İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

YAZAR YAZI

2012: “Anayasa” yılı mı? “Kur’an” yılı mı?

2012: “Anayasa” yılı mı? “Kur’an” yılı mı?

06 Nisan 2012 Cuma, 12:19

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU /Bir gün

AKP’nin hazırlattığı “sivil anayasa taslağı”nın akıbetinin ne olacağı merak ediliyordu. O sıralarda Madrid’de bulunan Başbakan’ın başörtüsü hakkındaki cümlesi, anayasa gündemini bir anda alt-üst etmeye yetmişti: “…velev ki siyasal simge olsa ne olur?”. Başbakan Ankara’ya ulaşıncaya kadar, partililer, üniversitelerde türban serbestliğine ilişkin anayasa değişikliği önerisi hazırlamış; MHP de desteğini eksik etmemişti…

Bu kez, yine geçen yıldan devralınan anayasa hazırlık çalışması devam ederken, Başbakan, Kore seyahatine çıkarken, partililerine verdi talimatı: “dönünceye kadar, kesintili eğitim yasası çıkacak” dedi. İstek yine MHP’nin, “içerik açılımı” desteği ile yerine getirildi.

Bu düzenleme, 2008’dekinden farklı olarak, “zincirleme bombalama” etkisi yaratacak görünüyor; başladı bile: eğitim sistemi, toplum mühendisliği ve anayasa yönünden.


1-Eğitim sisteminin götürdüğü veya ne getireceği, ayrı bir yazıda ele alınmalı.


2-Toplum mühendisliği: Darbe sonrası dönemde “12 Eylül yönetimi”, elden geldiğince her alanı düzenleme konusu yaparak, siyaset ve hukuk yoluyla toplumu sil baştan oluşturma yönünde hayli çaba gösterdi.


Şimdi ise, yine bir tür mühendislik. Ama toplumu din yoluyla şekillendirmeye öncelik tanınarak. 12 Eylülde milliyetçi ağırlıklı yönlendirme, “dinsel olan” ile pekiştiriliyor. 12 Eylül yasalarını muhafaza etme iradesi ile toplum mühendisliği alanını genişletme eğilimi arasında paralellik yok değil. /Çelişki açık: bu yazıyı yazarken, Ankara’da başlayan “12 Eylül davası”na müdahil olan bazı kesimler, 12 Eylül mevzuatını sürdürme iradesini kesintiye uğratmayanlar../


Peki, iki mühendislik arasındaki fark ne? İlki, darbe sonrasında idi; şimdiki ise, görece olarak “demokratik süreç”te…Ya yöntem?


1982’deki temel yasalar, muhalefetsiz bir ortamda ve tek yanlı bürokratik-askerî irade ile kotarılıyordu. Toplumsal muhalefet ise, tank ve dipçikle bastırılmıştı zaten.


Şimdi, darbe değil “sandık” demokrasisi var; ama, çoğunluk iradesini dayatan bir yöntemle. Toplumsal muhalefet ise, yine benzeri araçlarla bastırılıyor. Değişen araçlar: asker değil, kolluk gücü.


3-Anayasaya gelince; 2007’den farklı olarak bu kez 4 parti tarafından ve daha gerçekçi zeminde yürütülüyor önceki döneme göre. 4+4+4 yasasını yapım tarzı, “anayasa süreci”ne üç açıdan “darbe” vuracak görünüyor:


-Anayasal tercihleri etkileyecek alanda köklü yasal değişiklik.


-Yapım yöntemi açısından: Eğitim reformu ile amaç, “kuşku duyan, sorgulayan, tartışan” özgür bir gençlik yetiştirmek olmalı idi. Oysa, bu yolu açmak durumunda olan “yetişkinler”in kendileri, bu özellikleri ortaya koyamamış; gençleri yetiştirmekle görevli öğretmenler, gösteri ve yürüyüş hakları bir yana, söz ve seyahat özgürlüklerini bile kullanabilmiş değil.


-Kabul sonrası AKP’lilerin söylemi, on yıllık iktidarlarında bir ilki yansıtıyor. Üst üste açıklamaların özeti: “dindarlaşma yoluyla özgürlük”. MHP sayesinde, Peygamber’in yaşamı ve Kur’an, gündemin ilk sıralarına çıkıverdi: “1950’de millet nasıl ki Adnan Menderes eliyle ezanına kavuştuysa, aslî metnine kavuştuysa, bugün de millet bu hükümet eliyle dinini tam anlamıyla öğrenme özgürlüğüne kavuşmuştur” (Başbakan).


Burada, “din anadilde mi öğrenilir, yoksa bilinmeyen dilde mi?” sorusuyla yetiniyorum. Şu noktaya da dikkat çekerek: etnik açıdan; “siz Kürtçe’yi değil, Türkçe’yi öğrenmelisiniz” diyen zihniyet, dinî açıdan, bu kez her iki etnik grup mensuplarına, “Türkçe değil, Arapça yoluyla öğrenmelisiniz…” diyor.


“Kürtçe’den korkan Türkçü bakış açısı ile Türkçe’den korkan dinci bakış açısı”, birbirini tamamlıyor. Soru: Anadilde okunacak olursa, dinsel kitabın kutsallığı mı sorgulanır?


“Millet, önüne çekilen setleri aşarak, o engin sulara kendi yatağında akarak ulaşacak” (Radikal, 26.4.2006). Aradan geçen zamanda yapılanlar ve “8 yıllık kesintisiz” eğitimin kaldırılması vesilesiyle söylenenler, Başbakan’ın bu sözlerini somut bir zemine oturtuyor.


Şu iki soru ve konu, önümüzdeki dönemde çok tartışılacak.


-“28 Şubat dayatması”na, on yıl boyunca nasıl dayanıldığı” sorusu. Bu, demokratik saydamlık bakımından sorgulanmalı, özellikle on yıl sonrasını görebilmek için…


-Din-insan hakları ilişkisi; insan haklarının çağdaş anlayışa ulaşması, diğer engellerin yanı sıra, dinsel fanatizmin aşılması ölçüsünde mümkün oldu. Bugün, temel hak olarak güvencelenen “din özgürlüğü”, varlığını, insan haklarına borçlu…


Sonuç olarak; “4+4+4 yasası” henüz yürürlüğe girmeden ve uygulanmaya konmadan, biz büyüklerin, öğrenmek ve yerli yerine oturtmak durumunda bulunduğu bu kavramları tartışamaz isek, 2012’yi “anayasa yılı” olarak değil, “Kur’an yılı” olarak ilân edebiliriz.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız