimle kimse oynayamaz, kararını vereceksen ver.'
AK Parti İl Başkanı da uyarıyor: 'İki ay içinde üye oldun, oldun. Yoksa asla bizden aday olamazsın.'
Mehmet Kocadon, 1992'de DYP'ye katılıyor, ANP-DYP birleşmesiyle de Demokrat Partili.
Partisiyle alakası var mı?
Toplantı sonrası sohbetimizde konu açılıyor, Demokrat Parti Başkanı Namık Kemal Zeybek'in Bodrum'a birkaç kez geldiğini öğreniyor:
'Hiç haberim olmadı' diyor. Duraklamasından 'boğaz dokuz boğum' deyimi aklıma düşüveriyor. Devam ediyor:
'Ben onların yüz akıyım. Partinin iktidardaki başkanıyım.'
Bir kez daha duraklıyor ve ekliyor:
'Ben partiye girdiğimde Namık Kemal Zeybek yoktu ki.'
Toplantıda Bodrumlulara seslenirken, şunu vurguluyor:
'Siyasi arenalarda çekiştiriyorlar, eleştiriyorlar hatta transfer de ediyorlar gıyabımda. Niye? Çalıştığımız, başarılı olduğumuz için. Annem burada, babam, annem, teyzem, kız kardeşim burada.
Annem Kuvayi Milliyeci, annemi üzemem.'
Ailesinden oy alamayan başkan
Mehmet Kocadon daha önce Ortakent belediye başkanıydı, bir dönemdir de Bodrum. Toplantıda söylediği, 'Annem Kuvayi Milliyeci, annemi üzemem' sözlerini, buluştuğumuzda soruyorum.
'Koyu CHP kökenli bir ailenin çocuğuyum. Ailesinden oy alamayan bir başkanım. Annem oy vermez, abim de vermez.'
Niye CHP'ye geçmemiş?
'İstemediler ki. Kabul etmediler, ithal başkan istemiyoruz dediler.'
Kemal Kılıçdaroğlu'ndan sonra bir şeyler değişmedi mi?
'Değişen bir şey yok. CHP halka açık değil. Hala kavga ediyorlar, kendi içlerinde. Partiye aday olan herkesi, kendilerine rakip görüyorlar' diyor ve devam ediyor:
'Beni, AKP de istiyor, CHP de. Ben ya Demokrat Parti'de duracağım, ya bağımsız adaylığımı koyacağım. En zor günümde yanımda olan kişileri niye değişeyim ki.'
Şunu söyleyince de biraz akıl karıştırıyor:
'Allah boy bos vermiş. Birisi kabul eder her halde.'
Ardından da gülerek, şunu ekliyor:
'Yanlış mı?'
'2024'te başkanım'
Yerel seçimlerin öne alınması gündemdeyken, Mehmet Kocadon 'içinin ferah olduğunu' söylüyor. Hatta iddialı, '2024'te başkanım' diyor.
Bodrum, gelecek yerel seçimlerde tek belediye olacak.
Beldelerini bilemem ama Bodrum merkez Mehmet Kocadon'dan memnun.
O da diyor ki, 'Heykelimi diktirmeye geldim.'
Heykeller dönem değiştikçe yıkılabiliyor. Mehmet Kocadon yorumunu yapıyor:
'Bakın, Evren'in heykelleri kaç yıl sonra yıkıldı. Benim heykeller de 30 yıl kalsın yeter' diye espri yapıyor.
Mehmet Kocadon ile projelerini, bu yıl yaptıkları altyapı, üst yapı, araç, teçhizat yatırımlarını da bol bol konuştuk. Bu köşede yerimiz yetmez, başka zaman aktarayım. Ancak şu sözlerini okumanızı isterim:
'Ben asla particilik yapmadım, yapmayacağım. Seçildiğim gün ben rozeti çıkardım. Sadece Bodrum'a hizmet için görevliyim. Tüm siyasi partilere eşit mesafedeyim. İstiyorum ki, Ankara projelerimize destek olsun. Aslında hükümetimizin Bodrum'a yüzü dönük. DSİ'nin kullanma ve içme suyu projesi, yenilenen Bodrum havaalanı, Turgutreis'e kadar otoyol yapılması. Bu yüzden hükümetimize teşekkür ediyorum.'
|