Kim muhtıra verirse doğru yargı önüne.

03 Mart 2011 Perşembe, 10:50

CHP lideri Oxford'dan hükümete muhtıra mesajı gönderdi. 'Kendilerine muhtıra veren paşaya üstün hizmet madalyası verdiler' diyen Kılıçdaroğlu, kendi iktidarlarında böyle davrananları ertesi gün yargının önüne çıkaracaklarını söyledi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP iktidarı döneminde 'TSK'nın hesap verebilir hale geldiği' yönündeki görüşlere katılmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, İngiltere'nin dünyaca ünlü Oxford Üniversitesi'nde bir konuşma yaptı. Askerlerin siyasete müdahalesi konusundaki tutumu nedeniyle hükümeti eleştiren CHP lideri, 'Eğer gerçekten demokrasiye karşı yapılan bir eylemin hesabını soracaklarsa Sayın Yaşar Büyükanıt'ın görevdeyken verdiği muhtıranın hesabını sorarlardı'' dedi.

1980'E GİTMEYE GEREK YOK
Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
'Tam tersine kendilerine muhtıra veren paşaya üstün hizmet madalyası verdiler. O da yetmedi altına zırhlı araç verdiler. Sonra da çıkıp 'biz orduya hesap soruyoruz' diyorlar. Hesap sormak için 1980'lere gitmeye gerek yok. Kendi iktidarları döneminde muhtıra verenler var, onlara hesap sorsunlar.''
CHP lideri, kendisine yöneltilen 'Hükümette olsanız, askerle ilişkileriniz konusunda politikanız ne olurdu' sorusuna 'Bizim iktidarımızda muhtıra veren ertesi gün yargı önüne çıkacak' karşılığını verdi.

HESAP 'MAAŞA ZAM' OLDU
AKP'nin referandum döneminde 'Kenan Evren ve diğer paşalara hesap soracağını'' söylediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Hesap sormaları maaşlarına zamla sona erdi'' dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, 'Solun birleşmesini ister misiniz?'' yönündeki soruyu yanıtlarken de 'Şu anda yeni CHP ile birlikte aşağı yukarı bütün sol bir noktada birleşti. Biz bu toparlanmanın zaman içerisinde daha da artacağını düşünüyoruz'' görüşünü dile getirdi.

21. yüzyılda bu tecrit neden?
Kemal Kılıçdaroğlu, Londra'da, kaldığı otelde gazetecilerle bir araya geldi. İngiliz Yüksek Mahkemesi'nin Daily Telegraph gazetesini ''İran'ın AK Parti'ye 25 milyon dolarlık bağışta bulunduğunu'' ileri süren haberiyle ilgili 25 bin sterlin tazminat ödemeye mahkum ettiğinin anımsatılması üzerine CHP lideri, ''Gayet güzel. Demek ki gazeteler yaptıkları habere dikkat etmeli'' değerlendirmesinde bulundu. Kılıçdaroğlu, Silivri Cezaevi'nde Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay'ın ayrı hücrelere konulmasıyla ilgili olarak da şöyle konuştu: AKP uygulamasının doğal sonucu. Yadırgamamak lazım. Baskı daha da artacak. 21. yüzyılda tecriti niye uyguluyorsunuz, bunlar terörist mi? Birileri elini kolunu sallayarak gider, hiçbir şey yapmazsınız. Birileri tutuklu ama onlara tutukluluğunda bile baskı altında zor koşulları dayatırsınız. Bu doğru bir uygulama değil.

'Libya'ya müdahale kaçınılmaz olabilir'
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Londra'da Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Chatham House adlı düşünce kuruluşunda 'Türkiye'nin Değişen Dünyada Dış Politikası' konulu bir konuşma yaptı.
CHP'nin, Türkiye'nin AB'ye tam üye olma hedefine bağlı olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, 'ayrıcalıklı ortaklık ya da başka bir formül'' bağlamında hiçbir alternatifin söz konusu olamayacağını kaydetti. Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından İngiliz basınının sorularını özetle şöyle yanıtladı:
- (Libya) Uluslararası duyarlılıkla halkın beklentileri uyuşursa müdahale kaçınılmaz olabilir. 21. yüzyılda baskıcı yöntemlere yer yok.
- (Mavi Marmara olayı) Biz hükümette olsaydık Mavi Marmara'nın Türk karasularından çıkmasına izin vermezdik. İsrail'le ilişkilerin sağlıklı bir zemine oturmasına çalışırdık.
- (Türkiye'nin İslamlaşması) Böyle bir kaygı var. Yönünü Batı'ya çevirmiş bir Türkiye bu sorunu aşabilir.
- (AB ve Türkiye) AB tam üyelik için gün vermiyor, çifte standart var.

Kaynak : Akşam