Turgay Ciner için çok ağır konuştu

19 Aralık 2011 Pazartesi, 09:48

Medyada çok ses getirecek röportaj!..

Yazdığı yazılarla AKP iktidarının canını en çok sıkan isimlerin başında geldi. Doğan Grubu'na verilen rekor cezadan hemen Önce 17 yıldır yazdığı Hürriyet'e veda etti.

Kendisi bu veda için 'Aydın Doğan’la ben aslında aynı kaderin iki parçası gibiyiz. O büyük bir para cezasına uğrarken ben 17 yıllık yuvamı kaybettim' diyecekti...

Ardından çok kısa süren Habertürk macerası ve kavgalı bir kopuş...

Şimdi ise iktidarı kızdırmaya Cumhuriyet Gazetesi'nde İlhan Selçuk'un yerinde devam ediyor...

- Ençok kime kırgın?
- Medyanın son halini nasıl görüyor?
- Ertuğrul Özkök ve Enis Berberoğlu için ne dedi?
- Muhafazakar basınla liberal basın arasındaki kavga nereye gider?
-Göbeğini kaşıyan adam yazısından dolayı pişman mı?
- Cumhuriyet'te mutlu mu?
- Erdoğan'ın geleceğini nasıl görüyor?
Türk basının duayen ismi Bekir Coşkun, Muhalifgazete.com'a konuştu.

Medyanın istikameti nereye doğru? Siz nasıl görüyorsunuz gidişatı?

BEKİR COŞKUN: Medya gücünü yitirdi. Türk medyası çok büyük bir hata yaptı. Tabi bunun günah boyutu ve hatta ihanet boyutu da var ama medyaya dokunan tarafına hata demek lazım. İtibarını, tirajını ve saygınlığını yitirdi. Bugün artık Türkiye toplumu medyayı, gazeteleri çok fazla önemsemiyor. Televizyonların haberlerine pek bakmıyorlar. Daha çok sosyal medyayı takip ediyorlar. Ben dahi artık gazetelere laf olsun diye bakıyorum. Türkiye'deki sosyal medya çok kısa zamanda müthiş bir aşama kat etti. İnanılmaz bir potansiyel var.

Ne oldu da medya elindeki o gücü kaybetti?

Türk medyası intihar etti.

BEKİR COŞKUN: Yalakalıkla, ikiyüzlülükle yanaşmayla, kirli tavrıyla, kendi değerli yazarlarını çizerlerini pazarlayarak, iktidara satarak, karşısında ihale alarak ve en değerli kalemlerini editörlerini yöneticilerini sokağa atarak intihar etti.

Yılmaz Özdil-Uğur Dündar olayı sizin Emin Çölaşan’la Doğan Grubu’ndan ayrılışınızı anımsatıyor gibi?

BEKİR COŞKUN: Tek farkı biz 1 yıl arayla gittik, bunlar birkaç saat arayla gittiler.

Patronun hoşuna gitmeyen başlık atanlar şimdi sokakta

Sadece biz ya da Uğur Dündar’lar değil, toplum sadece bu isimleri biliyor ama ne editörler ne sayfa çizerleri bu süreçte işlerinden oldular. Bunların sayılarını bilmiyoruz. Sayıları belki 300-500 civarında. Yani patronun hoşuna gitmeyen başlık atanlar şimdi sokakta.

Hürriyet'ten ayrılışınız, Habertürk maceranız bunlar hep sorunlu oldu, çok konuşuldu. Geçmişe dönük bir kırgınlığınız var mı?

Turgay Ciner’i asla affetmeyeceğim

BEKİR COŞKUN: Ben duygusal bir adamım. Hiç kin yoktur bende. O gün kızdığım öfkelendiğim birine bugün sarılabilirim. Hürriyet'tekiler benim arkadaşım. Kimseye bir kırgınlığım yok. Ancak Habertürk'ün patronu Turgay Ciner'i asla affetmeyeceğim. Çünkü ben onlara rica ettim. 'Ben Hürriyet'ten kimseyi kırıp dökmeden ayrıldım. Aydın Doğan'ı bir yerde görsem elini sıkarım. Sakın beni kovmayın' dedim. Yıllardır haber verilir ben çekip giderim. Beni istemezseniz haber verin çekip gideyim. Kamuoyunun önüne çıkıp ’Bekir Coşkun'u kovduk ‘demeyin. O kovma lafı bana göre değil. Bu beni çok kırdı çok yaraladı. Ben onlara böyle söylemişken televizyona çıkıp beni kovduklarını açıkladılar. Meğer bir ihalenin parçasıymışım. Yani benim kovulduğumu açıklayarak iktidara selam gönderdiler. Öbür türlü selam olmayacaktı. Kendi gitti denilecekti. Bu dünyada da öbür dünyada da iki elim Turgay Ciner'in yakasında olacak!

Medyada özellikle son dönemde liberallerle muhafazakarlar arasında bir çatışma var bunu nasıl yorumluyorsunuz?

BEKİR COŞKUN: Ülkede çok salak var. Liberal bir adam AKP'yi destekleyebilir mi?

Ahmet Altan gibi simler son dönemde iktidara kazan kaldırdı o desteği çektiler sanki

BEKİR COŞKUN: Kazan kaldırdılar ama kazan kafalarına geçti. Onun için bugünlerde köşelerinde yırtınıyorlar. Ortak paydaları laik cumhuriyeti yıkmaktı. Bunlar AKP gelmeden öteki cumhuriyetin adını açıklamışlardı. AKP gelince ona dört ele sarıldılar. Çağdaş bir insan AKP'yi destekleyebilir mi?

Merkez medyanın bu duruma düşmesinde Ertuğrul Özkök başta olmak üzere eski yöneticilerin hiç mi suçu yok?

BEKİR COŞKUN: Beter olsunlar! Enis'i de kovacaklar. Enis Berberoğlu ‘ben genel yayın yönetmeni oldum öyle gidecek’ sanıyor. Tayyip Erdoğan bir tökezlesin ilk gidecek isimlerden biri o.

Langırt oynamak gibi bir şey bu

Eğer gazetecilik çıkar ilişkisine göre yapılıyorsa o gazetenin yazı işlerinde çalışanlar da o çıkar ilişkisine göre gidip gelir. Çıkarın yönü, şekli, ebadı değiştikçe editörler, Genel yayın Yönetmenleri, yazarlar gidip gelir. Langırt oynamak gibi bir şeydir bu.

‘Göbeğini Kaşıyan Adam' yazısını yazdığınız için pişman mısınız? Keşke yazmaz olsaydım dediniz mi hiç?

BEKİR COŞKUN: Ben o yazıdan sonra oldukça zor günler yaşadım, tehditler çoğaldı. Hatta o yazıdan sonra Tayyip Erdoğan 'ülkeyi terk etsin' dedi. Ama asla pişman değilim. Benim tarifim doğrudur. Göbeğini kaşıyan adam Türkiye'nin başına beladır. Türkiye'de gericilik, çağ dışılık, yobazlık varsa ve Türkiye'de pirim yapıyorsa bu göbeğini kaşıyan adam yüzündendir. Bu adam beleşçi ve ömür boyu böyle yaşıyor. Yanlış anlaşılmasın ben bütün toplum böyledir demiyorum.

Göbeğini kaşıyan adam CHP’de de var

Göbeğini kaşıyan adam sadece AKP’ye dönük bir tanımlama değildi. O tiplerden CHP'de de var. Hem de parti yönetiminde bunlar. Medyada var. Kimileri patron. Tayyip Erdoğan akılı bir adam olsaydı göbeğini kaşıyan adamla mücadele ederdi. Ama ettiği zaman da tabanı giderdi.

Cumhuriyet’te mutlu musunuz?

BEKİR COŞKUN: Cumhuriyet'te kendimi boşlukta hissediyorum. Çünkü dalaşacağım hiç kimse yok. Kime kızacağımı bilemiyorum. Ben elimden gelse Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül'le de uğraşmam ama onların eli bizim çocuklarımızın yakasında olduğu sürece onlarla uğraşmaya devam edeceğim.

Cemaatle AKP arasında bir fikir ayrılığı var. Sizce Erdoğan gidici mi?

Abbas sonun başlangıcında

BEKİR COŞKUN: Ben ne zaman 'Abbas yolcu' desem Abbas kaldı. O yüzden Abbas gidici demiyorum ama sonun başlangıcında diyorum. Bu iktidar Türkiye'ye, insanlığa onun ötesinde yerküre'ye zarardır. Hemen yarın gitmelidir. Türkiye'nin satılan sadece fabrikaları, dereleri, hukuku, insan hakları değil. Hangi vicdana sığar insanların yatak odalarını gözetlemek. Sadece bu değil Türk ordusunun şerefli subayları canlarına kıydılar. Daha bir sürü şey var bizim bilmediğimiz. Bu yüzden bu iktidar insanlığa zarardır.

Ama bu durumun nedeni muhalefetin olmayışıdır. İktidar tam gitti gidecek deniliyor muhalefet ‘aman AKP'ye bir şey olmasın’ diye açıklama yapıyor. Bahçeli'den 'Allah korusun' sesi yükseliyor. Böyle bir muhalefet olur mu?

AKP'nin aslında yüzde 70 oy alması gerekirdi

Her eve bedava makarna, un, kömür, gidiyor. AKP'nin yüzde 50 değil yüzde 70 oy alması gerekirdi. Güneydoğu'da kadınlara bedava altın dağıtılıyor. Özeleştirmeden gelen paralar nereye gidiyor sanıyorsunuz? İnsanları satın almada kullanıyorlar o paraları. Bu toplum biraz avantacı beleşçidir. Bir de tehdit ve şantaj olunca yüzde 50 alması normal. Ben dahi sindirilip özgür yazı yazma hakkımı koruyamadıysam gerisini siz düşünün. Bunun adı faşizmdir. Faşizmde iktidara destek yüzde 60'ın yüzde 70'in altına düşmez.

AKP'nin yaptığı hiç mi iyi bir şey yok bu memlekette?


BEKİR COŞKUN: Yollardır, yeni binalardır, okullardır birçok şey vardır. Ama bir başbakan 'en az 3 çocuk' dediği zaman her şeyi siliyor. Onun söylemesine gerek yok ki zaten fabrika gibi doğuruyor Anadolu.

70’den fazla gazeteci tutuklu.Bu meselede medya örgütlerinin tavrını nasıl buluyorsunuz? Medya tutuklu gazetecileri yeterince sahipleniliyor mu?

BEKİR COŞKUN: Açıkçası içerde tutuklu birçok insan var. Bu insanların suçlu olduklarına hiç birimiz inanmıyor. Yargı da inanmadığı için kararını veremiyor. Beraat verirlerse diyecekler ki neden bu kadar içerde tuttunuz. Yargı da büyük bir çıkmazın içersinde. Herkes bu yüzden iki yüzlü davranıyor. Ben CHP'nin yerinde olsam kıyameti kopartırım. Yer yerinden oynar . 70 tane gazetecinin içerde olduğu bir dönemde Gazeteciler Cemiyeti'nin yolara düşmesi lazım. Kıyametleri koparması lazım. Ama cemiyet diye birşey yok ortada. Türkiye'de işini en yapmayan, en pısırık, en korkak, en sinmiş kim derseniz. Gazeteciler Cemiyeti ve Gazeteciler Sendikası geliyor aklıma

Kaynak : HAVA ASAL/MUHALİFGAZETE