İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

YAZAR YAZI

Söyledim, inanmadılar şimdi ağlaşıyorlar

Söyledim, inanmadılar şimdi ağlaşıyorlar

02 Ağustos 2011 Salı, 07:47

Can Ataklı/VATAN

İstanbul’un önemli eğlence mekânlarından Asmalımescit kan ağlıyor. Çünkü belediye araç trafiğine kapalı olan sokaklara yayılan masaları topluyor. Masalar toplanınca buranın müdavimlerine sadece birkaç masanın sığdığı küçücük kapalı mekânlar kalıyor. Buralarda sigara içmek de yasak olduğundan, şimdilerde Asmalımescit’e pek giden yok.

Ama hepsi ağlaşıyor, yapılanın hukuksuz olduğunu söylüyor. Tanıdıkları olanlar da gazetecilere “Yazsanıza bunu” diye baskı yapıyor.

Asmalımescit, Beyoğlu benim de sık sık gittiğim yerlerden. Buranın “ahalisini” tanıyorum. Büyük çoğunluğu, son yılların modasına ayak uyduran, “AKP’li olmayan” ama “AKP’yi demokratikleşmenin sembolü” gibi gören, kestirme söylemek gerekirse “Yetmez ama evetçi” takımdan.

Bakmayın, çok eleştiriyorum ama bu çevreden birçok tanıdığım, arkadaşım, dostum var.

Aşağı yukarı üç yıl öncesinden “Sıra buralara gelecek, siz yanılıyorsunuz, fırsatını bulduklarında sizleri buradan kovacaklar, gidecek yer bulamayacaksınız” diyordum.

Ama bu ahali uzaylı gibi baktı hep yüzüme “Sen de paranoyak olmuşsun, bunların böyle bir derdi yok, durum eskisinden bile daha güzel” dediler.

“Görürsünüz” dedim ben de ama dinleyen olmadı. Gittiler “Yetmeeeez” dediler, solu kötülediler, kimi bizzat 12 Mart ve 12 Eylül eylemlerinden gelmesine rağmen “Sol öldü abi, CHP de adam olmaz, bunlar demokrasiyi getiriyorlar” diye kendilerini kandırdılar.

İşte şimdi olanlara bakın. Sokaklar bomboş. Belediye operasyonları Asmalımescit’ten diğer sokaklara da taştı. Cihangir gibi “yetmezcilerin” ana üssü de “masa toplama operasyonundan” nasibini almaya başladı. Şimdi sırada başka bölgeler de var.

İktidar bunu öyle bir ustalıkla yapıyor ki, karşı çıkmak bile olanaksız hale geliyor.

Örneğin, masa kaldırmalar tam Ramazan önüne denk getirildi. Medyanın Ramazan ayında “içkili mekân savunuculuğu” yapamayacağını biliyorlar çünkü. Bir ay geçtikten sonra her şey unutulur gider.

Örneğin sokakların geçilemeyecek hale geldiğini söylüyorlar, esnafın işi abarttığını, yolları kapattığını ileri sürüyorlar. Oysa belediye “işgaliye” adı altında bunun parasını almasını biliyordu bugüne kadar.

Ayrıca kim şikâyeçi onu da anlamak mümkün değil. Sanki Asmalımescit ya da Beyoğlu’nun sokakları veya Cihangir, düne kadar Kuran kurslarının olduğu yerdi de şimdi gürültü ve kalabalık herkesi bunaltmış.

Kendimi bildim bileli buraları zaten içki içilen, eğlenilen, kalabalıktan geçilmeyen yerlerdi. Orada “oturanlar” da varmış, rahatsız oluyorlarmış. İyi de bu hayattan hoşlanmayan neden oralarda otursun ki?

Siz sonuca bakın. İktidarı “demokrasi şampiyonu” gibi gören ve kendilerini de inkâr ederek desteklerini verenler şimdi şaşkın halde.

Ama duruuuun, bunlar daha iyi günler.


***


Yazmayacağım

Yüksek Askeri Şûra tamamlanıp atamalar, terfiler ve olacaksa istifalar bitinceye kadar bu konuya girmeyeceğim. İstifa anından beri bu konudaki görüşlerimi sizlerle paylaşıyorum. Ancak bana sanki bilmediğimiz bir şeyler oluyor gibi geliyor. Kedi bile köşeye bu kadar sıkıştırılmaz, bir açık kapı bırakılır.

İstifaları fırsat bilip hakaretlerle süslenmiş zafer çığlıkları atılırken, köşeye sıkışmış kediye benzeyen Silahlı Kuvvetler’in yeni yapısını görmek istiyorum. Ondan sonra yazarım yine.


***


İstanbul’da çalışma saatleri kademeli olsun

Şu günlerde “Boğaz köprüleri ve otoyollar” hariç İstanbul içinde trafik hayli rahat. Yaz tatilindeyiz, araç sayısında azalma var, okullar kapalı, servis araçlarının bir bölümü piyasadan çekildi.

Önümüz Ramazan, ama arkasından eylül geliyor. Okullar açılacak, tatilciler dönecek, kâbus yine başlayacak.

O halde önlemleri şimdiden düşünmek gerek.

Geçenlerde kısa adı İSTAB olan İstanbul Taşımacılar Birliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Orduhan ile uzun uzun sohbet ettik. İstanbul ve Türkiye’deki servis sektörü ve trafikle ilgili hiç bilmediğim bilgiler verdi. Çok yararlı bir sohbet oldu. Zaten üzerinde sıkça durmaya çalıştığım trafik konusuna daha da fazla eğilmem gerektiğine inandım böylelikle.

İSTAB’ın hem kendi sektörüyle hem de trafikle ilgili pek çok önerisi var. Bunlardan, belki uzun yıllardır konuştuğumuz ama hayata geçiremediğimiz birini sizlerle de paylaşmak istiyorum.

Hakan Orduhan “Eğer İstanbul’da çalışanlar için değişik mesai saatleri uygulanırsa trafikte önemli bir rahatlama sağlanır” dedi önerilerini anlatmaya başlarken.

Büyükşehir Belediyesi’ne ve ilgili diğer birimlere de sundukları öneriye göre her gün trafikteki kişileri 4 kategoriye ayırıyorlar. İşçiler, memurlar, özel sektör çalışanları ve öğrenciler.

Orduhan “İşçiler sabah saat 06.00’da işbaşı yapmalı, 15.00’te paydos etmeli. Memurlar 07.00-16.00 arası çalışmalı, okullar 08.00’de başlamalı, 15.30’da bitmeli, özel sektör işe 08.45’te başlayıp 17.30’da dağılmalı. Üniversiteler ise ders saati olarak 10.00’u belirlemeli” diyor.

Peki ne olacak bu durumda? Orduhan “Bizde neredeyse bütün kesimler aynı anda işbaşı yapıp yine aynı ayda paydos ediyor, ama kademeli mesai sayesinde yoğunluk zamana yayılacaktır. Bu da trafikte hızlı akışı sağlacaktır” cevabını veriyor.

Orduhan kademeli mesainin diğer yararlarını da şöyle sıralıyor;

- Daha erken paydos ettiği için trafikte daha az zamanını harcayan, günü daha verimli yaşayarak geçiren ve ailesiyle daha fazla ilgilenme fırsatı bulan, sosyal açıdan mutlu bir çalışan grubu ortaya çıkacaktır.

- Mevcut toplu taşıma araçları farklı grupların birden fazla servisini yapabileceği için kazanç artacak, birim başına ulaşım fiyatı ucuzlayacaktır.

- Trafikte dur kalklar azalacak, trafik akışı hızlanacak, akaryakıt sarfiyatı düşecek, milli ekonomiye önemli bir katkı sağlanacaktır.

- Araç yıpranmaları azalacak, yedek parça ve diğer giderlerde önemli tasarruf sağlanacaktır.

İSTAB’ın önerisi aslında yeni değil. Ama giderek daha da çıldırtıcı hale geleceği belli olan trafik sorununu çözmek için bu önerinin artık enine boyuna düşünülmesinin zamanının geldiğine inanıyorum.


***


Sessiz kalamayız

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Suriye’de yaşanan olaylarla ilgili AA’nın sorularını yanıtladı dün. AA devletin ajansı, Cumhurbaşkanı’na “durup dururken” soru sormaz. Bu sorunun sorulması istenmiş belli ki. Cumhurbaşkanı Gül “Bu ülkede yaşananlara karşı sessiz kalamayız” diyor ve ekliyor “Tepkisiz de kalamayız.”

Cumhurbaşkanı’nın bu sözleri ne anlama geliyor? “Sessiz kalamamanın” yaptırımı nedir? Türkiye sadece Esad’ı uyarmakla mı yetinecektir yoksa Avrupa’dan da yükselen “Suriye’ye askeri müdahale” taleplerinin gerçeğe dönüşmesini mi sağlayacaktır?

Gözler Yüksek Askeri Şûra’da, istifalardayken, hemen yanıbaşımızda bir askeri operasyon olabilir mi? Bu operasyon Türkiye’yi bütünleştirici ve yatıştırıcı bir sonuç mu yaratır?


***


Kredi kartı pazarımız hızla büyüyormuş. Türkçesi; vatandaş, cebinde olmayan parayı harcamaya hızla devam ediyor. (Gani Yıldız)

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız