İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

HABER

Kılıçdaroğlu'ndan Hükümet ve Genelkurmay'a Uludere tepkisi

Kılıçdaroğlu'ndan Hükümet ve Genelkurmay'a Uludere tepkisi

23 Mayıs 2012 Çarşamba, 06:32

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Uludere olayı konusunda Hükümet ve Genelkurmay'ın tavrını eleştirerek, \'Genelkurmay hükümetin basın sözcüsü mü? Ne oldu, tamamının yalan olduğu çıktı meydana\' dedi.

AnasayfaPolitikaKılıçdaroğlu'ndan Hükümet ve Genelkurmay'a Uludere tepkisi

YazdırArkadaşına GönderYorum YazArşive Ekle



Kılıçdaroğlu'ndan Hükümet ve Genelkurmay'a Uludere tepkisi
22/05/2012 15:29
Yazı Boyutu

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Uludere olayı konusunda Hükümet ve Genelkurmay'ın tavrını eleştirerek, \'Genelkurmay hükümetin basın sözcüsü mü? Ne oldu, tamamının yalan olduğu çıktı meydana\' dedi.


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu , Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'a, Uludere olayında istihbaratın nereden alındığını sorduğunu belirterek, “Cevabı, Genelkurmay Başkanlığı'ndan 3 ay sonra alıyorum. Genelkurmay Başkanlığı, Recep Tayyip Erdoğan 'ın basın ofisi mi niye o cevap veriyor?” dedi. Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, geçen haftanın, siyasal tarihte, ulusal kurtuluş savaşı tarihinde önemli bir hafta olduğunu, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı hep beraber kutladıklarını söyledi.

Gençlere hak ettikleri önemin hiç bir zaman verilmediğini, lafa gelince çok şey söylenildiğini ancak işe gelince bir şey yapılmadığını belirten Kılıçdaroğlu , Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'ın, gençlere “ kininizi unutmayın” dediğini kaydetti. Kılıçdaroğlu, kin tohumlarının ekildiği bir gençlikten ülkeye yarar gelmeyeceğini ifade ederek, “Yarar sevgi, barış, dostluk üzerine olursa gelir. Gençleri kucaklayacağız, toplumun vazgeçilmez unsuru kabul edeceğiz. Gençleri, sadece güzel laflarla avutmadık. Onlar gerçekleri gördüğünde isyan etti, haksızlıklara karşı itirazlarını yaptı, onlardan 600'ünü şimdi hapishanelerde tutuyoruz. Hem 'geleceğimiz, umudumuz' diyoruz hem de hapishanelere atıyoruz. AKP Hükümeti döneminde, 'itiraz etti, eyleme katıldı' diye üniversitelerden kovulan öğrenci sayısı 4 bin 700” diye konuştu.

Kenan Evren'in, gençlerin siyasetten uzak durmasına yönelik bir mantığının bulunduğunu belirten Kılıçdaroğlu , bu mantığın, kinle besleyerek, yeniden gençlere aşılanmaya çalışıldığını iddia etti. Kılıçdaroğlu , gençleri üniversitede de iyi eğitemediklerini savunarak, UNESCO'nun çalışmasına göre Türkiye'nin, eğitim kalitesi açısından 125 ülke arasından 77. sırada yer aldığını söyledi. Eğitimin kalitesizliği ve izlenen ekonomi politikasının başka bir şeyi daha beraberinde getirdiğini dile getiren Kılıçdaroğlu , gençlerin yüzde 21'i, kentlerdeki gençlerin ise yüzde 25'inin işsiz olduğunu vurguladı.

Gençlere yönelik anayasa önerisi
Partisinin, gençler için güzel şeyler düşündüğünü ifade eden Kılıçdaroğlu , AK Parti'nin, gençleri denetlediğini, kendilerinin denetlemeyeceklerini ve destekleyeceklerini anlattı. Gençlere “Siz susun, konuşmayın” denildiğini iddia eden Kılıçdaroğlu , şunları kaydetti:

“(Susmayın konuşun, çünkü söz sizde) diyeceğiz. Gençleri baskı altına alıyorlar, CHP olarak gençlerin önündeki bütün engelleri, YÖK belasını kaldıracağız, gençler üniversite yönetiminde hem söz hem karar sahibi olacak. Anayasa değişikliğinde de gençler için yeni önerilerimiz var. 'Gençler korunacak' diye bir madde var, korunacak değil, 'gençlerin önündeki engeller kaldırılacak' demek lazım, gençler kendilerini korurlar. Anayasa değişikliklerinde bu önerimizi, arkadaşlarımız komisyona götürecekler, gençler yönetimde söz ve karar sahibi olacaklar. Yeni bir düzen getirdiler, Atatürk anıtına çelenk konulmazmış. Bir gazetede yer alan fotoğrafta, Atatürk heykeli var, etrafında polisler heykeli koruma altına almışlar, Atatürk 'ü çok sevdikleri için değil; kim çiçek koyacağını engellemek için. AKP'nin işte 19 Mayıs anlayışı budur. Bir ülkenin kurtarıcısı, ülke için hizmet etmiş, kim olursa olsun onu anmak için bir buket çiçekle gitmenin ne sakıncası var. 'Yasakçı anlayışı engelleyeceğiz' diye yola çıktılar, yasakları getirmenin siyasal partisi oldular. Yasakların arkasına sığınan bir siyasal parti oldular.”

“İkinci komisyon kurmamız lazım”
Erdoğan'ın, TOBB Genel Kurulu'nda bir konuşma yaptığını, CHP'nin toplumsal uzlaşmadan neyi kast ettiğini bir türlü anlayamadığını söylediğini kaydetti. Türkiye'nin son 40 yılda en temel, çözemediği, neredeyse bir kuşaktan ötekine aktaracağı sorunun terör olduğunu belirten Kılıçdaroğlu , terörle mücadelede geçmiş hükümetlerin çaba harcadığını, emek verdiğini ancak sorunu çözmediğini kaydetti. Kılıçdaroğlu , ilk raporu, öneriyi getiren, “Toplumsal uzlaşmayla bu sorun çözülür” diyen parti olduklarını vurgulayarak, buna rağmen Erdoğan'ın, “CHP, toplumsal uzlaşmadan neyi kast ediyor anlamıyorum” dediğini söyledi. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

“Toplumsal uzlaşmadan kast ettiğimiz şudur: Bu sorun, bir partinin tek başına çözeceği bir sorun olmaktan çıkmıştır. Bütün siyasi partilerin, bu sorunu çözmek için ortak çaba harcaması gerekir. Anayasayı değiştiriyoruz, komisyon kurduk, adına uzlaşma komisyonu dedik. Terör konusunda böyle bir komisyon niye kurmuyoruz, önümüzde ne engel var? Bir toplumsal uzlaşmayla anayasayı değiştiriyoruz, bir toplumsal uzlaşmayla Türkiye'nin en temel sorununu çözmeye yanaşmıyoruz. O zaman şu sorunun yanıtını birileri vermek durumunda: Türkiye 'nin en temel sorununu 40 yıldır çözemeyen organ ve sorumlusu kim? Organ da sorumlu da siyaset kurumudur. İşi askere, başka yerlere havale ettik, silahla çözmeye çalıştık; olmadı, 40 yıldır denedik. Şehit analarının bize söylediği tek cümle var; 'bu ne zaman bitecek, benim çocuğum öldü, başkaları ölmesin.' Kim çözecek; siyaset kurumu çözecek.\'

\'Çözümü söyledik, toplumsal uzlaşmayla parlamentoda komisyon kuralım. Yetmiyor ikinci komisyon kurmamız lazım parlamentonun dışında. Yine siyasi partilerin seçtiği kişiler olacak; akademisyen, kanaat önderi de olacak, insanlar bir araya gelecek. Bir diyalog kuracağız, toplum, parlamento, milletvekilleri, siyasal partiler...Bir uzlaşma sağlayacağız, sorunu çözmek için masaya oturacağız, çözmemek için değil. Bunu yapabilirsek, bu sorun çözülür. Bunu defalarca söyledik, Başbakan hala ne olduğunu anlayamıyor. Umarım arkadaşları Başbakan'a götürürler. Biz sorunları büyütmek, sorunlardan yararlanmak, istismar etmek için değil çözmek için yola çıkan bir anlayışız. Sayın Başbakan, 'bu teklifin şu eksiklikleri var' diyebilir, eyvallah, sen öneri getir, önerilerimizi eksik, yanlış bulabilirsin. Hem öneri getirmeyeceksin hem yeni şehitler gelecek hem önerimize 'bunu anlamıyorum' diyeceksin.\'

\'Bizim önerimiz, orta zekaya sahip olan herkes tarafından anlaşılabilir bir öneridir. Önerimiz çok anlaşılmaz bir öneri değil. Biz bunları tartışıyoruz, 4 yiğidimizi daha toprağa verdik. Bize, Balıkesir, Diyarbakır, Trabzon, İzmir, Tekirdağ, Çorum'daki şehit annesi de 'Bu sorunu çözün' diyor. Biz çözmeye hazırız. Bu sorunu çözse çözse CHP çözer. Terörle mücadeleyi müzakere bazına indiren; bilgisiz, beceriksiz bir Hükümet, terörle mücadelede başarılı olamaz.”

“Yalan olduğu çıktı”
Kılıçdaroğlu , 28 Aralık 2011'in, tarihlerinde kara bir leke olduğunu, Uludere'de 34 vatandaşın öldürüldüğünü söyledi. Defalarca, “Bu istihbaratı nereden aldınız?” diye sorduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu , “Bu soruyu arkası oldukları yabancı devletlerin istihbarat servislerinin oyuncağı olup olmadığını öğrenmek için soruyorum. Siz istihbaratınızı yabancı bir ülkenin istihbaratına endekslemişseniz, ülkenin güvenliğini de onlara endekslemiş oluyorsunuz” dedi. Kılıçdaroğlu , MİT'in, “Ben istihbarat vermedim”, Genelkurmay'ın, “Bize dışardan geldi” dediğini belirterek, şöyle devam etti:

“Meclis'te komisyon kuruldu, komisyonda bilgiler geldi. Genelkurmay, Uludere için parlamentoya rapor gönderiyor, 'istihbaratın tamamı milli kaynaklardan' diyor. Ben 3-5 aydır Başbakan'a soruyorum, cevabı Genelkurmay Başkanlığı'ndan 3 ay sonra alıyorum. Merak ediyorum, Genelkurmay Başkanlığı, Recep Tayyip Erdoğan 'ın basın ofisi mi, niye o cevap veriyor? Soruya yanıt verecek olan siyasi otorite, Başbakan'dır. O cevap vermiyor, onun sözcüsü konumunda olan Genelkurmay veriyor. Demokrasilerde böyle bir şey yoktur, herkesin sorumluluğu vardır, önce siyasetçinin sorumluluğudur, çünkü ülkeyi yöneten siyaset kurumudur, diğerleri bürokratlardır. Siyaset kurumu cevap vermeyecek, cevap vermemek için çaba harcayacak, Genelkurmay onun basın sözcüsü gibi 'Ben bunu milli kaynaklardan aldım' diyecek. Ne oldu, tamamının yalan olduğu çıktı meydana.”

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız