Kadrini, kıymetini, ileri görüşlüğünü, ulus ve halk severliğini, barış adamlığını, aydınlıktan ve aydınlanmadan yanalığını, dünya liderliğini vs anlayamadığımız, anlayamadığımız için sahiplenemediğimiz, amansız karşıtlarını siyasette iktidar yaptığımız “Kemal Atatürk”, bilgilenmede, bilgilendirmede, iletişimde etkinliğine inandığı “basın”a, yaşamı boyunca arka çıkmış, destek olmuş, katkı vermiştir… Ulusal basın kadar yerel basını, yerel basın kadar ulusal basını hep önemsemiştir. Yabancı basını dahi aynı “önemseme”sine katmıştır… Yerel yönetimlerin “önem”i ile eş değer tuttuğu yerel basının gelişmesi için, kurduğu Anadolu Ajansı ve Basın Yayın Genel Müdürlüğü aracılığıyla “haber, makale, fotoğraf” desteğinde, Basın İlan Kurumu aracılığıyla da “maddi” katkıda bulunmuş, bulunulmasını yasalarla sağlama almıştır.
Gelin görün ki… Yerel basınımız, AKP iktidarıyla, sözcüğün tam anlamıyla, kıskaca alınmıştır! Öyle ki… Ulusal basındaki kıskaçtan çok daha beter!
Sıkıysa… Yerel basın, AKP’nin yandaşı olmasın! AKP karşıtlığı yapsın! Hele de, halkın ve muhalefet partilerinin haberlerine yer versin! Köşe yazarları, AKP yergilerinde bulunsun!.. Anında resmi ilanı kesilir! Maliye müfettişleri ensesine biner!..
“ilericilik, çağdaşlık karşıtı” felsefe ve anlayışına sahip AKP’nin, AKP iktidarının, “ileri”sini bıraktım, “elerk” yani demokrasi yanlısı olabileceğine kanan “yalaka çığırtkan”ların, yerel basında yaşananlardan haberleri yok! Onlara önerim: İllerindeki yerel basınla ilişkiye girsinler! Ya da… Başlarını çevirip illerindeki yerel basına baksınlar!.. Bin ah işitecekler, bin ah!..
AKP’nin ve AKP iktidarının bu yalaka çığırtkanları gibi, muhalefet partilerin Milletvekilleri de suskun!.. Allah aşkına… Yerel basının içler acısı durumu karşısında neden suskunlar?!. Basın Konseyi’nin eski Başkanı, gazeteci kökenli Milletvekili Oktay Ekşi neden duyarsız, sorunu neden ülke ve Kamutay gündemine taşımıyor?!.
….
Yerel basının geliştiği, çok sattığı illerimizden biri de Bursa’dır. Ama… Bir süreden beri, Bursa yerel basınında kıyametler kopuyor: “Gerçek” adlı günlük gazete, bir yıl aradan sonra kapanmak, 30 çalışanını işsiz bırakmak zorunda kalıyor!.. İki hafta önce yapılan Bursa Gazeteciler Cemiyeti seçimleri bahane edilerek, 90’lı yılların siyasetçisi, Demirel Hükümeti’nin de Bankalardan sorumlu Devlet Bakanı, tekstilci Cavit Çağlar’ın sahibi olduğu Olay TV’de ve Olay Gazetesi’nde işten çıkarmaların ardı arkası kesilmiyor!.. Olay TV’nin Genel Müdürü, Olay Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni, Olay Gazetesi’nin köşe yazarı Özlem Buğday Yağmur ve 25’in üzerinde çalışanı kapı önüne konuluyor!.. Bir diğer eski siyasetçi, tekstilci Ali Osman Sönmez grubu da boş durmuyor, “işçi çıkarma” kervanına katılıyor!.. Kervanın, başka yayın gruplarının adreslerinden geçeceğine de kesin gözle bakılıyor!..
….
Yeni CHP’nin ve MHP’nin Bursa milletvekilleri, Bursa yerel basınında yaşananlardan habersiz! Haberli olsalardı, işsiz bırakılanların yanlarında yer alır, görünürlerdi, “Bursa yerel basınında olanların özü ne?” diye sorulduğunda, bilgi ve ilgisizliklerinden “bön bön” bakmazlardı!
İzin verirlerse, kendilerine, “öngörülerim”le yardımcı olayım:
Bursa yerel basınında yaşananların özünde, yakında, benzerlerini başka illerde de (örneğin İzmir, Eskişehir, Antalya, Mersin, Adana, Kocaeli, Trabzon…) göreceğimiz, AKP’nin “yerel basının güçlü patronları’na yönelik operasyonu” yatıyor!
Bursa Gazeteciler Cemiyeti’nin seçim sonuçları, AKP yerel yönetimini, AKP’li ve AKP’yi destekleyen gazete sahiplerini rahatsız etmiştir!
Bu rahatsızlık… AKP karşıtı yöneticileri, yazarları, çalışanları gruplarında barındıran yayın organlarının sahiplerine hissettirilmiştir! Hissettirilirken de… O patronların “Milletvekili” ve “Bakanlıkları”nı da içine alan “eski defterler”in “açılabileceği”, Maliye Müfettişleri’nin, işyerlerinde “incelemeler” başlatabilecekleri fısıldanmıştır! Belki de… “Fısıldanma”ya gerek duyulmadan, açık açık söylenmiştir!
Siyasi geçmişlerinden korkan patronlar, hissettirilenlerden ve fısıldanılarak ya da açık açık söylenilerek duyurulanlardan korkmuşlardır! Aydın Doğan’ın durumuna düşmemek için kolları sıvamışlardır, “istenileni yapacakları”nın haber ve iletisini uçurmuşlardır! Ve… Sözlerini tutmaya, sözlerinin gereğini yapmaya başlamışlardır!
Böylece… AKP iktidarı, başlattığı “Yerel Basın Operasyonu”nun “güçlü patronlar” ayağıyla Bursa yerel basını çökertmiş, “denetim” altına almış, yandaşlarına ve İmam Hatip kökenli “oydaş”larına “iş” olanağı sağlanmış oldu!..
….
Öngörülerime… Bursa’nın etkin yayın kuruluşlarının sahiplerinin, AKP iktidarının baskılarından kendilerini ve öteki işlerindeki ekonomik sıkışıklıklarını “sıyırabilmek” için “Emir buyurdunuz, yaptık. Gerek görürseniz gene yaparız. Her zaman, anında emrinizdeyiz” içeriğinde iletiler yollamayı, sözler söylemeyi amaçladıklarını da eklemeliyim!..
|