Gürhan Akdoğan’a “en tepeden” 2 kritik mesaj

09 Ağustos 2011 Salı, 11:38

Ahmet Emin YILMAZ/OLAY

Akdoğan kongreyi kazandı ama “görevden alınacağı” söylentisi hemen başladı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu dün sabah kutlamak için aradığı Akdoğan’a, “Bizim için en ufak sorun yok” dedi.
CHP’nin iki numarası Gürsel Tekin ise, kongreyi etkilememek için ilçe başkanlarının telefonlarına çıkmadığını, Kaleli’ye de “Genel Merkezi taraf etmeyin” dediğini açıkladı…


CHP’de gel-gitleri fazla olduğu için dengeleri sürekli değişen, finali de nefes kesen bir yarışla sonuçlanan il kongresi geride kaldı.
19 Nisan’da alındığı CHP Bursa İl Başkanlığı görevine kongre kazanarak dönen Gürhan Akdoğan daha mazbatasını almadan “Genel Merkez kararlı, görevden alınacak” söylentileri yeniden başladı.

Gerçi…
Bursa’daki kongre değerlendirmeleri arasında bu söylenti Pazar gecesinden beri hızla yayılıyor ama CHP’nin en tepe noktalarından farklı sinyaller geliyor.

Nitekim…
Dün sabah bu konuda CHP’nin en tepesinde bulunan iki isimden iki ayrı özel mesaj geldi.

İlki…
Yeniden İl Başkanı seçilen Gürhan Akdoğan’ı dün sabah arayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan.

Akdoğan’la görüşmesinde Kılıçdaroğlu’nun şu söylediği, tüm söylentilere cevap özelliği taşıyor:

“Kongreyi kazanmanızdan dolayı tebrik ediyorum. Bizim için en ufak bir sorun yok.”

Buna karşılık…
Akdoğan teşekkür ettikten sonra şunu söyledi:

“Konumum, sorumluluk duygusuyla hareket etmemi gerektiriyor. Kongre salonunda da öyle davrandım. Bundan sonra da partimle ilgili bir kavgam olmayacak.”

Sıcak bir ortamda geçen görüşmeyi Kılıçdaroğlu şöyle tamamladı:

“Ben de sizden bunu istiyorum.”
••••••••••
İkincisi…

Pazar akşamı başlayan ve dün ayyuka çıkan “Akdoğan seçildi ama Genel Merkez görevden alacak” söylentisi üzerine dün sabah CHP’nin iki numaralı adamı konumunda olan Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’i aradık.

Yani…

CHP’nin 1 numarası Kılıçdaroğlu’nun kutlama amaçlı Akdoğan’ı aramasının ardından biz de CHP’nin 2 numarası Tekin’i aradık ve açık açık “Görevden alacak mısınız?” diye sorduk.

Söze…
“Bu partinin en büyük hastalıklarından biri dedikodu. Genel Başkanımızın en çok nefret ettiği işlerden biri bu.

Türkiye’nin her yerinde, parti örgütlerimizde dedikoduyu tarihe gömeceğiz” diyerek başladı ve şunu söyledi:

“Bizim yasal olarak kongre yapma zorunluluğumuz var mıydı? Ama kongreyi yapacağız dedik ve kongreyi yaptık.”

Sonra da…
Kongre süreciyle ilgili kendi pozisyonunu anlattı:

“Bana ‘Bursa’ya gel’ dediler, ‘Kongreden önce asla olmaz’ dedim.

6-7 ilçe başkanı arkadaşım aradı.

Hiçbirine dönmedim.

Her gün bütün ilçeleri arayan Gürsel Tekin, kongreye 2 gün kala ilçe bakanlarının birine bile dönmedi.”

Şunu vurguladı:
“Çünkü, bir şey sorarlar yanlış bir cevap veririm, ya da verdiğim cevap yanlış anlaşılır, kongreye müdahil gibi olurum diye düşündüm.”

O da açık açık şunu sordu:
“Benim Bursa’da 20 delegeyi etkileme imkanım yok muydu?”

Şöyle devam etti:

“Bursa’ya gelirim, kiminle ne konuştuğumu herkesin yüzüne de söylerim. Ben ne yaptıysam her şeyi açık yaptım. Hayatım boyunca hiç kaçak güreşmedim.”

İstediği şu:

“Türkiye’nin çok sorunu var. CHP bunlarla mücadele edecek. Biz birbirimizle boğuşmayacağız.”

Üzerine basa basa da şunu söyledi:

“Gürhan Akdoğan’ı il başkanıyken çağırdım, 3 saat görüştüm. Her şeyi anlattım, yanlışları söyledim.
Görevden alan ben değilim.
Belli bir lobi var.
Bu lobi insanları yıpratma içinde.”
Kendi pozisyonuna da çok net olarak sergiledi:

“Benim Bursa ile ilgili tasarrufum hiç yok.

Kongreye müdahale edecek olsam, iki gün gelir Bursa’ya otururdum.
Eski CHP öyleydi.
Ya da ilçe başkanlarını Ankara’da toplar baskı yapardım. Bir tek Allah’ın kulu çıksın da ‘Gürsel Tekin bana oy ver dedi’ desin, siyaseti bırakırım.”

Bakış açısını ise şöyle ortaya koydu:

“Biz bütün bunların hepsini bir kenara bırakıyoruz.
Yeni CHP bu. Parti içi barış istiyoruz.
İçe değil, dışa dönük mücadele istiyoruz. Ama dinlemeyen ve kavga etmek isteyen olursa da barındırmayacağız.”

Bu noktada…

Bursa Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Sena Kaleli’yi son iki gün arayıp “Ne yaparsan yap, Gürhan kazanmasın” dediği yolunda da bir söylenti olduğunu aktardık.

Verdiği cevap tam aksi bir durumu gösteriyor:
“Sena Hanım ve milletvekili arkadaşlara, ‘Genel Merkezi bu işte taraf etmeyin’ dedim. ‘Aday sayısını bire mi indirirsiniz, hepsini yarıştırır mısınız bilemem’ dedim.

‘Kimin olacağının adı önemli değil, parti içi kavgaya son vereceğim’ dedim.”

Ardından…
“Bursa’ya geleceğim ve arkadaşlarla kol kola sokağa çıkacağız” dedi ve “İl Başkanı olarak Gürhan Akdoğan’ı arayıp kutladığını” aktardı.

Yaptıkları görüşmede ne istediğini ise şöyle açıkladı:

“Şunu söyledim: Sana yakışan, kim sana oy vermemişse onları korumaktır.
Ben İstanbul’da böyle siyaset yaptım. Kim muhalifse onun kapısına gittim. Bu anlayışı memleketin dört bir yanına yayacağım.”
Son sözü şu:

“Bizim partimizin tek bir kurumsal kimliği var. O da CHP’dir. Bu kimliğe zarar vermeye kimsenin hakkı yok.”

Bu arada…
Bir de not eklemekte yarar var:

CHP Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin önümüzdeki günlerde Bursa’ya gelecek.
Gerçi tarihi kesin değil ama bayramdan önce olacağını söyledi.

Gelişinde…
2 gün süreyle ilçe örgütlerini de ziyaret edecek.

Kongrenin kaybedeni: Mustafa Bozbey

Belediye başkanlarının seçildikleri siyasi partiyle ilişkileri zaman zaman sorun olur.

Bazen partiyi umursamayan yaklaşımlarıyla, bazen de partiyi dizayn etmeye çalışarak tepki alırlar.

3 dönemdir Nilüfer Belediye Başkanı olarak görev yapan ve hem CHP’de, hem de Nilüfer’in tamamında büyük bir sevgi toplayan Mustafa Bozbey pazar günü CHP İl kongresinde salonun belki de en aktif ismiydi.

Metin Çelik’in seçilmesi için delegelere müdahalesiyle adayların bile önüne geçti.
Gerçi…

Son dönemde CHP’nin dizaynı anlamında adı çok sık öne çıkan Bozbey’in kongredeki tavrı herkesin sevdiği bir belediye başkanının partiye müdahalesi anlamında üst noktaya çıktı.

Ama sonuçta Mustafa Bozbey, kongrenin kaybedeni oldu.





CHP Osmangazi yönetimi düştü

CHP Osmangazi İlçe Yönetim Kurulu’ndan istifalara son olarak Naci Sınak, Nezahat Aldemir ve Macide Arıkan’ın istifaları eklendi.
15 kişilik yönetimde daha önceki istifalar nedeniyle yedek üye kalmamıştı.

O nedenle, istifa edenlerin yerine gelecek yedek üye olmadığından, yönetimi oluşturacak rakamın altına inildi.

Böylece, tüzük gereği CHP Osmangazi İlçe yönetimi düşmüş oldu