Fransa Metz’den selamlar…

02 Mart 2012 Cuma, 10:35

Fikri Sağlar /Bir Gün

Geçtiğimiz hafta boyunca Fransa’daydım.
Metz kentinde yaşayan Türkiyeli devrimci işçilerin 30 yıl önce kurduğu dernekte bir söyleşi yaptım.
ATTM Başkanı Zeki Kömürcü ve arkadaşlarının daveti,
Paris’teki Devy Yol’cu Ali ve Cemil Yoldaşların rehberliğiyle Metz’e ulaştım.

****
Paris’te bulunduğum iki gün içinde Fransa siyasetinin içinde bulunduğu tartışmaları dinledim.
Sarkozy’nin her türlü hamasi hamlesine rağmen itibarını kaybettiğini, Fransızların ona karşı iyice kafalarının karıştığını gözlemledim.

****
Fransa’da ekonomi için “sıkıntı çanları “çalıyor!…
İnşaat dışında neredeyse tüm iş kollarında bir daralma söz konusu.
İşsizlik büyüyor.
Özellikle Fransa,“Arap Baharı” sırasında kuzey Afrika’daki eski sömürgelerinden hatırı sayılır göç almış.
Bu durum sadece Fransızları değil, önceki göçmenleri de telaşlandırıyor.
Çinliler Paris’e akın ediyor..
Göçmen emekçiler “işgücü pazarında” onlarla rekabet yapamayacaklarından korkuyorlar...

****
İktidar bir yandan çıkarcı anlayışla, kayıt dışı çalışanlara göz yumarken, diğer yandan o insanların yaşamlarının “insan onuruna yakışmamış” olmasını umursamıyor.
Demokrasi ve insan haklarına özen gösterme iddiasında olan Fransız sendikaları da bu duruma kayıtsız kaldığı söyleniyor.
Çalışanların bugünkü yönetimden şikayeti var!..
Bu durum solun önünü açıyor, seçim kazanma şansını artırıyor...

****
Sarkozy verdiği sözleri yerine getirmemiş.
Fransa halkı daha çok AB lideri olunmamasına kızıyor.
İnisiyatifin Almanya’ya kaptırılmasına bozuluyor.
Çünkü Fransa AB’nin nimetlerinden daha çok, külfetine katlanmak zorunda kalıyor!...
Özellikle Yunanistan ve diğer ülkelerdeki ekonomik iflasın faturasını ödeme zorunda kalacaklarını düşünüyorlar.
Böyle bir durumun vahim sonuçlar doğuracağını biliyorlar.

****
Özellikle gençlerle konuştum.
Sarkozy’e ateş püskürüyorlar!..
Fanatik milliyetçiliği körüklediği, işsizliğe çare olamadığı, eğitim ve barınma konusunda sözlerini yerine getirmediği görüşündeler.
Bursların kısılması, sosyal hakların daraltılmasına öfkeliler!..

****
Özel yaşamları kutsal sayan Fransızlar, Sarkozy’nin görgüsüzce davranışlarına ve son eşi ile olan ilişkisindeki “Show’a” değinmeden geçmiyorlar..
TV’lerde Sarkozy’le dalga geçen epey program izledim.

****
Sarkozy’nin en güçlü rakibi Sosyalist François Holande.
Hollande, geçen hafta yapılan kamuoyu yoklamalarında yüzde 32’lerde görünüyordu.
Sarkozy’nin yüzde 29da kalması genel bir sevinç yaratmıştı...
Ancak tek tereddüt ikinci turda “solun birleşememesi!..”
Bu kez sol bütünleşir ve akıllı olursa Sarkozy devrilecek gibi görülüyor..

****
Ancak, Sarkozy’nin geçen defa yaptığı gibi,hamasi milliyetçiliği kışkırtarak ve yabancı düşmanlığını körükleyerek yeniden seçilme yollunu denemesinden korkuyorlar..
Ötekileştirme çabasının uzun vadede Fransa’ya çok tehlikeli sorunlar yaratacağının farkındalar…
Ermeni soykırımı vardır diyenler bile;Anayasa ve düşünce özgürlüğüne karşı olduğu bilinmesine karşın “Ermeni soykırım yasalarında Sarkozy’nin ısrar etmesini bu talihsiz anlayışın ürünü olarak değerlendiriyorlar.

****
10. Paris, Louis Bleu bulvarında “Labranda” isimli bir lokanta var.
Sahibi eski devrimci fişeklerden Karamanlı Muhlis Bey.
Eşi ile muhteşem yemekler yapıyorlar.
Akdeniz’den gelen Balıklarla ege otlarını birleştiren eşsiz bir lezzet oluşturmuşlar. Osmanlı mutfağının güzel örneklerini de sergiliyorlar.
Buranın müşterileri çokça Fransızlar…
Ama eski devrimcilerinde uğrak yeri.
Türkiye ve Fransa siyaseti üzerinde müthiş heyecanlı ve o kadarda doyurucu sohbetler yapılıyor.
Oğlum Erdal Yankı hem yemeklere hem de sohbete doyamadı.
Sol siyasetin tarihsel sürecini, yaşayan insanların tanıklığından öğrenmek hepimize büyük keyif verdi…
Paris’e yolunuz düşerse mutlaka Labranda’ya uğramanızı tavsiye ederim...

****
Metz’deki ATTM toplantısı çok verimli geçti.
Yönetim toplantıya ayrı bir özen göstermişti.
Toplantıya katılanlar saatlerce yerlerinden kalkmadan konuşmaları takip ettiler.
Türkiye siyaseti tartışıldı.
Son derece uygarca, bilgiye dayalı, isabetli ve bizleri zenginleştiren düşünceler dinledik.
İzleyiciler, bu görkemli toplantıdan mutluluk içinde ayrıldıklarını söylediler.

****
ATTM, 12 Eylül sonrası Fransa’ya gelen devrimcilerin kurduğu ve birlikteliklerini sürdürdüğü önemli bir örgüt.
30 yıldır Metz’de faaliyet gösteriyor.
Sadece Türkiyelilere değil, tüm yabancılar da hizmet veriyor.
Kültür, sanat ve siyasette adeta bir okul gibi çalışıyor.
Nitekim sonraki nesil, burada aldığı siyaset öğretisiyle Fransa siyasetinde etkin olmaya başlamışlar.
Partilere girmişler yerel ve genel seçimlere katılıyorlar...
Söyleşi sonrası dernekte birçok gençle tanıştım.
Zeynep Demirdöğen gibi heyecanlı, ateşli ve de verimli değerlendirmeler yaptılar…
Büyüklerinin devrimci geleneğinden geldikleri için ekserisi “sosyalist partide” çalışıyor…
Bulundukları partilerde başarılı olmuşlar!..
Bunlardan biri Mine Günbay.
Mine, Strasbourg Belediyesi Başkan Yardımcısı görevinde bulunuyor...
Genç yaşında imrenilecek bir mevkide bulunan bu siyasetçimiz, Türkiye’de ki siyasetle de ilgileniyor…

****
Türkiye, bu yetişmiş genç siyasetçilerden yararlanmalı!..
Onlar siyasetin evrensel boyutuna geçmemizde bulunmaz bir şanstırlar!.
Türkiye’deki sol partiler, dünyayı tanıyan bu insanlardan yeni düşünceleri, projeleri ve küresel değişimi öğrenebilirler..
Yaşlanan kadroların yanı sıra aktif ve dünyayı tanıyan bu gençlerle uzun ve etkili bir yola çıkabilirler…
İç kavgaları, eskiden kalma tartışmaları, küçük kaprisleri bir kenara atma zamanı geldi.
Yeni ve çok kültürlü bir siyasetçi tipi var artık!…
Parti yöneticileri onları davet etmeli yoksa, onlar bugünkü yöneticileri bir kenara itekleyip iş başına geçecekler!..