İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

HABER

700 bin kişilik bir gücün komutanı olarak başka yollar bulabilirdim!

700 bin kişilik bir gücün komutanı olarak başka yollar bulabilirdim!

07 Ocak 2012 Cumartesi, 05:51

7 saat savcıya, 1.5 saat de hakime ifade veren Başbuğ, “O siteleri ben kapattırdım. Devletin bana teşekkür etmesi gerekirken bu konuyla suçlanmam tarihin acı bir cilvesidir”
Bir iki basın açıklaması ve bir iki internet sitesi haberiyle hükümeti yıkmakla itham ediliyorsam bu çok acı

‘Darbeye teşebbüs’ ve ‘örgüt yöneticiliği’ suçlarından tutuklanan eski Genelkurmay Başkanı Başbuğ, mahkemede kendisini bu sözlerle savundu.

7 saat savcıya, 1.5 saat de hakime ifade veren Başbuğ, “O siteleri ben kapattırdım. Devletin bana teşekkür etmesi gerekirken bu konuyla suçlanmam tarihin acı bir cilvesidir” diye sitem etti

İnternet andıcı belgesine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne gönderilen eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, mahkemedeki ifadesinde kendisine yöneltilen tüm suçlamaları reddetti. Hükümet aleyhine ‘kara propaganda’ yaptığı öne sürülen internet sitelerini kendisinin kapattırdığını söyleyen Başbuğ, ‘teşekkür edilmesi gerekirken suçlanmasına’ da sitem etti. İşte Başbuğ’un hakim karşısında verdiği ifadenin tam metni:

Beni bu iktidar atadı

“Bu siyasi iktidar tarafından 2006 yılında K.K.K olarak atandım. Yine şu an ki hükümetimiz tarafından 2008-2010 yılları arasında Genelkurmay başkanlığı görevine atandım. Sayın Cumhurbaşkanı, sayın Başbakan, Milli güvenlik kurulu üyesi olarak bu hükümetin bakanlarıyla birlikte çalıştık.



Şimdi elbette devletimizin istihbarat olanak ve imkanları var. Bu kadar sene beraber çalışıyoruz. Siyasi otoritenin en büyük makamlarıyla o dönemlerde benim bir silahlı terör örgütü kurma ve yönetmem tespit edilememiştir ki bu üzerinde durulması gereken bir nokta. Tespit edilmiş ve görevde tutulmuşsa bu da ayrı bir nokta. 30 Ağustos 2010 yılında emekli olduktan bir buçuk yıl sonra böyle bir suçlamayla karşı karşıya kaldım. Çok üzücü, anlaşılması zor.”

Bu iddialar en ağır ceza

“Netice olarak böyle bir iddiayı duymak, işitmek, silahlı kuvvetlere, ülkeye, devlete görev vermiş, şerefiyle onuruyla görev vermiş birisi için çok ağır bir iddia, benim için en ağır cezadır. Bundan sonra ne ceza verilirse bu beni daha fazla üzmez. Görevim esnasında böyle bir şey varsa gereken yapılmalıydı. Basın açıklamalarından internet andıcı konusu başlığı altında internet sitelerinde çıkan bir iki haber ile Genelkurmay Başkanı itham edilmektedir. Savcılık sorgumda ciddi bir soru ile muhatap olmadım.”

Anayasa çizgisinde oldum

“Bir iki basın açıklaması ve bir iki internet sitesi haberiyle hükümeti yıkmakla itham ediliyorsam bu çok acıdır. Benim böyle kötü bir amacım olsa 700 bin kişilik gücü elinde tutan bir komutan olarak bunu yapmanın başka yolları da olabilirdi. Ben görev hayatım boyunca her zaman kanunların ve anayasanın çizgisinde oldum. Ben 2008 yılı 30 Ağustos tarihinde Genelkurmay başkanlığı görevime başladım. 4 Şubat 2009 tarihinde bu internet siteleriyle ilgili olarak bir haber yayınlandı. Bu haber üzerine konunun derhal incelenmesini istedik ve o haberde sadece site adresleri vardı, herhangi bir içerik yoktu. İlk inceleme sonucunda, şekil ve teknik açıdan bu sitelerin kanuna uygun olmadığı bilgisi bana verildiğinde bu siteleri kapattırdım. Aslında bana teşekkür edilmesi gerekir ki ben bu siteleri kapattıran kişiyim. Ayrıca 30 Ağustos 2008 - Şubat 2009 tarihleri arasında da bu sitelerde hiçbir işlem yoktur. Son güncelleme tarihlerine bakıldığında görev süremden öncesidir. Şubat 2009’dan sonra 4 sitenin kurıulması bu andıcın temel konusudur.”

Belge bana arz edilmedi

“Bu andıç bana arz edilmedi, arz edilmiş olsa muhakkak üzerinde imzam ya da parafım olurdu. Hazırlık aşamasında olan bu siteler 19 Haziran 2009’da kapatıldı. Bu siteler aktif dahi edilmemiş, bir haber dahi yapılmamıştır. İnternet andıcı ile ilgili bilgim 4 Kasım 2009 tarihinde oldu. Haberin yayınlanmasına müteakip Şubat 2009’da kapattığımız sitelerin içerikleri nedir, burada ne yapılmıştır, konusunun cevabını veya bu konuyla ilgili bilgileri de ancak internet andıçı ile ilgili iddianamenin 2011 yılının Ağustos ayında iddianame çıktığı zaman kısmen öğrendim. Bu durumda devletin aslında bana teşekkür etmesi gerekirken bugün bu konuyla suçlanmam tarihin acı bir cilvesidir. İkinci başkan tarafından sayın komutana arz edilen sunulan belge normal şartlarda bana arz edilmesi gerekir. Ama kesinlikle arz edilmedi. Bu andıç ikinci başkan tarafından 1 Nisan 2009’da paraflanmış. Bana 14 Nisan 2009’da arz edildiği iddia ediliyor ancak bu andıcın 2 Nisan’da karargah içinde işleme girdiğini de görüyoruz.”

İmzamı, parafımı gören yok

“İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tutanaklarındaki ‘Komutanın imzasını gördüm’ yönündeki beyanlar sadece değerlendirmedir. Hatta aynı kişilerin daha sonraki beyanlarında bu kez de ‘imzayı görmedim’ şeklinde savcıya beyanları vardır. Yüzbaşı Murat Uslukılıç ve Mehmet Eröz’ün 29 Aralık 2011 tarihli duruşmadaki beyanları komutandan ya da Genelkurmay Başkanı’nından evrakın geldiğinin söylendiği, ancak sözkonusu internet andıcı üzerinde komutanın imzasını gördünüz mü sorusuna ikisinin de verdiği net cevap ‘görmedim’ şeklindedir. Hatta daha sonra yüzbaşı Murat Uslukılıç ifadesine şöyle devam etmiştir: İki evrak geldi birisi Ermenistan’la ilgili bir evrak ve internet andıcı evrakı. Ermenistan evrakında komutanın imzası vardı, diğerinde yoktu. Bu sitelerin aktif hale gelmesi için andıç yeterli olmaz. Uygulama emri yayınlanması gerekir. Ancak bu konuda öyle bir şey de söz konusu olmamıştır. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum serbest bırakılmamı talep ediyorum.”

Tarihe not düşeceksiniz

“Bir Genelkurmay Başkanının bir terör örgütü kurmak ve yönetmekle suçlanması, bu bana verilecek en büyük cezadır. Takdir mahkemenizindir, bizler gelip geçiciyiz. Ancak sizler tarihe not düşeceksiniz.”

‘Kağıt parçası’ ve ‘boru’ soruldu

İnternet andıcı soruşturması kapsamında tutuklanan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un 7 saat süren savcılık sorgusu boyunca kendisine sorulan yaklaşık 50 soruyu tek tek açıklamalarını yaparak cevapladığı ve konuların üstünde titizlikle durduğu öğrenildi. 7 saat süren savcılık sorgusunda 25 sayfa ifade veren Başbuğ’a, soruşturma savcısı Cihan Kansız’ın “kağıt parçası” ve “boru” açıklamalarını sorduğu öğrenildi. Savcı Kansız’ın, “Kağıt parçası” ve “boru” içerikli açıklamalarınızdaki amaç nedir?” sorusu üzerine Başbuğ’un “Ben Türk Silahlı Kuvvetlerinin başkanıydım. Bu açıklamalarım iyi niyetli açıklamalardır. Başka bir niyet yoktur. Komutan olarak TSK moral vermek niyetinde yapılmış açıklamadır” diye yanıt verdiği belirtildi.


Emrindekiler ‘Komutana arz ettik’ demişti

Genelkurmay Başkanlığı döneminde emrinde görev yapan ve ‘internet andıcı’ davasında sanık olarak yargılanan bazı komutan ve subaylar, ifadelerinde belgenin Genelkurmay Başkanı Başbuğ’un onayına sunulduğunu söylemiş ve onun da ifadesinin alınmasını istemişti...

Emri Başbuğ’dan aldık

Korgeneral Mehmet Eröz: İnternet Andıcı çalışmasının emrini Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’dan aldık, fakat bu andıçla karar aldıkları 4 tane internet sitesini faaliyete geçirmedik.

Nisan 2009’da sunuldu

Tümgeneral Hıfzı Çubuklu: Bana gösterilen andıç doğrudur ve paraf bana aittir. Parafın yanındaki tarih, 16 Şubat 2009’u gösteriyor. Bu belge 1 Nisan 2009’da da ikinci başkan parafıyla Genelkurmay Başkanı’na arz olunmuştur.

‘Sn. K’arz’ ifadesi vardı

Orgeneral Hasan Iğsız: Andıçta parafımın karşısındaki ‘Sn. K’arz’ ifadesi, sadece Genelkurmay Başkanı’na sunulunca yazılır. Ona sunulup, onaylanıp onaylanmadığını bilmiyorum. Ancak onun onayı ve emri olmadan hiçbir şey yapılamaz. Nihai karar mercii Genelkurmay Başkanı’dır.

Belgeyi Çiçek arz etti

Yüzbaşı Murat Uslukılıç: Adli Müşavir Hıfzı Çubuklu, andıç hazırlandıktan sonra değişiklikler yaptı ve kanunen uygun olduğuna ilişkin imzayı attı. İkinci Başkana sunuldu. O da Komutana arz notu yazdı ve Genel Kurmay Başkanı’na Dursun Çiçek arz etti.

Tanık olarak dinlensin

Albay Dursun Çiçek: İlker Başbuğ’un mahkemede tanık olarak dinlenmesini talep etmişti.



İNTERNET ANDICI NEYDİ?

Hayhay ile başladı Başbuğ’a uzandı

Başbuğ’un tutuklanmasına neden olan süreç, 3 yıl önce başladı. İkinci Ergenekon sanığı Emekli Deniz Yüzbaşı Hasan Ataman Yıldırım’a yönelik yapılan aramalarda ele geçirilen “hayhay” isimli bir belgede, Genelkurmay’ın kara propaganda için kurdurduğu sitelerle ilgili bir görüşmenin notları vardı. Milli Savunma Bakanlığı’na ait IP numaralarını kullanan bu sitelerin Genelkurmay’a ait olduğu ortaya çıktı.

Meçhul subay mail gönderdi

Ardından, ‘İrtica ile Mücadele Eylem Planı’nın ‘ıslak imzalı’ aslını Ergenekon savcılarına gönderen meçhul subay yeniden ortaya çıktı ve 2009 Kasım ayında savcılara ikinci mail gönderdi.

Generallere yakalama

Mailin ekinde Genelkurmay Harekat Başkanlığı tarafından Genelkurmay İkinci Başkanı Hasan Iğsız’a gönderilen “İnternet Andıç’ı” belgesi de vardı. Nisan 2009 tarihli “Andıç” Genelkurmay Bilgi Destek Daire Başkanlığı Destek Şubesi tarafından hazırlanmıştı. Belgenin altında Albay Dursun Çiçek, Tümgeneral Mustafa Bakıcı ve Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu’nun da bulunduğu 12 kişinin imzası ve Iğsız’ın parafının yanında, “Sn. K’a arz” ibaresi bulunuyordu. İnternet Andıcı isimli belgeye ilişkin soruşturma başlatılırken, eski 1. Ordu Komutanı Org. Hasan Iğsız, Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, Korgeneral Mehmet Eröz, Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, Tümgeneral Mustafa Bakıcı’nın da aralarında bulunduğu 19 kişi ifade verdi. Savcı Cihan Kansız’ın devraldığı soruşturma kapsamında hazırlanan 22 sanıklı iddianame İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından oy birliği ile kabul edilirken, 14 sanık hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Daha sonra dava İrtica ile Mücadele Eylem Planı’yla birleştirildi.

Kaynak : VATAN

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2025 Bursa Bağımsız