“Erkeklik Günü”

08 Mart 2011 Salı, 09:04

Güzin Abraş/Bursa hakimiyet

Aslında ben " erkekler gününü" kutlamayı uygun görüyorum bugün.

Ve hatta keşke her gün " dünya erkekler günü" olsa falan demeyi istiyorum.

8 Mart Kadınlar Günü’nü, 1857’de Newyork’ta daha iyi çalışma koşulları için eylem yaparken kilitlendikleri fabrikada diri diri yanan kadınların hatıralarını anarak değil, kadınların elinden alınan hakları, çalışma, sosyal ve aile yaşamlarında göğüsledikleri talihsizlikleri dillendirerek geçiriyoruz öyle değil mi?

Kadında " insaniyet namına" bırakılmayanı konuşuyoruz yani. Bugün erkekler gününü kutlasaydık ve " insaniyet namına" erkekte olmayanı konuşup, ölen erkekliğin ardından anma törenleri yapsaydık daha anlamlı olmaz mıydı?

Erkeklerin yönettiği bu dünyada olmayan "erkekliği " konuşsaydık. "Adam gibi duruş sergilemeyi", "Erkek sözü" vermeyi ansaydık….

Olmayanın kutlamasını yapıp, olmayan için abideleştirmiyor muyuz yapıları, günleri? Hukuku, adaleti sorguladığımız şu günlerde Avrupa’nın en büyük Adalet Sarayı’nın açılışını yapmıyor muyuz?

Neredeyse her gün kadın cinayetlerinin işlendiği bir ülkede 8 Mart’ı kutlamaya kalkmıyor muyuz?

Her gün bir gazetecinin, aydının gözaltına alındığı, tutuklandığı bu ülkede daha geçenlerde basın özgürlüğünü kutlamadık mı?

Bütün bunlar olurken gazetecilerin özeleştiri yapmasını istedi Meclis Başkanımız Mehmet Ali Şahin. Gözaltılarla ilgili olarak "20 yıllık hakim savcılar işlerini bilmiyorlar mı?" diye sordu. Şahin, " meslektaşlarınıza bakın" dedi kendisini takip eden basın mensuplarına…
Doğru söyledi…

Herkes dönüp bir meslektaşlarına baksın. Şahin de söylediğini yapıp Meclis’e bir göz atsın. Konuşmasının devamında kurduğu cümleleri sonraya bıraksın.

Necip Fazıl’a göndermeyi gözlerini Meclis sıralarında gezdirdikten sonra yapsın. Bir baksın; "Hırsız ciğerini söküp almaya gelmişse ciğerine soracaksın ne suç işledin diye" sorusunu günlüğüne yazsın.

Ve bugün yaşanamayan kadınlık için süslü cümleler kurulacağına, erkeklik utansın.