İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

YAZAR YAZI

Bildirinin silinmesi ne anlama geliyor?

Bildirinin silinmesi ne anlama geliyor?

02 Eylül 2011 Cuma, 07:43

Mustafa KARAALİOĞLU/Star

Türkiye’yi tanımlarken, “1 yıl, 5 yıl veya 10 yıl öncesinin Türkiye’si değil” demek artık yeterli değildir. Bazen bir hafta öncesinin Türkiye’si bile olmadığımız müthiş değişim anları geliyor. Nitekim bugün öyledir... Türkiye, 10 yıl öncesinin de üç gün öncesinin de Türkiye’si değil...

Bu ülke, yorulmadan, üşenmeden ve en önemlisi de yetinmeden değişiyor. Hiçbir ayrıntıyı ihmal etmiyor.

Türkiye’yi üç gün öncesinden farklı kılan şey; yani 27 Nisan bildirisinin Genelkurmay Başkanlığı’nın sitesinden kaldırılması hem sembolik hem de içerik olarak değerli bir karardır.

Daha 28 Nisan 2007 sabahından beri eğreti, yakışıksız ve değersiz bir açıklama olarak o sitede yer alan bildirinin kaldırılması gecikmiştir bile.

Adını da koyalım... 27 Nisan bildirisi, TSK tarihinin hiç şüphesiz en zavallı efelenmesi olarak kayıtlara geçmiştir. Zira, hem ertesi gün cevabını almış, hem de bildirinin olmasını istemediği ne varsa kısa süre içinde olmuştur.

Bir başka ifadeyle o bildiri Türk demokrasisinde son dönem yaşanan gelişmelerin tersinden okunmasının bulunmaz bir belgesidir.

Peki, Türkiye’nin yürümekte olduğu istikameti, üzerine bindiği değişim dalgasını ve coşkulu demokratikleşme yürüyüşünü tersinden okuyan sadece askerler mi oldu? Öyle olmadığını biliyoruz...

Siyaset de, medya da, iş dünyası da yanlış okudu.

Gazetelerin manşetleri, siyasetçilerin açıklamaları, iş dünyasının postal karşısında geleneksel vaziyet alışı unutulamaz.

Evet, 27 Nisan bildirisinin kalkması gerekli ve doğru bir karardır.

Evet, bugün kimse o bildirinin kalkmasına karşı tek kelime edemiyor, kalkmasını benimsiyor; ya da en azından benimsemiş görünüyor.

Evet, o bildirinin kalkmasıyla o tür bildirilerin geleneğinin sonu da gelmiştir...

Ama unutmayalım ki 27 Nisan 2007 gecesi, sabahı, ertesi günü ve ertesi haftalarında bugün aramızda “saygın” gazeteci, siyasetçi, işadamı, sivil toplum yöneticisi vs. kimlikleriyle dolaşan birçok kişi e-bildiriyi alkışlamıştı. Desteklemişti ve gerekli bulmuştu. Tam da o bildiride tarif edilen Cumhurbaşkanı kimliğinin Çankaya’ya çıkmaması için seferber olmuş; partilerini, gazetelerini, televizyonlarını, şirketlerini, derneklerini askerin arzu ettiği istikamette koşturmuştu.

Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür... Ama daha dumanı üzerinde tutan çelişkileri fark etmeyecek kadar naifi de fazla herhalde.

Şimdi aynı kişiler, kurumlar, dernekler bu kez de bildirinin kaldırılmasına alkış tutuyorlar. Tıpkı daha önce AK Parti’nin kapatılmasına destek verip olmayınca Anayasa Mahkemesi kararına boyun eğmeleri gibi. 12 Eylül referandumuna karşı ölesiye çalışıp referandum geçince kendilerini demokrasi lokomotifine zor bela atmaları gibi...

Velhasılı, hayatlarını askeri vesayete bağlayıp işler sarpa sarınca apar topar sivilleşmeleri gibi...

Bütün bunları, yüzsüzlükleri, çelişkileri veya sahte kimlikleri yüzlerine vurmak için hatırlatmıyorum. Maksadım, fırsat bulurlarsa yine eskisi gibi olmaktan çekinmeyeceklerini hatırlatmak da değildir. Hala aramızda nasıl “saygın” siyasetçi, gazeteci, işadamı vs. olarak gezinmelerini de umursamıyorum.

Değişim süreçlerinin tabiatına kimse direnemez, zaman onları zaten tasfiye edecektir. Bütün tezleri yalanlanan, bütün iddiaları çöken grup ne kadar cilalansa da ayakta kalamaz.

Mesele başka...

“Değişim”i anlatan sadece o bildirinin siteden kalkması değildir. Aynı zamanda ve daha önemli olarak bugün artık hiç kimsenin o bildiri mantığıyla siyaset yapamaz hale gelmesidir. Bunun artık, utanılacak bir siyasi pozisyon olmasıdır. Bildiriye hakim olan irtica, rejim korkusu, laikçilik vs. gibi kavramların tarihin çöp sepetine atılmış olmasıdır. Derinlemesine, kavramlarıyla, bütün unsurlarıyla nüfuz eden bir süreç...

27 Nisan o gün makul ve mantıklı bir bildiriymiş gibi savunulabiliyordu, bugün ise bunu yapmak ayıp sayılıyor.

Mesele budur...

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız