Başbakan Erdoğan, bu kez Şanlıurfa GAP Arena Stadı'nda konuştu. Terörün bitmesi için çaba gösterdiklerini belirten Erdoğan, 'Biz, 'yüreklerdeki yangın bitsin' dedikçe, birileri kanı teşvik ediyor' dedi
İstanbul İl Kongresi'ni Arena Stadı'nda yapan AK Parti, Şanlıurfa İl Kongresi'ni de GAP Arena'da gerçekleştirdi. Partisinin kentteki oy oranının 2002'de yüzde 23, 2007'de 60, 2011'de ise 63.5 olmasının anlamlı olduğunu vurgulayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan şöyle konuştu:
URFA AYNI, KIRIKKALE AYNI: Bakın bir başka ilimizin 3 seçimdeki oy oranlarını vereceğim. Terörle mücadelede en fazla şehit vermiş illerimizden Kırıkkale... 2002'de AK Parti'ye yüzde 49'la destek vermiş. 2007'de Kırıkkale yüzde 58'le AK Parti demiş. 2011'de Kırıkkale, desteğini yine artırmış, yüzde 62 oy oranıyla yine AK Parti demiş. Bu nedir biliyor musunuz? Şanlıurfa da Kırıkkale de AK Parti'ye, 'bu meseleyi çöz, terör meselesini çöz, Kürt meselesini çöz, bu akan kanı durdur' diye yetki vermiş, emanet vermiş, destek vermiş.
ANALAR AĞLASIN İSTİYORLAR: Bütün bu bölgedeki kardeşlerimin şunu görmesini rica ediyorum. Biz bu meseleyi çözmeye çalıştıkça, birileri inatla, çözülmemesi için gayret ediyor. Biz, 'analar ağlamasın' dedikçe, birileri ısrarla anaları ağlatmak için uğraşıyor. Biz, 'ocaklara ateş düşmesin' dedikçe, birileri şiddeti tırmandırıyor. Biz, 'yüreklerdeki yangın bitsin' dedikçe, birileri adeta körüklüyor. Biz, hem Kırıkkale'ye gelen şehidimin annesinin, hem dağdaki oğlunun yolunu gözleyen annenin gözyaşı dinsin diye mücadele verdikçe, birileri çıkıyor, 'dağdakiler inmesin' diyerek, kanı, şiddeti, ölmeyi ve öldürmeyi teşvik ediyor.
DÜNYA ŞEHRİ OLACAK: Şanlıurfa, hem Türkiye hem dünya için örnek bir şehir. Şanlıurfa'yı dünya şehri yapmak için ter döküyoruz. 1 yıl önce Şanlıurfa'ya geldiğimde büyükşehir sözü verdim. Sözümüzü yerine getiriyoruz.
KARDEŞİMİN DİLİNE İPOTEK KOYDULAR: On yıllar boyunca bu bölgeyi kaderine terk ettiler. Ne yol ne su ne hastane ne okul... Bu bölgede yaşayan kardeşimin, en insani, doğuştan gelen haklarını onlardan esirgediler. İnancımızdan kaynaklanan haklarımızı esirgediler. Kültürel haklarımızı yasakladılar. Konuşulan dile ipotek koydular. Kelimeleri, kavramları dahi yasakladılar. İşte bu inkar, asimilasyon politikaları bu bölgedeki kardeşlerimin istismar edilmesine yol açtı. Birileri bu istismarı kullanarak şiddeti yöntem olarak uygulamaya başladı.
BİZ GÖRMEZDEN GELMEDİK
AK Parti olarak biz bu büyük soruna, bu karmaşık soruna, oyun içinde oyun olan soruna çok kararlı, çok cesur şekilde 'dur bakalım' dedik. Bizden öncekiler gibi meseleyi görmezden gelebilirdik. Bizden öncekiler gibi idareimaslahata sığınabilirdik. Ama yapmadık. Çünkü belli çevrelerin, etnik kökenlerin, belli inançların değil, Türkiye'nin partisiyiz.
CHP paketine önyargılı değilim
Erdoğan, Kılıçdaroğlu ile yapacağı terör zirvesini de yorumladı. CHP'nin 10 maddelik paketini görüp değerlendireceklerin belirten Başbakan şöyle konuştu: İstifade edeceğimiz şeyler varsa ederiz. Önyargımız yok, mesele barışı egemen kılmak için birlikte neler yapabiliriz. Mesele üzüm yemek, bağcıyla işimiz yok. Başarabilirsek, bunu Kılıçdaroğlu getirmiş veya bir başkası getirmiş. Arkadaşlarım daha önce BDP'nin eşbaşkanlarıyla görüştüler, ben de görüştüm. Ama görüşmelerimize sadık kalmadılar, talimatın nereden geldiği de belli olduğu için... Bunu zaman zaman açıkladılar. 'Biz kendi kendimize bu kadar rahat hareket edemeyiz, malum bize farklı yerlerden talimatlar geliyor' dediler. Baktık ki bunların kendi iradeleriyle yapacakları bir şey yok. Temenni ederiz ki CHP daha farklı yaklaşımla gelir, kendileriyle bu işi başarmanın gayreti içerisine gireriz.
Esed de ders almalı
BAŞBAKAN, müebbet hapse mahkum edilen Hüsnü Mübarek için 'Benim temennim hakkın tecellisidir'' dedi. Erdoğan, bir gazetecinin, 'Yaşanan süreçten birileri ders alacak mı? Beşşar Esed konusu gündemde' sorusu üzerine şöyle konuştu: Herhalde alması gerekir. Beşşar Esed, ne zaman toplu katliam olsahepsini dış kaynaklı olarak gösteriyor. Esed'in kendisi bugüne kadar Suriye'de siyaset yapmadı. Son seçimlerin belli bir neticeyi ortaya koyduğundan bahsediliyor. Bu seçime adil bir seçim olmadığı için de büyük bir kitle katılmadı. 16 ay önce kendisine tavsiyelerde bulunmuştuk, hep bu reformu yapacağını hep söylemişti. Şu ana kadar da ben, demokratik bir anlayışla bu tür reformlara yaklaştığını görmedim. Halen otokratik mantıkla olaylara yaklaşıyor.
Önemli olan Tayyip Efendi'den razı olsun dedirtmek
ERDOĞAN, 14 Mayıs'ta kalp krizi sonucu vefat eden TBMM eski Başkanvekili Eyüp Cenap Gülpınar'ın Siverek'teki ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Başbakan 'Ölüm bizler için mukadderdir, kimsenin kurtulmak gibi durumu söz konusu değildir. Onun için üzerimize düşen görevler var. Ne olacak işte 2 metre uzunluğunda, 1-1,5 metre derinliğinde bir mezara gelecek, bizi erleştirecekler. Hocaefendi, cumhurbaşkanı niyetine, başbakan niyetine, bakan niyetine, belediye başkanı niyetine değil, 'Er kişi' niyetine diyecek, 'hatun kişi' niyetine diyecek. Allah filancadan razı olsun, işte Tayyip efendiden razı olsun, Kasım efendiden razı olsun, ya ne kadar gayretliydiler, ne kadar çok çalıştılar.' Bunları dedirtmek çok önemli. Biz sizi Allah için seviyoruz, siz de bizi Allah için severseniz mutlu oluruz' dedi.
|