İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

Kürt sorunu: Başlamak, kazanmak ve kaybetmek

Kürt sorunu: Başlamak, kazanmak ve kaybetmek

20 Ağustos 2011 Cumartesi, 04:57

Hadi ULUENGİN /Hürriyet

Yazıya Tarhan Erdem’in son Hakkâri katliamı ertesinde kaleme aldığı o akl-ı selim makalesinden bir alıntıyla başlayacağım. Perşembe günkü “Radikal”de yayınlandı.
“ ‘Dün kazanmıştık bugün niye kaybediyoruz?’ diye soranların heyecanına, duygusallığına kapılmadan düşünülmelidir! ‘Dün’ kazanılan bir şey yoktu!
Son yirni yılda da, seksen yılda da kazanılan bir şey yoktur!”
“Bugün ‘sözün bittiği’ yer değildir ve dün gibi, ‘nerede kalmıştık’ diye başlanacak gündür!”
EVET, öyledir! Bugün de tıpkı dün gibi “nerede kalmıştık” diye başlanacak gündür!
Çünkü Kürt meselesinde ne o dün, ne de Cumhuriyet tarihinde hiçbir şey kazanılmadı.
Ama doğru, Şeyh Sait’in şu kadar yandaşını asarak, Dersim’in bu kadar insanı bombalayarak veya PKK’nın o kadar militanını temizleyerek sindirmeyi başardığımız oldu.
SİNDİRMEK! Meselenin bam teli de bu yanılgı mantığa odaklanıyor ya!
Çünkü Kürtleri sindirerek ancak zaman kazandık. O kadar! Dirhem fazlası yok!
Kötek politikasıyla benliklerin ve beyinlerin derinliği değil ancak tavırların zahiriliği denetlenebilirdi. Nitekim de hep öyle oldu. Üstelik kinler, hınçlar, travmalar kıyasıya bilendi.
Dolayısıyla, yukarıdaki örneklerde ikide bir yaşandığı gibi, balyoz indirdikten sonra ortalık bir müddet süt liman kesilince “savaşı” da kazandığımız zehabına kapıldık.
Fakat her defasında bir süre sonra “hastalığın” (!) tekrar nüksettiğine tanık olduk.
İMDİİ, başımızı kuma gömmenin âlemi yok ve artık şu inatçı gerçek dank etsin:
Değil kazanmak, değil pata kalmak, değil hakeme bırakmak, biz yukarıdaki “savaş”ın ana ve asıl cephesinde, yani politik ve ideolojik mevzide kesin yenilgiye uğradık.
Aynı Kürtlerin özerklik veya federasyon doğrultusundaki taleplerini ise artık “şiddet son bulsun, her şey tabusuz biçimde tartışılabilir” sıradanlığı ve olgunluğuyla karşılıyoruz.
Lamı cimi yok ve tevile kalkışan yalnız kendinin inanacağı bir yalana başvurmuş olur!
Yenilgi kelimesi hafif kalıyor, sığınılan siper eski paradigmanın düpedüz hezimetidir!
Ve aslına bakarsanız da Türkü ve Kürdüyle tüm ülke için sonsuz hayırlı bir tedavidir!
PEKİ ya öteki, yani askeri içerikli savaş? Onu da kazanmadık! Ama kaybetmedik de!
Oysa mazideki “sindirmeler”e tınmamış olan eski dünya düzeninde yaşıyor olsaydık, koskoca TSK karşısında on tane PKK olsa kaç yazar, şüphesiz bunu da kazanacaktık.
Fakat aslında tekrar zaman kazanmış olacaktık. Başka bir Pirüs zaferiyle avunacaktık.
Zira paradigma yenilenmediği takdirde mutlaka onbirinci bir PKK peydahlanacaktı.
Öte yandan, eski dünya tabiri dahi ona az gelir, köhnelik âleminde yaşayan şimdiki PKK da uygulamak ahmaklığını sürdürdüğü yöntemlerle askeri savaşı kazanamayacaktır.
Zaten böyle bir hedefi yoktur ve İmralı’ya da, Kandil’e de, BDP’ye de muhtaç oldukları hayat ve siyaset iksiri şırıngalayan tek bir temel unsur vardır:
Tekilci ve eritmeci ulus-devlet anlayışının yukarıdaki politik - ideolojik savaşta yenilgiye uğradığını cesurca kabullendikten sonra samimi bir özeleştiri yaparak, bir lütuf olarak değil bir hak olarak Kürt milli kimliğini resmen, hukuken ve manen tescil etmemesi!
Yani top hâlâ ve daima devlettedir ki, böyle bir cesaret “silahşörler”e nal toplatır.
O halde Tarhan Erdem’in dediği gibi, Hakkâri’den sonra bile Kürt meselesinde güne “nerede kalmıştık” diye başlayalım ki şiddet teslimiyet ve barış muzafferiyet bayrağı çeksin

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız