Bu öğrenciye burs vermeyip kime vereceğiz!

16 Temmuz 2011 Cumartesi, 07:04

Abbas Güçlü/Milliyet

Kim ne derse desin, Türkiye’nin en önemli sorunu, gençlerin gelecek kaygısı. Bu konudaki en önemli sorun da öğrencilerin burs ve barınma arayışları.
Ak Parti iktidarı, ekonomiden ulaşıma, sağlıktan yargıya, emlakten bilişime gerçekleştirdiği hizmetler konusunda bin tane madde sıralayabilir. Ama söz konusu gençler olduğunda, işte o noktada durup, yaptıklarını, yapmadıklarını uzun uzun sorgularız.
Başbakan Erdoğan‘ın gençleri fazlasıyla sevip, önemsediğini bilmesek, öküzün altında buzağı arayanlara hak vereceğiz. Ama bu konuda kasıtlı bir ihmalin olduğunu sanmıyoruz. Sadece şanssızlık desek sanki daha doğru olur. Yakında LYS sonuçları açıklanacak. Burs ve yurt konusu, yine gündeme gelecek. Ve umuyoruz ki yeni hükümet bu soruna, bu kez çözüm getirir...

Geleceğin bilim insanı ama!..
Türkiye’nin geleceğe yönelik en büyük yatırımı, kim ne derse desin, iyi yetişmiş gençlerimiz olacak. Dünyanın neresine giderseniz gidin, geleceği için böylesine canla başla mücadele eden, sonra da ülkesine dönüp kendi toprakları, kendi insanları için özveriyle çalışacak gençler bulmanız mümkün değil demiyorum ama zor. İşte bu gençler, bırakın ihmal edilmeyi her şeyin en iyisini hak ediyorlar. Ve artık onları görelim!
İşte size o gençlerimizden çok çarpıcı bir örnek. Gelecekte dünyaca ünlü bir bilim insanı da olabilir. On binlercesi gibi kaçan fırsatların ardından içine kapanıp hayata da küsebilir...
Başarısı hepimizin gururu, küskünlüğü ise hepimizin utancı olacaktır:
“İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümünden henüz mezun oldum. Kariyerime yüksek lisans yaparak devam edeceğim. Bu doğrultuda, Almanya’nın en iyi üniversitelerinden Heidelberg’e başvurdum ve master programına kabul edildim. Bu üniversiteye kabul edilebilmek benim için çok önemliydi, bu konuda gereken özveriyi göstererek çalıştım. Şu an tek sorunum; oradaki eğitimimi karşılayabilmek için maddi destek bulabilmek.
Ailemden de bahsetmek isterim. Annem ve babam 20 yılı aşkın süredir Polis teşkilatında çalışıyor. Bu süreçte 2 şark ve 3 tayin yaşamış bir aile olarak, 2 kardeşim ve ben, ailemin desteği ile eğitimimizde başarılı bir geçmişe sahibiz. Bir kardeşim şuan Akdeniz Tıp Fakültesi’nde, diğer kardeşim Anadolu lisesinde. Memur bir ailenin çocuğu olarak, bugünkü koşullarda, ailemin beni yurtdışında okutabilecek maddi gücü maalesef ki yok. Her türlü konuda bana destek olan ailemi, maddi olarak zor durumda bırakmamak için burs bulmam zaruri.
Almanya’daki eğitimimi başarıyla tamamladıktan sonra, kariyerime ilaç geliştirme alanında devam etmek istiyorum. Gerek Avrupa’nın, gerekse Amerika’nın en iyi üniversitelerinde araştırmalarımı yaparak ülkemizi; bilim insanı yetiştirme konusunda temsil etmek istiyorum. Planladığım kariyer neticesinde edindiğim başarıları paylaşmak ve elimden gelen maddi destekle, bundan sonraki bilim için çalışan benim gibi genç arkadaşlarıma destek olmayı bir görev bilirim. Geleceğim için çok önemli bir fırsat olan bu master programına başlayabilmek için, gerekli maddi desteği bulmamda bana yol gösterebilirseniz çok minnettar olurum.
Artık ümidimi kaybetmeye başladığım bu dönemde cevabınız ile moral buldum. Eğitimim için en küçük bir yardım bile bana çok büyük bir destek olur. Vize başvurusunda, Almanya’daki bir öğrencinin yaşamını sürdürebilmesi için, konsolosluğun sitesinde belirtmiş olduğu rakam, Federal Eğitim Teşvik Kanunu’na göre, aylık 659 Avro. İlginiz için şimdiden çok teşekkür ederim...”

O kurtuldu ya diğerleri?
Eminim ki S’ya fazlasıyla yardım eli uzanacaktır. Umarım uzanan ilk el İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ya da TÜBİTAK Başkanı Nüket Yetiş‘nki olur. Birisi polis maaşıyla üç çocuğuna mükemmel bir gelecek sunan emniyet camiasının patronu diğeri de bilimin.
Mutlaka yüzlerce hayırsever çıkacaktır. Ama hiç biri Şahin ve Yetiş‘inki kadar anlamlı olmayacaktır.
Ve bu arada bilim ve teknoloji alanında çağ atlayan ülkelerde olduğu gibi, bizim de geleceğin bilim insanlarına sahip çıkma zamanımız geldi de geçiyor.
Bu konudaki en büyük sorumluluk da Bilim Bakanı Nihat Ergün, Gençlik Bakanı Suat Kılıç ve Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinç‘e düşüyor. Tayyip Bey‘in yeni dönemde gençleri kazanma konusundaki beklentisi çok yüksekmiş! Bakalım ne kadarını gerçekleştirecekler?
Özetini özeti: Gençler adına atılacak her adımı ayakta alkışlamaya hazırız...