İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

YAZAR YAZI

Aslan, fare, tükürük ve bir bakan

Aslan, fare, tükürük ve bir bakan

31 Mart 2012 Cumartesi, 08:02

Ender İmrek /Evrensel

Ankara sokakları başta olmak üzere her tarafta devlet terörü var. AKP en küçük itiraza bile tahammül gösteremiyor. Demokratik bir hakkı kullanma özgürlüğü bile yok artık. Sendikalar teslim alınmak, toplum esas duruşa geçirilmek isteniyor. AKP, 4+4+4 yasasının da içinde bulunduğu torba yasayı gözünü karartmış halde, neye mal olursa olsun çıkarmak istiyor. Havada, karada kuşatılmış bir demokrasi içindeyiz. İçişleri Bakanı daha birkaç gün önce, kaidelere, kurallara uymayanları tükürükle boğmaktan söz etti ama şimdilik gazla, suyla, polis panzeri, tomalar, kalkan ve coplu sürdürüyorlar demokrasiyi. Tükürüklü kısmını arkaya sakladıkları anlaşılıyor!
Ama her türlü araç yol ve yöntem mubah! AKP iktidarında yok, yok!
Bu dili böyle cüretli konuşmanın yolunu Başbakan Erdoğan açtı. Bir başbakan ağzına geleni konuşursa, bir bakan da böyle konuşur! Yani, imam ve cemaate ilişkin söylenen sözleri hatırlatan bir durumla karşı karşıyayız.
İçişleri Bakanı kendi üslubunca, birikimi ve potansiyeli elverdiğince, açılan yolda yürümeye çalışıyor! Bir başbakanın, 34 kişinin ölümüne neden olan operasyonu gerçekleştiren TSK mensuplarına teşekkür etmesi normal mi? Yine 37 kişinin hayatına mal olan, 34 kişinin ateşe verilerek katledildiği ‘Sivas Katliamı Davası’nın zaman aşımıyla sonlandırılması karşısında “vatana, millete hayırlı olsun” demesi anlaşılır bir şey mi? O halde, bir bakanın karşısındakileri fare görmesi, aslan kükremelerinden söz etmesi, fare aslan benzetmesi ile tehditler savurması, tükürükte boğdurmaya kalkması da gayet normal!
Bir başbakanın tek partili sistem denemelerini giderek egemen uygulama haline getirdiği, darbeyle iş başına gelmiş “sivil hükümet” gibi hareket ettiği koşullarda, bir İçişleri Bakanı’nın yurttaşlarının bir bölümünü kendinden, bir bölümünü karşısında görmesi ve yanında saydığı çoğunluğu, karşısında gördüğü azınlığa karşı tükürükle boğma harekâtına hazırlamasında, çağırmasında şaşılacak bir şey yok! Ne ana muhalefet, ne muhalefet, ne sendika, ne aydın, ne akademisyen, ne kadın, ne genç, ne Alevi, ne Kürt tanıyan, itiraz eden her kişi ve kesimi düşman ilan eden bir başbakanın yönettiği ülkede tüm bu olup bitenler gayet normal!
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Newroz kutlamalarının savaş alanına çevrilmesi, ölüm, yaralama, kırma dökme sahnelerinin yaşanmasını kendi icraatlarının bir sonucu olduğunu gizlemek için bin dereden su getiriyor. Yasakçı, faşizan uygulamaları sorgulamak yerine, devlet terörüne karşı direniş göstererek sokağa çıkan halkı, yurttaşları suçluyor. İlan edilen sıkıyönetime uyulmamasını, parçalanmasını hazmedemiyor. Darbelere, darbecilere, 28 Şubat’a demediğini bırakmayanlar, kendi uygulamalarının askeri uygulamalarla, faşist yönetim tarzıyla ilişkisini kurmak istemiyorlar.
İçişleri Bakanı, sokağa çıkan yüz binleri hedefe koyuyor. Aynı zamanda, halkı karşı karşıya getirecek, yurttaşı bir birine karşı kışkırtacak bir üslup kullanıyor. Sokağa çıkanları, demokrasi ve özgürlük diyenleri karşı güçler, düşman güçler, halktan olmayanlar olarak kategorize ediyor ve onları tükürükle boğabileceğine ilişkin mesajlar veriyor. Tıpkı, Taksim Meydanı’nda “Hocalı Katliamı” gerekçesiyle estirilen kin ve nefret söylemine benzer bir tutum alarak, bunu yapıyor.
“Bazen bir fare bir aslanı rahatsız edebilir. Ama aslan kendisine dokunanın bir uyuz fare olduğunu fark ederse bu aslan için vız gelir tırıs gider. İşte Türkiye bunu başarır, başarmıştır.”
Bir bakan ülkesinde yaşanan, onbinlerce insanın ölümüne, milyonların yaşadığı acıya neden olan ve hâlâ sürmekte olan bir sorunu, Kürt sorununu nasıl çözerim diye düşünmek yerine, kedi, fare, tükürük gibi tanımlamalarla nasıl konuşabilir! Hükümet mensupları hakaret ve ithamla, kin ve nefrete neden olabilecek fikirlerle çözüm önerebilir, düşünce açıklayabilir mi? Bir bakan, daha bir hafta önce bir Kürt vekilin yüzüne bir polis tarafından yumruk atılmışken, nasıl “silaha da, yumruğa da gerek yok” diyerek, onları meşru ve kullanılabilir araç olarak olumlayabilir!
Bir bakan, (hangi hesapla 75 bin rakamını çıkardığına akıl ve sır erdirilemez ise de) yurttaşı olan 75 bin kişiyi nasıl böyle hedef haline getirebilir! Onları tükürükle boğabileceklerini söyleyebilir!
“…Şu bilinsin ki 75 milyon vakur ve sessiz yığının silahına da, yumruğuna da gerek yok, sadece birer tükürüğü o 75 bin haini yok etmeye yeter ve yetecektir.”
Suçluluğu sabit olsa, en demokratik mahkemelerde yargılanıp cezalandırılmış olsa bile, bir bakan yurttaşları hakkında böyle konuşabilir mi? Bir bakan böyle konuşursa, bir başbakan sessiz kalırsa, hükümetten tek bir kişi bile “hooop ne oluyoruz, bu da ne demek?” sorusunu sormazsa, bu mesele TBMM’de bir soruşturma, konuşma, tartışma konusu yapılmazsa, bunun sonun nereye varacağını tahmin etmek hiç de zor değil!
“Biz her şehit verdikçe bu toprakların daha çok vatanımız olduğu düşüncesinde ve inancındayız .Her şehit kanının düştüğü bu vatan toprağı daha çok vatan oluyor bizim için. Daha çok seviyoruz, daha çok sahipleniyoruz” diyen bir bakan, bu ilhamı, daha bir hafta önce TBMM’de şehitlik ve gazilik üzerine söylevde bulunan, maddi ve manevi teşvik anlamına gelecek konuşmalar yapan bir başbakanın, kabinesinden bir bakanın böyle konuşmasında şaşılacak bir şey yok!
Ancak bu gidiş, gidiş değil. Bu tehlikeli gidişi bozacak tek güç ise, kışkırtmalara prim vermeyecek , demokrasi, eşitlik ve özgürlükte ısrar eden işçilerin, emekçilerin ve halkın tutumu olacaktır

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız