İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

YAZAR YAZI

İktidar mensuplarının ailelerine dokunulamaz!

İktidar mensuplarının ailelerine dokunulamaz!

03 Aralık 2011 Cumartesi, 05:38

Can Ataklı / Vatan

Değerli dostum Suat Kılıç; aramızda yıllar öncesinden oluşan ve tabii meslektaş olmamızdan da kaynaklanan hukuk nedeniyle küçük bir hatırlatma yapmak istiyorum.

Kamer Genç’in Meclis’te bazı aile fertlerinizin devlet hizmetinde olduğunu söylemesine çok sert tepki gösterdiniz. Bu konudaki duygusallığınızı anlamakla birlikte çok da haklı olmadığınızı belirtmek istiyorum.

Siyasetçilerin yakınlarının çeşitli kamu hizmetlerinde olmaları sadece bugün değil hep dile dolandırılmış, çoğu kez eleştirilmiştir. Elbette bir siyasetçinin aile yakınları, akrabaları devlette hizmet yapabilir. Ama aslolan liyakattır. Eğer bir siyasetçinin aile bireyleri, yakınları ve akrabaları, o siyasetçinin iş başına gelmesinden sonra ve belirli kriterlere uygunluk atlanarak o görevlere getirilmişlerse bu mutlaka sorgulanmalı ve hatta o kişiler o görevden alınmalıdır.

Sizin de eğer aile bireyleriniz, akraba veya yakınlarınızdan herhangi biri devlet görevindeyse ve o göreve liyakatı sayesinde gelmişse hiçbir sorun yoktur ve olamaz.

Gösterdiğiniz şiddetli tepkiden anladığım kadarıyla ailenizden bazı kişiler liyakatları nedeniyle devlet hizmetinde.

Durum buysa “İnsanların aile bireyleri şerefli insanlar tarafından Meclis gündeminde mevzubahis edilemezler” cümleniz doğru olmamış. Bu konuyu gündeme getiren kamer Genç’i “nezaketsiz ve edep dışı davranmakla” suçlanamanız bana göre yanlış.

Bir milletvekilinin bunu sormaya hakkı olduğunu kabul ederek, gerçeği de bütün açıklığı ile dile getirmeniz en doğrusudur. Söz konusu aile bireylerinizin liyakati nedeniyle görevde bulunduğunu söylemeniz yeterliydi.

Buradan bir başka konuya geçmek istiyorum. Geçmişte medya olarak iktidar sahiplerinin aile bireyleri, akraba ve yakınlarıyla ilgili acımasızca denilebilecek haberler yaptık. Doğrusuna yanlışına bakmadan, sırf bir iktidar mensubunun ailesinden diye nicelerini karalamaktan, aşağılamaktan çekinmedik. Bunlar arasında doğrular yok muydu, vardı tabii ki. Ama kampanyalar zaman zaman o kadar şiddetli oldu ki, akla karayı ayırmak da çoğu kez mümkün olmadı.

Öyle sanıyorum ki, bu durumu önceden gören ve bilen Başbakan Erdoğan, iktidara geldiği ilk günden itibaren tavrını ortaya koydu ve aile bireylerine yönelik en küçük eleştiriyi bile hoş görmedi.

Açıkçası Başbakan’ın bu tavrı medyayı dize getirdi. Başbakan’ın aile bireyleri ilgili olumsuz hiçbir haber yapılmadı, yapılamadı.

Ancak bu kez de medya sadece Başbakan’la ilgili değil, tüm iktidar mensuplarıyla ilgili çok dikkatli davranmaya, iktidar nimetlerinden gerçekten yararlanan aile bireylerini de görmezden gelmeye başladı.

Sayın Kılıç; bu, demokratik açıdan önemli bir sorundur. Yıllardır medyada AKP’li iktidar sahiplerinin aileleri, akraba ve yakınları ile ilgili haberlerin hemen hemen hiç çıkmaması, her şeyin dürüst ve namuslu biçimde yürümesinden değil, korkudan.

İktidar bu konuda öyle şiddetli bir tepki gösteriyor ki, kimse bırakın haber yapmayı soru sormayı bile göze alamıyor.

Yoksa, mutlaka siz de biliyorsunuz ki, iktidar sahiplerinin aile, akraba ve yakınları arasında devlet olanaklarından yararlanarak palazlanmış nice isimler var. Sadece birini hatırlatmama izin verin. Şimdi etkin görevde olmayan bir bakanın, devletin kontrolündeki birçok şirketin başına nasıl çöreklendiğini herkes biliyordu da...


*****


Filmdeki kişi Obama mı?

Bir haftadır sinemalarda gösterilen “Zirveye Giden Yol” ABD Başkanlık seçimleri öncesi adayların kampanyalarını anlatıyor. George Clooney’nin hem yönetmeni, hem prodüktörü olduğu hem de başrolünü oynadığı film durgun akıyor ama hiç sıkmıyor. Clooney başkanlık yarışındaki çok dürüst ve ilkeli bir politikacı; öyle ki seçimi kazanmasını sağlayacak, ama ahlâki yönden çok zayıf birinin desteğini bile reddedecek kadar ilkeli bir politikacı tipi çiziyor.

Clooney’yi bu duygularla izlerken, bir anda şokla karşılaşıyorsunuz. Çünkü o dürüst ve ilkeli, aile bağları çok güçlü politikacı meğer kampanyasını destekleyen bir stajyeri bir gecelik ilişki sonucu hamile bırakmış. Sonrasını filmde izleyin.

Benim dikkatimi çeken nokta başka. Filmde başkan adayı rolündeki Clooney’nin bir kampanya posterini görüyoruz. Ama hep uzaktan ve ilk bakıldığında tıpkı Obama.

ABD Başkanı’nın son seçim kampanyasında kullandığı posterdeki pozun aynısı ve uzaktan bakılınca oymuş gibi görünüyor.

Komplo teorisi meraklısı değilim fazla ama, Amerikan sinemasında bazı gizli bilgilerin de senaryolar içine serpiştirildiğini biliyoruz.

Filmde bu poster dışında, Obama ile bağlantı kurulabilecek hiçbir şey yok. Ama o poster kafa karıştırıyor. Acaba yapımcılar bu filmle bir mesaj mı veriyor?


*****


Kıyamet kopmadı

Egemen Bağış Brüksel’de medyaya Türkiye’deki gazetecilerin aslında başka suçlardan cezaevine gönderildiğini anlatırken “Maalesef Başbakan’ın eşiyle yatak odalarındaki özel sohbetlerinin kaydı bile bulundu”dedi.

Anlaşıldığı kadarıyla Başbakan’ın yatak odası dinlenmiş. Yeri göğü sarsacak bir haber değil mi bu?

Hiçbir şey olmadı. Bağış sanki çok sıradan bir olaymış gibi anlattı geçti.

Hiçbir konuda duyarlılığımız da, merakımız da, tepkimiz de kalmadı demek ki.


***


NATO’nun ülkemize kuracağı füze kalkanına tepki gösteren arkadaşlarının gözaltına alınmasını protesto eden gençlerin tartaklanıp gözaltına alındığı yer demokrasi parkıymış. Demokrasinin adını parklarda bile yaşatamamamız ne kadar üzücü! (Gani Yıldız)


*****


TMSF’den bir rica daha

Perşembe günü Uzan Grubu’nda çalışırken, patronlarının isteğine boyun eğerek bazı şirketlerde “kâğıt üzerinde” yönetim kurulu üyesi gözüken ama şimdi TMSF ile başları dertte olan düşük ücretli çalışanlardan söz etmiştim.

Bugün de, TMSF tarafından el konulduktan sonra Çalık Grubu’na satılan Sabah Gazetesi’nde çalışan 10 muhabirin uğradığı haksızlıktan söz etmek istiyorum.

Sabah Grubu Dinç Bilgin’in sahipliğindeyken pek çok şirketi barındırıyordu. Bunlardan biri de Sabah Haber Ajansı idi. Şirketin kurulma nedeni tamamen o günkü mali politikalardı. Çalışanlar yine Sabah’ın muhabiriydi. Şirket doğal olarak asla kâr etmiyordu ama vergilendirme avantajı sağlıyordu herhalde.

Gün geldi Etibank’a daha sonra da Sabah Grubu’na el kondu. TMSF medya grubunu bir süre yönettikten sonra satışa çıkardı. Sabah Grubu, tüm şirketleriyle satıldı. Ama Sabah Haber Ajansı zaten kâr etmediği düşünülerek bir kenarda bırakıldı ve kapatıldı.

Çalık Grubu’na satılan tüm şirketlerde çalışanların bir bölümü ya işine devam etti ya da yasal haklarını alarak ayrıldı. Sadece Sabah Haber Ajansı’nda çalışan 10 gazeteci ortada kaldı. Aslında haklarını TMSF’den almak durumundalar ama orada da muhatap bulamıyorlar.

Devletin milyarlarca lirasını tahsil eden TMSF’nin yasal alacakları da çok büyük olmayan 10 gazeteci arkadaşımıza artık el uzatmasını rica etmekten başka bir şey gelmiyor elimizden.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız