BDP'nin \'Biz silah bırakmayı tavsiye edemeyiz\' dediğini belirten Erdoğan \'Şartlar ne getirir bilinmez. Kesip atmamak lazım. Arada bir iplik bir bağ böyle duruyor\' dedi
Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi Toplantısı için Pakistan'da resmi temaslarda bulunan Başbakan Tayyip Erdoğan, kamuoyunun yakından ilgilendiği \'Başkanlık sistemi, yeni anayasa, Uludere gerçeği, yerel seçimlerin zamanlaması, Türkiye'nin kurmayı düşündüğü kredi derecelendirme kuruluşu\' konusunda çarpıcı açıklamalar yaptı. \'Başkanlık da olabilir yarı başkanlık da\' diyen Erdoğan, gündemin sıcak konularında şu mesajları verdi:
MÜZAKERE PAMUK İPLİĞİNE BAĞLI: Bunlarla ben bir kere görüştüm. Arkadaşlarım müteaddit defalar görüşme yaptılar. Bir netice aldılar mı? Alınmadı. Biz siyasi müzakereleri yine yaparız. 'Biz muhatabız' diye açıklama yaptılar. Ama 'Biz silah bırakmayı tavsiye edemeyiz' dediler. Muhatap BDP'dir. Şartlar ne getirir bilinmez. Kesip atmamak lazım. Arada bir iplik bir bağ böyle duruyor.
OSLO TARZI OLMAZ: Oslo ile alakalı olarak, İmralı da umudunu kesmiş vaziyette. Onlara, 'Siz hiçbir işe yaramazsınız, bir şey yapamazsınız' diyor. Bizim de bu konuda davranışlarımızın farklı bir kulvarda gideceği beklentisini ortaya koyuyor.
SİLAH BIRAKILMASI ŞART: Bütün gayretimiz şudur: Biz bu işi nasıl çözeriz? Terör örgütünün silah bırakması şart. Teröristlerin Türkiye'de ayrılması, dağdan indirilmesi, başka ülkeye gönderilmesi vs... Terör örgütü silah bırakmadıkça müzakere olmaz. Terörle mücadelenin durması da mümkün değildir.
RESMİ DİL: Resmi dil Türkçedir. Benim söylemediğim şeyi söyledi, parti (BDP) genel başkanı. Ben, 'Tek dil' demedim.
SAMİMİYET BEKLENTİSİ: Söylediğim 4 başlık vardır: Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Israrla söylemeye devam ediyorum. Bunları söylerken onların tuzağına düşmeyiz. Eğer samimi olarak söyleyecekleri varsa, oturur konuşuruz. Ama samimiyetten uzaksalar onların dediğini yapmayız, kusura bakmasınlar.
ALMANYA'YA AÇIK UYARI: Şu anda Almanya Avrupa'da, terör örgütünün yapılanmayı en geniş tuttuğu ülke. Yüzlerce kurdukları dernek ve vakıf söz konusu. Bunlarla çalışmalarını yürütüyorlar. Çok enteresandır. Yardım toplama çadırları var. 2011 itibariyle topladıkları 8 milyon euro. Çadırlara belediyeler müsaade ediyor. Çadırların üzerinde İmralı'dakinin resimleri var. PKK'yı terör örgütü olarak kabul ettiği halde, teröristbaşının resimlerinin olduğu çadırlarda para toplanması neyi ifade ediyor? Bunu şansölyeye de söyledik. Haklarında açılmış 4 bin dava olduğunu söyledi. Bir netice yok.
ÖRGÜT NASIL PARA TOPLUYOR: Her şey var. Hac, umre organizasyonlarına başladılar. Bunlar Zerdüşt, ateist. Ama hac, cenaze organizasyonu da yapıyorlar. Zavallı insanları aldatmak için her yola başvuruyorlar. Tek ortak paydaları Kürt olmak. Oradan girip cebinde neyi var neyi yoksa bu imkanları terörde kullanıyorlar.
SÖZDE BARIŞ ELÇİLERİ: Bu şahısları destekleyen kim? Bu ülkelerin siyasi iktidarları. Dağa (Kandil) rahatlıkla gidip gelen bunların adamları var. Ne ad altında? Barış elçisi. Biz bunları da biliyoruz. Barışa dair bir netice aldıkları da yok.
ULUDERE'DE ASKER YETKİSİ- Nİ KULLANDI: Biz, güvenlik güçlerimize yetkiyi veririz. Askerimiz, polisimiz o yetkiyi, yetkileri dairesinde kullanır. Biz yetkiyi vermişiz, TSK bunu kullanmış. Türkiye'de kuruluşlar olarak TSK'mıza güvenmiyorsak, polisimize güvenmiyorsak, terörle mücadeleyi kimle yapacağız?
GÖRÜNTÜLERİ İZLEDİM: Hantepe, Gediktepe olayında doçkalar katırların sırtında taşınırken medyamız, 'Niye onlar vurulmadı? Uçaklarımız, helikopterlerimiz nerdeydi?' dedi. Katırı da vardı, yürüyen insanlar da vardı. Benim izlediğim CD'de bir hareket gördüm. Bizzat izledim. Bir konvoyda 30-40 kişi gidiyor. O yükseklikten görebilmek mümkün değil. Bizim gözcülerimizin (Heronlar) vermiş olduğu görüntüye göre Silahlı Kuvvetlerimiz gerekli adımı atmıştır. Bu bölge terör bölgesidir. Halkın, sivilin oturduğu bir bölge değildir. Böyle bir bölgede Silahlı Kuvvetler, 'Bu Ahmet midir, Mehmet midir?' bilemez ki.
NASIL HABERDAR OLDU: Operasyonun hemen ardından haberimiz oldu
TUZAK MI KURULDU: Ben, tuzağa düşürülmek şeylerine pek iltifat etmiyorum.
HATAYI VE ÖZRÜ AÇIKLADIK: Silahlı Kuvvetlerimiz bu görevi samimi bir şekilde yapmıştır. Hata da olabilir. Hatayı da açıkladık, özrü de açıkladık, tazminatı da açıkladık. Ama birileri istismar ediyor. Allah aşkına tazminatsa tazminat. Bizim resmi tazminatımızın ötesini de yaptık. İlla terör örgütünün söylediğini mi söyleyeceğiz. Kusura bakmasınlar.
#Sayfa#
SEÇİM SENARYOLARINA YANIT VERDİ
YEREL SEÇİM ÖNE ALINABİLİR: Yerel seçimleri erkene almıyoruz. CHP'den, MHP'den teklif gelirse bakarız. Mevsim şartlarının çok sıkıntılı döneme gelmesi nedeni ile... Aslında bu süre 6 ay değil, fiilen 3 aydır. 3 aylık süre zaten propaganda süresidir. Muhalefetten teklif gelirse çalışılır. Gelmezse, bizim bir teklifimiz olmaz.
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI: ('Cumhurbaşkanlığı seçimi yasası iptal edilirse' sorusu üzerine) Doğmamış çocuğa külot biçmeyelim. Neticeyi bekleyim.
ÜÇ DÖNEM KRİTERİ DEĞİŞİR Mİ?: Kişisel olarak benim düşüncemi sorarsanız böyle bir düşüncem söz konusu değil. Bizim tüzükte o dönem cümleleri ben yazıp çizmiyordum. 3 dönemden sonra bir dönem ara verip tekrar milletvekili olma durumu vardı ama o hüküm bizim tüzüğe girmemiş. 'Toplam 3' diye girmiş. Yeni kongrede bir tüzük tadiliyle, '3 dönem ara arda milletvekili olan bir dönem ara verip milletvekili olabilir' diyeceğiz.
BU YIL SANDIK VAR MI?: Bu sene seçim yok. Nereden çıktı? Siz eskisine alıştınız. (Esprili bir dille) Çeyiz sandığı bekliyorsanız göndeririz yoksa seçim sandığı yoktur.
KOALİSYONLAR BAŞARILI DEĞİL: Ben, koalisyon hükümetlerinin olduğu ülkelerin başarılı olduğuna inanmıyorum. Amerika'da başarı var. Onların sistemi koalisyona izin vermiyor. Fransa'da da öyle. Bu ülkeler rahat gidiyor. Koalisyonda başarılı uygulamayı Almanya yaptı ama ne getirir götürür bilemem. Tek başına iktidar ülkeyi sıçratır.
26 MADDEDEN TAVİZ YOK: Masadan kaçan taraf olmayacağız. 4 parti kendi arasında mutabakata varamıyorsa, anayasayı yapacak gücü olan partilerle konuşuruz. CHP mi olur, MHP mi olur? BDP ile olmaz, yeterli sayısı yok. Baktık ki bu çıkmıyor. 9.5 yılı nasıl getirdiysek öyle devam ederiz. '26 madde yeni anayasa olmamalıdır' teklifine sıcak bakmayız. 'Zenginleştirelim' derlerse destek veririz. Ama içinin boşaltılmasına karşıyız. O sayfa kapanmıştır.
#Sayfa#
BAŞKANLIK DA OLABİLİR YARI BAŞKANLIK DA
BAŞKANLIK VEYA YARI BAŞKANLIK: Başkanlık da olabilir yarı başkanlık da. \'Tıpatıp Amerikalıların ya da Fransızların sistemini alalım\' demiyoruz. Hangi ülkede hangi sistem var, hangisi başarı elde etmiş biliyoruz. Kitapların içine kapanıp kalmadık.
DİKTA TEPKİSİ: 'Başkanlık sistemi diktaya götürür' diyenler var. Amerika, Fransa diktaya mı gitti? Başkanlık, yarı başkanlık sisteminde parlamenter demokrasi yok mu? Niye çekiniyoruz? Hakikat güneşini yakalamak için fikirler tartışılsın.
HALKIN SEÇTİĞİ CUMHURBAŞKANI: Cumhurbaşkanı'nı halkın seçmesi bizim gündemimizde eskiden beri var. Halk seçtiğinde cumhurbaşkanı çok daha güçlü olur. Bu profil başkanlık ya da yarı başkanlığın uygulanışını ortaya koyuyor. Ama yetkiler ve sistem noktasında bir başka şey ortaya çıkıyor. Çalışılması lazım. Karşı çıkanlar, 'Hiçbir zaman içimizden başkan çıkaramayız' endişesini taşıyorlar.
İKİ MECLİSLİ SİSTEME MESAFELİ DURUŞ: Hepsi olabilir. Tek de olabilir, çift de olabilir. Tartışılsın. Amerika çift çalışıyor. Denetimi hassas hale getirir ama bence süreci ağırlaştırır. Türkiye'de senatonun kalkmasının nedeni de sürecin ağırlaşması yüzündendir.
TOBB KONUŞMASINA BDP'DEN YANIT
Başbakan Erdoğan'ın, önceki gün TOBB'da Kandil'e yönelik olarak dile getirdiği sert eleştirilere BDP'den yanıt geldi. BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, \'Dağlardaki insanları kışkırtmak yerine, dağdan indirmenin yollarını bulmalısınız ve aramalısınız\' dedi. Buldan Meclis'te düzenlediği basın toplantısında \'Eğer bugün Türkiye'de milyonlarca insan Öcalan'ı kendisine önder olarak ilan etmişse, bu gerçek mutlaka görülmelidir. Öcalan'ın yapacağı çağrı dağlardaki insanları etkileyecektir\' dedi.
Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi Toplantısı için Pakistan'da resmi temaslarda bulunan Başbakan Tayyip Erdoğan, kamuoyunun yakından ilgilendiği \'Başkanlık sistemi, yeni anayasa, Uludere gerçeği, yerel seçimlerin zamanlaması, Türkiye'nin kurmayı düşündüğü kredi derecelendirme kuruluşu\' konusunda çarpıcı açıklamalar yaptı. \'Başkanlık da olabilir yarı başkanlık da\' diyen Erdoğan, gündemin sıcak konularında şu mesajları verdi:
MÜZAKERE PAMUK İPLİĞİNE BAĞLI: Bunlarla ben bir kere görüştüm. Arkadaşlarım müteaddit defalar görüşme yaptılar. Bir netice aldılar mı? Alınmadı. Biz siyasi müzakereleri yine yaparız. 'Biz muhatabız' diye açıklama yaptılar. Ama 'Biz silah bırakmayı tavsiye edemeyiz' dediler. Muhatap BDP'dir. Şartlar ne getirir bilinmez. Kesip atmamak lazım. Arada bir iplik bir bağ böyle duruyor.
OSLO TARZI OLMAZ: Oslo ile alakalı olarak, İmralı da umudunu kesmiş vaziyette. Onlara, 'Siz hiçbir işe yaramazsınız, bir şey yapamazsınız' diyor. Bizim de bu konuda davranışlarımızın farklı bir kulvarda gideceği beklentisini ortaya koyuyor.
SİLAH BIRAKILMASI ŞART: Bütün gayretimiz şudur: Biz bu işi nasıl çözeriz? Terör örgütünün silah bırakması şart. Teröristlerin Türkiye'de ayrılması, dağdan indirilmesi, başka ülkeye gönderilmesi vs... Terör örgütü silah bırakmadıkça müzakere olmaz. Terörle mücadelenin durması da mümkün değildir.
RESMİ DİL: Resmi dil Türkçedir. Benim söylemediğim şeyi söyledi, parti (BDP) genel başkanı. Ben, 'Tek dil' demedim.
SAMİMİYET BEKLENTİSİ: Söylediğim 4 başlık vardır: Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Israrla söylemeye devam ediyorum. Bunları söylerken onların tuzağına düşmeyiz. Eğer samimi olarak söyleyecekleri varsa, oturur konuşuruz. Ama samimiyetten uzaksalar onların dediğini yapmayız, kusura bakmasınlar.
ALMANYA'YA AÇIK UYARI: Şu anda Almanya Avrupa'da, terör örgütünün yapılanmayı en geniş tuttuğu ülke. Yüzlerce kurdukları dernek ve vakıf söz konusu. Bunlarla çalışmalarını yürütüyorlar. Çok enteresandır. Yardım toplama çadırları var. 2011 itibariyle topladıkları 8 milyon euro. Çadırlara belediyeler müsaade ediyor. Çadırların üzerinde İmralı'dakinin resimleri var. PKK'yı terör örgütü olarak kabul ettiği halde, teröristbaşının resimlerinin olduğu çadırlarda para toplanması neyi ifade ediyor? Bunu şansölyeye de söyledik. Haklarında açılmış 4 bin dava olduğunu söyledi. Bir netice yok.
ÖRGÜT NASIL PARA TOPLUYOR: Her şey var. Hac, umre organizasyonlarına başladılar. Bunlar Zerdüşt, ateist. Ama hac, cenaze organizasyonu da yapıyorlar. Zavallı insanları aldatmak için her yola başvuruyorlar. Tek ortak paydaları Kürt olmak. Oradan girip cebinde neyi var neyi yoksa bu imkanları terörde kullanıyorlar.
SÖZDE BARIŞ ELÇİLERİ: Bu şahısları destekleyen kim? Bu ülkelerin siyasi iktidarları. Dağa (Kandil) rahatlıkla gidip gelen bunların adamları var. Ne ad altında? Barış elçisi. Biz bunları da biliyoruz. Barışa dair bir netice aldıkları da yok.
ULUDERE'DE ASKER YETKİSİ- Nİ KULLANDI: Biz, güvenlik güçlerimize yetkiyi veririz. Askerimiz, polisimiz o yetkiyi, yetkileri dairesinde kullanır. Biz yetkiyi vermişiz, TSK bunu kullanmış. Türkiye'de kuruluşlar olarak TSK'mıza güvenmiyorsak, polisimize güvenmiyorsak, terörle mücadeleyi kimle yapacağız?
GÖRÜNTÜLERİ İZLEDİM: Hantepe, Gediktepe olayında doçkalar katırların sırtında taşınırken medyamız, 'Niye onlar vurulmadı? Uçaklarımız, helikopterlerimiz nerdeydi?' dedi. Katırı da vardı, yürüyen insanlar da vardı. Benim izlediğim CD'de bir hareket gördüm. Bizzat izledim. Bir konvoyda 30-40 kişi gidiyor. O yükseklikten görebilmek mümkün değil. Bizim gözcülerimizin (Heronlar) vermiş olduğu görüntüye göre Silahlı Kuvvetlerimiz gerekli adımı atmıştır. Bu bölge terör bölgesidir. Halkın, sivilin oturduğu bir bölge değildir. Böyle bir bölgede Silahlı Kuvvetler, 'Bu Ahmet midir, Mehmet midir?' bilemez ki.
NASIL HABERDAR OLDU: Operasyonun hemen ardından haberimiz oldu
TUZAK MI KURULDU: Ben, tuzağa düşürülmek şeylerine pek iltifat etmiyorum.
HATAYI VE ÖZRÜ AÇIKLADIK: Silahlı Kuvvetlerimiz bu görevi samimi bir şekilde yapmıştır. Hata da olabilir. Hatayı da açıkladık, özrü de açıkladık, tazminatı da açıkladık. Ama birileri istismar ediyor. Allah aşkına tazminatsa tazminat. Bizim resmi tazminatımızın ötesini de yaptık. İlla terör örgütünün söylediğini mi söyleyeceğiz. Kusura bakmasınlar.
|