Kurultayı toplayın, PM’ye hesap sorun

28 Haziran 2011 Salı, 11:05

Yalçın BAYER /Hürriyet

CHP Eyüp üyesi Mazlum Vural, kurultay delegelerine sesleniyor:
“Sizler Kılıçdaroğlu’nu genel başkan seçtiniz.
Hukuksuz atanmış il başkan ve yönetimleri şimdi ‘Sakın ha kurultay toplamayın’ diyor.
Kılıçdaroğlu yönetimindeki kadro, partimize ilk darbeyi 4 Kasım 2010’da PM’ye karşı yapmıştı. Kendini öneren, seçen kadroları bir çırpıda kenara itti.
Parti Meclisi’nin (PM) o günkü üyeleri, darbeye hukuksuzluğa boyun eğdi, gereğini yapmadı. 18 Aralık baskın kurultayında tüzüğün 5. maddesine uyulmadan yapılan yeni PM oylandı. Parti ile ilişkisi olmayanlar PM’ye sokuldu. Maalesef sizler onayladınız.
‘Baskın kurultay’ın hukuksuzluğun farkına sonradan vardım. Eminim ki, sizler de bilmeden destek oldunuz.
Anımsayın, SP kurultayında darbe yapılmış, o günkü lider darbenin farkına bir gün sonra varmıştı. Herkes Numan Kurtulmuş’u alkışladı. Erbakan ve ekibine söylemediklerini bırakmadı.
Oyun aynı oyun.... Daha sonra ‘darbeciler’ uzaklaştırıldı.
Ne yani benim partimin üyeleri bunu yapamayacak mı?
Kurultayı toplayın kuru gürültülere aldırış etmeyin.”
TKP’li Deringöl’ün vasiyeti
TANIDIĞIMDA daha TİP’li bile olmamıştı Nevzat Deringöl...
Benim ‘idol’ümdü.
Çapa Yüksek Öğretmen Okulu mezunu idi. Yeni mezun bir edebiyat öğretmeniydi. Bense henüz öğrenci.
O yıllarda TÖS vardı. Spesifik olarak o yıllarda; öztürkçecilik ve dilbilgisi üzerine tartıştığımızı hatırlıyorum şu an.
Ve kendisi ileri ve daha demokratik bir Türkiye için “Eskişehir’de her benzeştiğime gösterdiğim adres” idi. Bütün kazandığı paraları -emekli maaşı dahil- ilerici ve geleceği temsil eden birey ve içinde bulunduğu her STK için harcadı.
Enternasyonalist harekete katıldı; sonra TİP’li oldu, sonra TKP’li....
Nabi Yağcı, Ahmet Kardam, Nihat Sargın ile Türkiye’ye dönüş ile birlikte hapishane arkadaşlığı yaptı. Zakaryan Mildanoğlu en vazgeçilmez arkadaşlarından biriydi. Tabii Atila Tanılkan, Gündüz Mutluay ve İlhan Özdemir ve Eskişehir’den entelektüel dostumuz Orhan Aydın...
Tam bir ate ve sekülerist de olan Nevzat Deringöl’ün bedeni, vasiyeti üzerine, dini uygulama yapılmadan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Anatomi Anabilim Dalı’na kadavra olarak teslim edildi. Yani bir tören yapılmadı.
Ülkemizdeki nadir Camus ve J.P. Sartre takipçisi bir egzistansiyalist de olan Deringöl’ün izleri, beyinlerimizde ve bizden sonraki kuşaklarda da bizim aktardığımız her anlık paradigma yorumlarımız ile yaşayacak.
Aytaç ERDOĞDU
Çevre Dünyası: Atık suların % 73’ü arıtılıyor
ÇEVRE ve Orman Bakanlığı ile Türkiye Çevre Koruma Vakfı’nın işbirliğiyle hazırlanan ‘Çevre Dünyası’ adlı dergi çıktı. Bakanlık müsteşarı Prof. Dr. Lütfi Akca’nın imtiyaz sahipliğinde, Yakup Türkmen’in genel yayın yönetmeliğinde aylık olarak yayınlanacak derginin ilk sayısında, bakan Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun “Cumhuriyet tarihimizin en çevreci hükümetiyiz. 2023’te çevreye atılan hiçbir atık kalmayacaktır” biçimindeki iddialı sloganı dikkat çekiyor. Müsteşar Akca da “Planlayarak çevre kalkınma dengesini kurduk!” diyor.
Dergide, içme suyu, sulama, atık su arıtma, taşkın koruma, katı atık, ağaçlandırma, tabiatı koruma gibi konularda çevre ile ile ilgili pek çok proje tanıtılıyor. Dikkat çeken projeler şöyle özetlenebilir:
- Bakanlık olarak geçmişte yapılanları 3 ile 10 misli arttırdık.
- 10 milyon dekar arazi suya kavuştu ve toplam sulanan arazi 5.5 milyon hektara ulaştı.
- Özel sektör tarafından başvurusu yapılan HES’lerin kurulu gücü 28.499 megavata; yatırımı 50 milyar dolara ulaştı.
- Katı atık uygulamasına göre 59 tesisle 756 belediyede 41 milyon nüfusun katı atıkları düzenli depolama tesislerinde bertaraf ediliyor.
- 2003 yılında 278 belediyede nüfusun % 33’ünün atık suları arıtılırken, bugün 476 belediyede nüfusun % 73’ünün atık suları arıtılıyor. (www.tucev.org)
Meclis özgür irade yeri olmalı
YENİ milletvekilimiz Hakan Şükür, yurtdışı dönüşünde kendisine sorulan BDP ile ilgili bir soruyu “Gündemden haberim yok, bu sorunları çözmek için oradaki büyüklerimiz gerekli uğraşıları vermektedirler” türünden yanıtlamış. Sayın Şükür artık sizin büyüğünüz falan yok! Siz yüce halk adına oradasınız... Büyüğünüz halkın bizahiti kendisi...
Onlar hakkında son sözü, onların vekili olarak özgür iradenizle siz beyan edeceksiniz.
Unutmayınız ki yüce Meclis, özgür irade açısından her şeyin üstünde olan bir kurumdur. Ve artık devre arasında, soyunma odasında can kulağıyla teknik direktörü dinlemek konumunda da değilsiniz.
21. yüzyıl TBMM’mizi çağına yaraşır biçimde görmek de biz seçicilerin arzusudur.
C.Y.
GÜNÜN SÖZÜ
- “Sayın Başbakanımız bence iyi bir golcü. Çok önemli hizmetler etmiş, çok büyük başarılar kazanmış bir insan. Biraz farklı baktığımızda o gol sorununu ben çözerim.”
(AKP İstanbul Milletvekili Hakan Şükür)
Erken al, ucuz al
İDO’dan özelleştirildikten sonra, köşemizde temmuz ayı için rezervasyon yaptırılamadığı şikâyetinden sonra açıklama yapıldı. Özetle “İDO’nun 1 Temmuz’dan itibaren dinamik ve esnek fiyatlandırma sistemine geçeceği ve erken bilet alacak yolculara ucuz bilet satacağı” bildiriliyor. “Erken al, ucuz al” uygulaması, Pegasus gibi... Yeni ekibin biraz geç uyandığı anlaşılıyor. Ama bu da iyi bir başlangıç sayılabilir.
Biliyor musunuz
GENEL-İş Sendikası’nın, TBMM’nin açılacağı gün (bugün) 12.00-13.00 arasında Torba Yasa’nın 166. maddesi (tarihin en büyük işçi sürgününün durdurulması için) yeni Meclis’in milletvekillerini göreve çağıracaklarını açıkladıklarını...