Bu hafta yine yeterince “sert” geçti...
Gençliğe Hitabe üzerinden Atatürk‘e saldıranlar, dindar gençlik yetiştirme tartışması derken beynimiz yine kaynama noktasına geldi.
Bu “gerilime” kendi açımdan bir günlük mola vermek ve “aruz vezniyle yazılmış bir taşlama”yı sizinle paylaşmak istiyorum. Bana da cuma günü bir okurum gönderdi ve okuyunca elektrik çarpmışa döndüm!
Şiirimizin şairi belli değil, “Aşık Kul Hakkı” mahlasını kullanıyor.
Bakalım siz neler hissedeceksiniz?
ZAT-I ŞAHANE’YE
Millet seni bekledi Sultan Fatih’ten beri,
Padişahım sayende tarihe döndük geri.
Suriye’yi fethettin, titrettin İsrail’i,
Umarım, Amerika bundan ders almış olsun.
Devrinde ne konuşan, ne kitap yazan kaldı,
Hırsızın, uğursuzun dosyaları aklandı.
Hainler (!) Silivri’ye, Hasdal’a postalandı,
Korkarım, zulmedecek kimse kalmamış olsun.
Bin değil, yüz bin mele az gelir memlekete,
Kurulmalı tez elden her köye bir medrese.
Örtülü ödenekten yesinler kese kese,
Her cemaat payını, hakça bölüşmüş olsun.
Sayende sindi terör, sıfır sorun netleşti,
Hem Sarkozy hem Merkel karşında cüceleşti.
İran demokrat oldu, Mısır tam laikleşti,
Dilerim ki ümmetin, dehanı sezmiş olsun.
Özel mahkemelerin el atıyor her işe,
Okunuyor rakibin beynindeki düşünce.
Muhalefet yönünden ters bir rüzgar esince,
Sabaha karşı eve polis gelmemiş olsun.
Beşikteki bebeler Arapça “hu” çekecek,
Öğrenciler umrede ahlakı öğrenecek.
Cinsel taciz, işkence tarihten silinecek,
Yeter ki cinsi latif, tahrik etmemiş olsun.
Dokunan yanıyormuş, bırak ben de yanayım,
Saflar ayrışıyorsa, Atatürk’ten yanayım.
Takiye yapmadım ki, gerçekten utanayım,
Boğazımdan bir lokma haram geçmemiş olsun.
Ulusal benliğimi silsen de perde perde,
Coşkuyla gülmesen de kutlu milli günlerde,
Şanla şerefle dolu yaşayan devrimlerde,
Yüreğimde tutuşan ateş sönmemiş olsun.
AŞIK KUL HAKKI
*****
Günün Sorusu
İstanbul‘daki kar, tipi en azından şimdilik bitti... Ama Van‘da hâlâ yarım metre kar var! Çok sayıda yurttaşımız da hâlâ çadırlarda... “Milletvekilleri ne yapıyor, neden yardım etmiyor” derseniz; onlar kalın paltolarını giyip “flüt” çalmakla yetiniyor... Sorum size:
Van’daki kardeşlerimiz için en son ne zaman “bir şey” yaptınız?
***
Yer yerinden oynar!
Gün geçmiyor ki gazetelerin sayfalarında, bilgisayarımızın ekranında bir “Konuşursam yer yerinden oynar” haberi görmeyelim!
Adını, sanını duyduğumuz ya da duymadığımız adamlar ya bir gazeteciyi karşılarına alıp ya da mahkemede hakimin yüzüne baka baka söylüyorlar bu sözü:
“Konuşursam yer yerinden oynar!”
Biz saf saf okuyup geçiyoruz ama “birilerine” tehdit içeriyor bu sözler!
Kimse de bunlara, “Konuş ulan... Senin sözlerinle yer yerinden oynayacaksa varsın oynasın” demiyor, diyemiyor!
Hadi; genç muhabirlerin, bu sözün üzerine gidememelerini anlıyorum da...
Ya o koca hakimlere ne demeli?
Sanık ya da tanık mahkemeye çıkıyor, ellerini bağlayıp mazlum rolüne bürünüyor sonra da tehdidi patlatıyor:
“Konuşursam yer yerinden oynar Hakim Bey!”
***
Bu sözü söyleyen adam; mutlaka pis işlere bulaşmıştır...
Ben hakim olsam; hangi yasa maddesine sığınarak, nasıl yaparım bilmiyorum ama...
O “dünyayı yıkacak sözleri” söylemediği sürece, o adamı serbest bırakmam!
|