Çiğneye çiğneye cılkını çıkarsalar da,
adını bile değiştirip,
yalandan icat,
sevgililer günü gibi,
hediye alma,
kadınların yanağını okşama gününe,
çevirmeye kalksalar da,
8 Mart tarihi önemini,
bütün ağırlığıyla koruyor hala.
Sağcısı, solcusu,
sermayedarı, taşeronu,
komisyoncusu, simsarı…
Afişler,
açıklamalar,
yarışmalarla,
8 Mart’ı kutlama telaşında olacaklar,
bütün gün, gün boyu…
Sorsan;
Nedir 8 Mart? diye,
tarihini bile bilmezler oysa.
Fabrikada, “ eşit işe, eşit ücret “diye direnenlere,
güç sahiplerinin yaptığı eziyetleri,
hatırlatmak bile istemezler.
8 saatlik iş günü, kreş hakkı,
insanca yaşanacak ücrettir 8 Mart.
Nedenini bilemediğim şekilde,
feministlerce bile adı değiştirilmek istense de,
Dünya Kadınlar Günü değil,
Emekçi Kadınlar Günü’dür 8 Mart.
Ekmeğini taştan çıkaranların,
azminin, umudunun, kararlılığının simgesidir.
Eşitlik diye bir şey,
eninde, sonunda olacaksa bu dünyada,
Emekçi Kadınların ellerinde varılacak,
o özgür dünyaya.
İnsan, insan kardeşine bile eşit değilse,
gerektiğinde, paşa gönülleri istediğinde,
öldürülebilecek bir mal ise,
namus dedikleri hayasızlık adına,
ya da;
Kadınların, erkeklerle eşit olamayacağı,
dillendirilebiliyorsa,
en tepelerdeki,
en kalabalık ağızlarda,
özgürlük yoktur dünyada.
Kadın sokakta, fabrikada, evde özgür olmadıkça,
özgürlük, yalandır dünyada.
Anasından, hemcins olarak doğmuş olmak,
kadının ne günahı,
ne de, eksikliğidir.
Oğlu, yavuklusu ve babası erkek olarak tepesinde,
bir şiddet timsali olarak dururken,
her gün bir kadın,
erkek egosu uğruna öldürülürken,
8 Mart kutlama konuşmaları yapmak,
olsa olsa ayıptır iktidar sahiplerine.
Bugün 8 Mart.
Biz Emekçi Kadınların günü.
Sevdamıza, emeğimize,
bedenimize, geleceğimize,
gönlümüzce sahip çıkma günü.
Hem,
hemcinslerimizle,
hem de,
bizim gibi birer insan olabilen erkeklerle,
omuz omuza, yüzyıllar öncesinden getirdiğimiz,
kavgayı sürdüreceğiz,
Özgürlük, eşitlik, kardeşlik yolunda.
8 Mart Emekçi Kadınlar Günü,
kutlu olsun tüm kadınlara.
|