Ve hakikaten de, Bursa, Bursa olalı böyle kapışma görmedi!!!

09 Ağustos 2011 Salı, 11:36

Özlem BUĞDAY YAĞMUR/OLAY

Hava atmak gibi olmasın da, insanın hem de günler öncesinden öngördüğü başlığın bu kadar kifayetli olmasının tadı başka oluyor.

Bu fiyakalı girişin ardından gelelim CHP’nin kongresine ilişkin değerlendirmemize...

Gürhan Akdoğan’ın galibiyetiyle sonuçlanan kongreden çıkan sonuç şudur:

CHP Delegesi, Genel Merkeze de, onun adına atraksiyon ve hatta bizatihi dümen çevirenlere de, partinin tüm milletvekillerine ve ortalığı an ben an karıştıranların alayına,

“Yüzünüze gözünüze bulaştırıp madara olduğunuz tüm ittifaklara...

Tüm ilkesizliklere...

Dakka başı fikir değiştiren çok bilmişlere...

Kongre salonunda dahi alabildiğine dönüşken davranan cümlesine...

Üzerimizde kurduğunuz baskılara...

Tehditlere ve envai çeşit çirkin şantaja rağmen,

Orda durun bakalım!!!”

Demiştir.

“Durun. Zira biz koyun ya da emir eri değiliz!”

Ki, bu mesaj şu hazin sürecin en sağlıklı gelişmesidir.

Dolayısıyla, CHP delegesinin, her türlü baskı ve zulme rağmen (İşten atma ya da attırma tehdidi tartışmasız bir zulümdür zira... Hem de en çirkininden... ) kendi iradesini kullanmış olmasını gönülden tebrik ediyorum.

Bu arada yine aynı delege, görevden alındığı makama bir kez daha seçimle gelen Gürhan Akdoğan’a da şu mesajı vermiştir:

“Bak... Biz seni bir kez daha seçiyoruz ama bu destek o kadar da uzun boylu değil. (Neticede üç oy fark aynı zamanda ciddi bir uyarı demektir.) Yeni dönemde eski hataları tekrarlama. Kimseyi eksiltme. Birleştirici ol.”

Hiçbir yetkinin sınırsız ve sorumsuz olamayacağını ortaya koyan bu mesajdan ötürü de CHP delegesini yürekten kutlarım.



***

Geldik kongrenin, insanı utandıran boyutuna...

Yahu, delege üzerindeki o nasıl bir baskıdır hesapsızca uygulanan?

Ve hatta o nasıl bir psikolojik şiddettir?

Şuna oy vermezsen asarım-keserim!

Öbürüne gidersen canından bezdiririm!

O listeden derhalllll çekilmezsen küser giderim!

Sözümden çıkanı kardeşlikten reddederim!

Bu nasıl bir ruh halinin tezahürü?

Bu ne türden bir hezeyan?

İnsan gözüyle şahit olmasa...

Dünyada inanmaz.

O gün, orada bir çok delegeye düpedüz psikolojik işkence yapıldı.

Ki,

Bursa, Bursa olalı kulis adı altındaki ayıbın bu kadarını da görmüş değil.

Demek ki bu ruh halindeki insanlar kazara ülke yönetecek raddelere gelseler...

Hani bir il kongresi değil de, vatan sathındaki bir seçim olsa bahse konu edilen...

Bu ihtirasla gözleri hiçbir şey görmeyecek!!!

Ezip geçecekler silindir misali...

Eyvah eyvah!!!



***

Ve o kongrenin kuşkusuz ki en büyük ayıbı,

Mudanya İlçe eski Başkanı Hasan Yıldırım’ın, eski Milletvekili Abdullah Özer’e attığı yumruktur!!!

Daha da vahim olanı ise cahiliye dönemini andırır bir yaklaşımla,

Esef edilecek bir ortaçağ mantığıyla ya da bir siyasal parti değil de kabile ortamından bahsediliyormuşçasına...

Bu çirkin saldırının,

“Bir rövanş???” Olarak nitelendirilmesidir.

İnsan ne diyeceğini bilemediği için bir kez daha,

Eyvah eyvah!!!

Hatta bu kez,

Direkt eyvahlar olsun!!!