İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

HABER

33 yıldır inkâr ediyoruz:Alevi kadınlar tecavüze uğradı, bebekler ikiye ayrıldı bu katliam günlerce sürdü

33 yıldır inkâr ediyoruz:Alevi kadınlar tecavüze uğradı, bebekler ikiye ayrıldı bu katliam günlerce sürdü

19 Aralık 2011 Pazartesi, 08:02

Radikal gazetesi yazarı Orhan Kemal Cengiz yazdı


Maraş katliamını 33 yıldır inkâr ediyoruz



O katliamdan bir tek kareyi, kalp gözünüzü açıp görmeye tahammül edebilseniz, dünyayla kurduğunuz bütün ilişkiniz sonsuza kadar değişir.
İnsan kendi ülkesini nasıl tanır? Ben kendi hikâyeme baktığımda, önemli kavşak noktalarında hep büyük ‘duygusal kırılma anları’ olduğunu görüyorum. Çocukken Ermenilerin başına neler geldiğine ilişkin dinlediğim bir hikâye, önemli kırılma noktalarından birisiydi mesela. Ermenilerin kanlarıyla kızıl renge boyanmış dere, bir daha silinmemek üzere beynime kazınmış bir fotoğraf karesi olarak kaldı.
İkinci ve çok daha şiddetli kırılma anı, 90’lı yılların sonlarına doğru katıldığım AİHM duruşmalarıdır. Bunlar Güneydoğu’dan AİHM’ye giden davalardı; köy yakmalar, adam kaçırmalar, gözaltında kayıplar, akıl durdurucu işkenceler... Dosyalarını okumak, köyleri yanmış yıkılmış bu insanlarla konuşmak, onları duruşmada dinlemek, her aşaması ayrı birer travmaydı benim için. Bu benim, bir şeyi teorik olarak bilmekle onu ‘kalp gözüyle görmenin’ birbirlerinden ne kadar farklı olduğunu ayırt ettiğim bir dönemdir aynı zamanda. ‘Kalp gözüyle’ gördüğüm vahşet o kadar dayanılmaz boyutlardaydı ki hep aynı nakaratı mırıldanıyordum kendi kendime: “Bir insan bir insana bunu nasıl yapabilir?” Sadece vahşet değil, inkârın düzeyi de korkunçtu. Mahkemenin dinlediği valiler, savcılar, polisler, jandarma görevlilerinin tamamı olayları ‘külliyen’ inkâr ediyordu. İşkence yapılmamıştı, köy yakılmamıştı, kaybolan kişi gözaltına bile alınmamıştı...
Sonradan tüm fotoğraf kareleri kafamda birleşti. Biz sürekli olarak inkâr ettiğimiz için ha bire aynı şeyleri tekrar edip duruyorduk. 1915’te başlayan hikâye hiç durmadan, yeniden ve yeniden yazılıp duruyordu. Bugün tarihimizin yüz kızartıcı sayfalarından birisinin daha yıldönümü. Bundan tam 33 yıl önce Maraş’ta, daha önce Ermenilere, Yahudilere, Rumlara, Zazalara, Kürtlere yapılanın aynısı Alevi vatandaşlarımıza yapıldı.
Tıpkı daha önce 6-7 Eylül 1955 olaylarını hazırlamak için Atatürk’ün Selanik’teki evine bomba attıkları gibi, Maraş’ta da ülkücülerle tıka basa dolu sinemaya etkisiz bir bomba atıverdiler. Hemen ardından solcuların gittiği bir kahveye atılan bomba ve iki Alevi öğretmenin öldürülmesi geldi. Bu iki öğretmenin cenazesi cuma gününe kadar morgda bekletildi ki cuma namazından çıkan ‘öfkeli kalabalığın’ hedefi haline gelsinler. Sonrası korkunç bir felaket, kadın çocuk, yaşlı genç demeden yüzlerce Alevi vatandaşımız katledildi.
Olayların öncesinde nüfus sayımı bahanesiyle Alevilerin evlerinin işaretlendiğini, milli piyango satıcısı kılığında kontrgerilla elemanlarının şehre geldiğini biliyoruz. Kamyonlara doluşan katillerin ellerine ateşli ve kesici silahların verildiğini, katliam sırasında devletin asker ve polisinin ortadan kaybolduğunu da... Olayların ardından Ecevit uzun süredir direndiği sıkıyönetimi ilan etmek zorunda kaldı vd.
Bütün bunları biliyoruz bilmesine de bunlarla Maraş katliamını anlamış, kavramış oluyor muyuz gerçekten? Bundan tam 33 yıl önce Maraş’ın bir tür küçük Yugoslavya’ya dönüştüğünü idrak edebiliyor muyuz? Tıpkı Sırpların Boşnak kadınlara tecavüz ettikleri gibi, Alevi kadınların tecavüze uğradığını, bunu hem de uzun yıllardır yan yana yaşadıkları komşularının yaptığını hissedebiliyor muyuz? Maraş katliamından kurtulanların anlattıkları olaylar o kadar korkunç ki insanın aklını durduracak boyutlarda. Genç kızların memelerinin kesilip sopaların ucuna takıldığı, ceninlerin anne karnından çıkarılıp ağaçlara çivilendiği, bebeklerin iki bacağından ikiye ayrıldığı, insanların diri diri yakıldığı bir katliamı gözünüzün önünde canlandırabiliyor musunuz? Bunun günlerce sürdüğünü...
‘Katliam’ deyip geçivermek kolay. O katliamdan bir tek kareyi, kalp gözünüzü açıp görmeye tahammül edebilseniz, dünyayla, bu ülkeyle kurduğunuz bütün ilişkiniz sonsuza kadar değişir, inanın...Ama bunu yapabilmek için bu inkârcılığın sona ermesi gerekiyor. İnkâr etmenin de binbir yolu var. Unutmak, hatırlamamak, anmamak, sorumluluğu sadece provokatörlere yıkmak, o zamanın koşullarını anlayalım demek, olayı karşılıklı bir çatışma olarak sunmaya çalışmak, kuru kelimelerle geçiştirmek, bunların hepsi ama hepsi geçmişi inkâr etmenin farklı birer yoludur.
Gelin bugün gönül gözümüzü Alevi kardeşlerimize açalım. Onların maruz bırakıldıkları vahşeti, yaşadıkları acıyı hissetmeye çalışalım. Sadece bir an için...

Kaynak : Orhan Kemal Cengiz /Radikal

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2025 Bursa Bağımsız