Son beş yılda 30 öğretmen, geçim sıkıntısı yüzünden intihar etti. Son kurban, Mustafa Kaya. Geçen yıl atanma sözü veril-diği halde açıkta kalan onbinlerce öğretmen, “Artık yeter” diyor
Memlekette her soruna verilen standart cevap ‘Her şeyin başı eğitim’dir. Ancak öğretmenlerin iş bulamadığı, yüzbinlercesinin açıkta beklediği bir ‘eğitim’ sisteminden ne bekleyebilirsiniz?
Dört gün önce Diyarbakır’da Mustafa Kaya (26) adlı genç bir öğretmen, kravatıyla kendini evinin tavanına asarak intihar etti. Kaya, yüzbinlerce meslektaşı gibi atanamadığı için KPSS’ye hazırlanıyordu. Onun hazin ölümüyle birlikte, son beş yılda intihar eden öğretmen sayısı 30’a çıktı.
Sorarım, hangi ülkede böyle bir istatistik var? Konu, eğitim sorunundan çoktan çıktı. Türkiye’nin kar topu gibi büyüyen sosyal sorunlarına bir yenisi eklendi: Öğretmen kıyımı.
Atanamayan öğretmenler, MEB Bakanı Dinçer’e göre ‘fazlasıyla’ faal. Otursunlar oturdukları yerde ve şükretsinler, istenen bu! Ama öğretmenler susmuyor işte. Bando kuruyorlar, gazeteleri her gün mail yağmuruna tutuyorlar.
İyi ki de yapıyorlar! Evde oturup bunalıma gireceklerine, meslekleri, gelecekleri için mücadele ediyorlar. Neyi bekliyor devlet, intihar etmelerini mi?
55 bin atama sözü
Atanamayan öğretmenler, “Son kez sizi rahatsız ediyoruz” sözleriyle medyayı mail yağmuruna tutuyor. İstekleri basit ve net: Devletin verdiği sözünü tutması. Peki neymiş o söz?
* Kasım 2010’da eski Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, “55 bin öğretmen alacağız ve bu alımların tamamı da tek seferde olacak” dedi.
* Bu haber, öğretmenler için çok büyük önem taşıyordu. Çünkü sene içinde parça parça alımlar olduğu zaman, sözleşmeli öğretmenlik de o dönemde devam ettiği için, yüksek puanlı sözleşmeliler kadroya geçiyordu. Sürekli öğretmen değişimi olduğu için öğrenciler de bundan zarar görüyordu.
* 55 bin atama sözü, öğretmenleri müthiş umutlandırdı. Yok pahasına çalışan ve daha iyi şartlarda kendi mesleğini yapmak isteyen binlerce öğretmen, görevlerinden istifa ederek KPSS’ye hazırlanmaya başladı. Sayıları onlardan katbekat fazla olan işsiz öğretmenler de.
* Seçim öncesinde, 55 bin atamayı Hüseyin Çelik de doğruladı. Ama olan oldu. Kopya skandalının patlak vermesiyle, seçim arefesinde, yani KPSS yapılmadan öğretmen alımı furyası başladı.
Hazirana kadar
* 9 Temmuz 2011 tarihinde yapılan KPSS’den bir ay önce, tam 30 bin öğretmen alımı yapıldı. Bu da yetmedi, 6 Temmuz’da 6 bin öğretmen daha alındı.
* Yeni bakan Ömer Dinçer’se, 2011 Ağustos ayında sadece 11 bin alım yapılacağını duyurdu. 55 bin neredee, 11 bin nerede!
* Öğretmenler, büyük hayal kırıklığı yaşıyor. Mevcut koşullar altında tek seferde bütün öğretmenlerin atamasının yapılamayacağını biliyorlar. Ama bunun için çözüm ve önerileri de var.
* 7 Temmuz 2012’de yeni bir KPSS yapılacak. Ancak ağustostaki öğretmen alımı zaten rutin. Atanamayan öğretmenlerin derdi, kendilerine geçen yıl verilen devlet sözünün hazirana kadar yerine getirilmesi.
* Atanmayı bekleyen öğretmenler, “Bu yıl KPSS’ye çalışan arkadaşlarımız da bizim gibi mağdur edilmesin. Haziranda yapılacak atama, ağustosta yapılacak atama sayısından kırpılmasın” diyor.
* Atanamayan öğretmenlerin en önemli isteklerinden biri, adaletli bir branş dağıtımı. Bazı branşlarda 25-30 puanla atama yapılırken, 80-85-90 alan öğretmenler hâlâ atanamıyor!
Sistem böylesine çarpıkken, nitelikli öğretmenler iş bulamazken, ümitsizlikten intihar edecek noktaya sürüklenirken, verilen sözler seçim öncesi ve sonrasına göre uyarlanırken; yeni eğitim modelini konuşmak abesle iştigal değil mi?
OKUYUN, GİDİN, GÖRÜN
* KADERLE ZAR ATILMAZ: Alpaslan Akkuş’un ilk romanı, ilk sayfasından itibaren fırlama diliyle okuru yakalıyor. Akkuş, edebiyatımızda ender rastlanan mizahi ve doğal bir uslupla, eğlenceli bir yatılı okul macerasını anlatıyor. Bu ülkede her erkeğin kendinden bir şey bulabileceği, Türkiye’de ergen olmanın ne demek olduğuna dair şapşahane bir roman. Hayykitap’dan yeni çıktı.
|