Veto edilen yasa aynen geri giderse; yarışma çatışmaya dönüyor!..

09 Aralık 2011 Cuma, 06:34

FİKRİ SAĞLAR /Birgün

DSP iktidarının Gençlik ve Spor Bakanlarından biri olan Fikret ünlü eski arkadaşımdır.

Dürüstlüğüne ve mertliğine her zaman güvendiğim bir kişi olmuştur..

SHP de birlikte çalıştık. Başarılı işlerde yaptık.

****

O gün Fikret Ünlü ile odasında bir görüşme yapıyorduk...

Bir telefon bağlandı.

Konuşmayı dinledi. Yüzü asıldı. Kaşlar çatıldı…

“Olmaz!”

“Bunu nereden duydunuz!..”

“Kim güçlü buna zaman karar verecek!” sözlerini hışımla söyledikten sonra telefonu kapadı.

Ünlü, birden görüşme gündemimizin dışında olan bir konuyu açtı.

Çok sinirli ve de bir o kadar da öfkeliydi.

****

Aslında daha önce üzerinde konuştuğumuz bir konuya hışımla döndü.

Bakanlığı süresince “Spora dadanan mafya ile mücadele etmeye” karar vermişti.

Öteden beri çeteler ve mafya konusunda bilgi sahibi olan kişilerle düşünce alışverişinde bulunuyordu...

Daha önce de bu konu üzerine etraflıca konuşmuştuk.

Ciddi bir plan yaptığını biliyordum.

Hatta mafya tarafından “oynatılan bahissi” kayıt altına alacak bir yol da oluşturmuştu.

Yeniden aynı konuya dönmesi ilginçti.

****

Aslında telefonda konuştuklarını anlatınca olayın ilginçlikten öte, müthiş bir “skandal “ olduğunu anladım.

Fikret Ünlü, “sporda bahis oynamasını meşru hale “getiriyordu!. Bunun için yaptığı hazırlıkta bahis, devletin kurumlarının denetimine bırakılıyor, kazanç vergilendiriyor, müsabakaların yakından takip edildiği yöntem kuruyordu.

Amaç “ şike gibi usul dışı faaliyetlerin önünü geçmek ve mafyanın bu işin içinden çıkmasını” sağlamaktı.

Hatta bahsin daha kolay oynanması için, oluşturulan her türlü alt yapının içinde “cep telefonunu” kullanma kolaylığı da getiriliyordu.

****

Dış etkenlerden korunmak ve mafyanın tasallutundan kurtulmak için taslak çok gizli tutulmuştu.

Gerekli prosedür tamamlanana kadar dışarıya sızdırılmaması gerekiyordu.

Bu çalışmanın tamamını bilen birkaç bürokrat vardı.

****

Ancak telefon konuşmasında bu işin dışarıya sızdığı belli oldu!..

Fikret Ünlü’yü arayan dönemin en büyük medya patronun köşe yazarıydı.

“Bu işe talip olduklarını belirttikten sonra şayet patronunun şirketi bu işi alamazsa siyaseten sıkıntılar yaşanacağını “Ünlü’ye bildiriyordu!..

Ünlü, yazarın konuşma üslubunu aktarmadı...

Ama Fikret Ünlü’nün sert bir şekilde terslemesinden anladığım kadarıyla, öyle pek masum olmadığı aşikardı!..

Arkasından konuyu bilen yetkili genel müdürü görevden aldığına dair talimatı hemen verdiğine göre konuşmalarda tehdit de vardı!.

****

Bu anımı niye anlattım!..

Yeni meclisin hem de tüm partilerinin anlaşmasıyla çıkardıkları bu ilk yasa olan “şike yasasının,” Cumhurbaşkanınca vetosu sonrası ortada dolaşan tartışmalara bir katkı sunar, düşüncesiyle anlattım.

****

Türkiye de her hafta 300 milyon dolara yakın “Bahis” oynanıyor.

Çok büyük bir para!..

Böyle büyük bir sektörü sadece mafya, çete, örgüt değil, legal iş yapanlarda ele geçirmeye çalışıyor.

Hem de her yolu deneyerek!..

Evet bahis şu anda yasal, ancak yeterince kontrol edilemediği de bir gerçek!..

Şike, peşinden gelen şiddet, bu kazancın haksız bir şekilde el değiştirmesine neden oluyor!

Sonunda özellikle futbol, bir seyirlik oyun!

Ancak milyar dolarların döndüğü bir sektör haline gelmiş.

Futbol endüstrisi dünyanın en önemli ama denetimi en zor iş kollarının biri olarak kabul ediliyor.

Hemen hukukun üstünlüğüne inanmış her ülke, vergi, asayiş, spor, toplumsal barış açısından gerekli önlemleri almaya çalışıyorlar!

****

Çok eski değil daha 6 ay önce mecliste çıkarılan “sporda şiddet ve şike olaylarını engellemeye “yönelik yasa çıktığında, yapılanın Avrupa’nın en ileri yasası olduğunu bizzat AKP açıklamıştı.

****

Şimdi değişikliğin başını da AKP çekiyor.

O zaman sormak lazım, kulüp başkanlıklarına girdikleri gibi bahis sektörüne de mi yandaşlar girecek?

Olası yanlışlıklarına şimdiden kılıf mı hazırlanıyor?..

*****

Cumhurbaşkanının vetosu bu yasanın kendisinden öte, Meclisin bir başka yüzünü daha ortaya çıkardı!.

1-Muhalefet partilerinin, yargı sistemindeki adaletsizliğin nedeni olan ve peşin cezayı getiren “tutukluk süresini” belirleyen yasayı öncelikle düşünmediklerini anladık!.

2- cezaevlerinde bulunan 110 bin tutuklu için partilerin döktüğü gözyaşlarının timsah gözyaşları olduğu anlaşıldı!.

3-Mecliste çıkarılacak ilk yasa ,ahlakı sorgulayan,şiddeti engelleyen “şike yasası mı” olmalıydı?..

4-Taraftar popülizmin oy alacağını düşünen partiler, kişiye özgü yasa çıkararak kendi tutuklu milletvekillerini bir çırpıda unuttular.

****

Ama asıl iktidar partisinin gerçek yüzü görüldü!..

AKP içinde ciddi çatlaklar var.

Bu çatlaklar Cumhurbaşkanı seçimlerinde yıkıma dönüşeceği açık!..

AKP Grubu Abdullah Gül’ü değil, Erdoğan’dan yana olduğunu belli etti…

Bu çatlak kolay kolay kapanmaz!..

****

Veto edilen yasa aynen geri giderse,Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasındaki çatlak, yarışmadan çatışmaya dönüşecektir..

Bu yarışma nasıl olur? zaman gösterecek!..