İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

HABER

‘Dersim için devlet adına özür dilerim’

‘Dersim için devlet adına özür dilerim’

24 Kasım 2011 Perşembe, 07:40

Dersim’le ilgili 4 belge açıklayan Başbakan Erdoğan, devlet adına özür diledi ve CHP liderine seslendi: Dersim faciası karşısında özür dileyecek olan AK Parti hükümeti değil, bizzat bu facianın, bu kanlı eserin sahibi olan CHP’dir
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda Dersim’le ilgili belgeler açıkladı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçadaroğlu’na yüklendi. Başbakan, özetle şöyle konuştu:

ALNINI KARIŞLARIM:

Size burada işte öyle bir kitap göstermek istiyorum. Necip Fazıl Kısakürek’in, Son Devrin Din Mazlumları... İlk baskısı 1969’da yapılan bu kitap, yakın tarihimizde yaşanan baskı ve zulmü anlatıyor. Bu kitap zaman zaman CHP tarafından yasaklandı. Dersim’le derli toplu ilk tanışmamız bu eserle oldu. Geçenlerde milletvekili arkadaşım Sayın Mehmet Metiner sizin aşiretinizden bahsetti. Gocunma, anlat... Burada Üstad ’Kürt’ dememiştir, ’Ermeni’ dememiştir... Dersim’i ve Dersimlileri, din mazlumları sınıfına alarak, onlara sadece insan gözlüğüyle bakarak, insani bir trajediyi bizlere aktarmıştır. Bak ben bunu konuşmuyorum ama sen beni gelip Ermeni diasporasıyla aynı yere oturtmaya çalışıyorsun. Yazıklar olsun, sana yazıklar olsun. Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ı Ermeni diasporasıyla aynı yere oturtacak olanın alnını karışlarım. Haddini bil diyorum, haddini bil diyorum.

DERSİM RAPORLARI Erdoğan'dan Dersim açıklaması

video için tıklayın


İlk Meclis’te Dersim Mebusu olarak, bizzat Atatürk tarafından davet edilen Diyap Ağa’dan hiç kimsenin söz etmiyor. Dersim Operasyonları sonucunda tutuklanan ve asılan Seyit Rıza’nın, 1915 olayları sırasında, işgalci ordulara karşı savaştığından, dönemin valisi tarafından da “din ve namusuyla bize hizmet etti” diyerek şereflendirildiğinden kimse bahsetmiyor. Çeşitli tarihlerde dersim raporları hazırlanıyor.

Bakın şu rapor sadece 100 adet bastırılarak, zata mahsus olarak, bu notla belli yerlere gönderilmiş bir rapordur. Sayın Kılıçdaroğlu, belge, arşiv bilmem ne bunlardan bahsetti. Bakınız, Başbakanlık’ın arşivi açıktır... İnceleme yapmak istiyorsan buyurursun, görürsün, incelersin.

ÇIBANDIR Erdoğan Dersim belgelerini açıkladı

Foto galeri için tıklayın


Rapordan sadece birkaç cümleyi aktarmak istiyorum. Sayfa 199: 1926 yılında, mülkiye müfettişi Hamdi Bey’in raporuna atıf yapılıyor ve deniliyor ki: Dersim, Hükumet-i Cumhuriye için bir çıbandır. Bu çıban üzerinde kati bir ameliye yapmak ve ihtimalatı elimeyi önlemek, selameti memleket namına farz-ı ayndır. Bu kadar bu işi önemsiyorlar. Sayfa 201’de şu ifade var: Dersim, Türkiye için cehalet, maişet darlığı, dahili ve harici tesvilat ve Kürtlük temayülatı ile bulaşmış, tehlikeli bir çıbandır. Bu çıbanın kat’i bir ameliyeye tabi tutulması lazımdır. Bunun için evvela silah toplamak, badehu, ardından ıslahat yapmak icap eder. Bu rapor, eski raporları hatırlattıktan sonra kendi çözüm önerilerini ortaya koyuyor: Nerede? Sayfa 237-246 arasında, Dersim’e yapılacak harekatın ayrıntıları, göç ettirilecek aşiretlerin listesi, bunların ne yöntemle yapılacağı anlatılıyor.

BELGE 1: Kara suratlı adam 20 masumun işini bitiriyor

- 1935 yılında bir kanun çıkarılıyor. Kanunun adı: Tunçeli vilayetinin idaresi hakkında kanun. Madde 1: Tunçeli vilayetine, ordu ile irtibatı baki kalmak ve rütbesinin salahiyetini haiz bulunmak üzere korkomutan rütbesinde bir zat vali ve kumandan olarak seçilir. Sonra, bu vali ve kumandana yasada çok enteresan haklar tanınıyor. Mesela vali ve kumandan gerek görürse, aileleri bir yerden bir yere göç ettirebilir. Mesela idam hükümlerinin vali ve kumandan tarafından tecileni gerek görülmezse hemen idam edilir. 1937,1938 ve 1939 yıllarında Dersim’de maalesef büyük bir dram yaşanıyor. Havadan, karadan, toplarla, hatta gaz bombalarıyla Dersim’de hareket eden her şey, çocuklar, kadınlar katlediliyor.

- Muhsin Batur’un kim olduğunu biliyorsunuz değil mi? O dönemde sadece CHP var. Şimdi CHP kendi geçmişini güya bunlardan kurtaracak. Onun için bana fatura kesmek istiyor. Bizim devlet olarak özür dilememize mani bir şey yok ama bu işin iradesini kullanan sizsiniz, CHP zihniyeti... Bu belgelerin altında imzası olan zat için anma törenleri yaptın. Batur, anılarında aynen şu ifadeyi kullanıyor: Günlerden bir gün emir geldi. tren yoluyla Elazığ’a vardık. Elazığ’da Tunceli içinde o zaman Bingöl, Erzincan da keza öyle... Oradan da ilk durak Pertek olmak üzere harekete geçtik. iki aya yakın Dersim’de görev yaptım. Okuyucularımdan özür diliyorum ve yaşantımın bu bölümünü anlatmaktan kaçınıyorum.

- Üstat Necip Fazıl, Dersim’deki facianın tarihte bir benzerinin olmadığını ifade ediyor. Üstat, faciayı şu satırlarla anlatıyor: Mazkirt Tersemek nahiyesinin halkı doğranmakta. Merhamet sahiplerinden biri, birle on yaş arasında 20 kadar çocuğu alıp bir derenin içine saklamıştır. Vaziyet birden haber alınıyor. çocukların öldürülmeleri emri veriliyor. Emri yerine getirebilecek kimse bulunamıyor. Nihayet kara suratlı bir adam bulunuyor ve bir dere içinde titreşe titreşe bekleyen 20 masumun işi bitiriliyor.

- Dersim vakasının en büyük mazlumlarından Seyit Rıza’nın hikayesi ise ayrıca yürek burkucu. Dönemin Malatya Emniyet Müdürü İhsan Sabri Çağlayangil, bir röportajda bunu şöyle anlatıyor. ‘Son sözünü sorduk; Kırk liram var, oğluma verirsiniz’ dedi. Bu sırada Fındık Hafız asılıyordu. Asarken iki kez ip koptu. Seyit Rıza görmesin diye ben arabanın önünü kapattım. Fındık Hafız’ın idamı bitti. Seyit Rıza’yı meydana çıkardık. Etrafta kimseler yoktu. Ama Seyit Rıza, meydan insan doluymuş gibi sessizliğe ve boşluğa hitap etti: Evlad-ı kerbalayıkh, bi hatayıkh, yani Kerbalanın çocuklarıyız., biz hatasızız. Ayıptır, zulümdür, cinayettir.

BELGE 2: 4 yılda 13 bin 806 kişi öldürüldü

- 8 Ağustos 1939. Tarihli bir belge. Jandarma Umum Komutanlığı’ndan başvekalet yüksek makamına gönderilmiş. Dersim’e yapılan müdahalenin bilançosunu veriyor, kat’i netice alınıncaya kadar baskınların devam edeceğini bildiriyor. Ekte de bir cetvel var. Ölü, diri, teslim olanların rakamlarını gösteriyor. 1936, 1937, 1938 ve 1939;da, toplam 13 bin 806 kişinin öldürüldüğü bu belgede ifade ediliyor. Belgenin altındaki imza çok ilginç. Faik Öztrak. Dahiliye vekili, yani İçişleri Bakanı...

- Sayın Kılıçdaroğlu bunlardan nasıl sıyrılacaksın? Ben mi özür dileyeceğim, sen mi özür dileyeceksin? Eğer devlet adına özür dilemek gerekiyorsa ve böyle bir literatür varsa ben özür dilerim ve diliyorum. Ancak CHP adına, CHP zihniyeti adına özür dilemesi gereken varsa, şu anda güya ’yeni CHP’nin yeni genel başkanıyım’ diyorsun o da sensin, ’hem bir Tuncelili olarak, hem bir Dersimli olarak onur duyuyorum’ diyorsun ya hadi onurunu kurtar bakalım.

BELGE 3: Bütün bunların altında İnönü’nün imzası var

23 Aralık 1938. Tunceli’den 11 bin 683 kişinin sürüldüğünü belirten, 2 bin kişinin daha sürülmesini karara bağlayan Bakanlar Kurulu kararı. Başbakan, Celal Bayar. Reisicumhur İsmet İnönü o zaman. Bütün bu sürgünlerin, öldürmelerin altında İnönü’nün imzaları var. Atatürk’ün vefatından 1 ay sonra, İsmet İnönü cumhurbaşkanı, Celal Bayar başbakan. Bir kararname, şöyle diyor: Tunceli’den garba nakillerine karar verilen cem’an 12 bin kişinin, 11 bin 683 kişinin mürettep mahallerine sevk ve iskanları icra edilmiş ise de muhtelif mahallerde aynı evsafı haiz ve sevke hazır bir vaziyette bulunan 514 şahısla birlikte yekunu, kararnamelerle tespit edilen miktarı geçeceğinden dağlarda ve mağaralarda saklanmaları ve kış münasebetiyle barınamayarak dehaletleri umulanlarla beraber daha 2 bin kişinin ilişik listede yazılı yerlere sevk ve iskanları, dahiliye vekilliğinin teklifi üzerine icra vekilleri heyetinin toplantısında onanmıştır. İmza: Reisicumhur İsmet İnönü. Başbakan Celal Bayar... Alttaki imzalarda bir isim dikkatimi çekti. Nafia vekili, yani Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya. Çetinkaya, İskilipli Atıf Hoca’yı düzmece bir mahkemeyle idam eden, Kel Ali lakaplı Hakim. CHP bu işte... 3 Mayıs’ta, CHP’li Yenimahalle Belediyesi, işte bu Ali Çetinkaya’nın ismini Ankara Yenimahalle’de bir parka verdi. Biz, bunu hatırlattığımız zaman da CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu Afyonkarahisar’da, bu Ali Çetinkaya’ya sahip çıktı, onu bir kahraman olarak ilan etti. Sizin kahramanlarınız bu ise bu ülke biter...

BELGE 4: Sason’da 384 kişi öldürüldü, imza kimin?

27 Eylül 1938. Sason’da yapılan temizlik ve takip operasyonlarının raporu. Sason bölgesinde 384 kişinin öldürüldüğü, diri tutulan ve teslim olanların tamamının batıya göç ettirildiği ifade ediliyor. 28 Eylül 1938. İmza kim biliyor musunuz? İçişleri Bakanı Şükrü Kaya. Yine CHP... Daha ne anlatayım? Dersim, aydınlatılmayı, cesaretle sorgulanmayı bekleyen bir faciadır. Haziran seçimleri öncesindeaçıkladım. Hak ve özgürlüklerle neler açıkladım neler. Gazeteleri toplatmaktan, kitapları yakmaktan, Kuran elifbası, cüz vesaire kitapları toplatmakla ilgili ne belgeler açıkladım. Yine altında İnönü’nün imzası var. CHP bu.

Kaynak : VATAN

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
123456
78910111213
14151617181920
21222324252627
28293031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2025 Bursa Bağımsız