Yahya Şimşek: "Ben seçimde hiç çalışmadım .Siyaseti Bırakmayı Düşünüyorum’’

15 Haziran 2011 Çarşamba, 12:02

Can ERTAN /Haber

Bu tembellik, vurdumduymazlık yakından tanıdığım bir dönem birlikte siyaset yaptığım, referandumda yoğun biçimde ‘’Hayır’’ için çalışmış olan ve şu an en deneyimli dönemini yaşayan CHP’ye sadakatinden hiç kimsenin kuşku duyamayacağı Yahya Şimşek için geçerli olabilir mi.

Her zaman ironiye espriye yakın durmuş olan Şimşek cümlenin arkasını getiriyor:



‘’En güzel yıllarımı verdiğim, içinde geliştiğim CHP birden bire ‘’Yeni CHP’’ olunca, bana da listede yer verilmeyince ‘’ Yeni CHP’’ ye uygun bir siyasetçi olmadığım, ‘’Yeni CHP’’yi anlatamayacağım düşünülmüş demek dedim. Bu karara uygun davrandım. Kenara çekildim ki çalışanlara engel olmayayım.’’



…………………………….

Ve içimi yakan cümlesi geliyor Yahya Şimşek’in:



‘’Artık siyaset yapmak için bir heves duymuyorum Can. Yavaş yavaş çekilme konusunda kendimi şartlandırıyorum.’’



………………………….

Şimşek’in kırgınlığını anlıyorum, kısa bir an dalıp çayımdan bir yudum alıyorum.

Ağır bir sessizlik oluyor.

Şimşek’in boğazında düğümlenen kelimeler olduğunu biliyorum, tanıdığım en kontrollü siyasetçilerden biri var karşımda, söylemek istediği ama sorumluluk duygusuyla içinde tutması gerektiğini düşündüğü kelimeler, düşünceler, anılar.

Yazılmamak kaydıyla paylaşıyor ‘’CHP’den karekter manzaraları’’nı.

CHP’de ki kişilik çürümesine ilişkin tutumları, davranışları, milletvekili olmak adına yenilen yutulan sözleri.

CHP büyük bir etik yozlaşma ve onun beslediği derin bir güvensizlik, hevessizlik olduğunu kim inkâr edebilir.

……………………………….

Her ne kadar Kılıçdaroğlu ‘’oylarımızı artırdık başarılı olduk’’ dese de…

Yahya Şimşek, CHP adına ortada bir yenilgi olduğu kanısında:



‘’Ben CHP’yi başarısız buluyorum. Deniz Baykal genel başkan olsaydı o bildik klişe tekrarlanacak: Baykal’la olmuyor denecekti. Şimdi ne denecek? Fatura kime kesilecek ya da neye kesilecek?’’

Şimşek’in kestiği fatura da ne var peki?



‘’Kılıçdaroğlu ve ekibi örgütle arasına duvar ördü. İllerin büyük çoğunluğunda örgütten gelen isimler milletvekilliği listelerinde yoktu. Kurultayda Kılıçdaroğlu ön seçim sözü vermişti. Ama tutulmadı bu söz. Yeni CHP dendiğine göre örgütteki isimler eski bulundu her halde ve dışlandılar. Geçmişle bağı koptu CHP’nin. Örgütsüz girilen bir seçim de pek hayır getirmedi.’’

……………………………………

Bursa’da başarı var mı?



‘’Çıkaracağı milletvekili sayısı arttı Bursa’nın. Bunun da CHP’ye bir getirisi oldu tabii. 2 milletvekili fazla çıkardı CHP. MHP’ye Cüneyt Karlık’a gidecek milletvekilliği de CHP’ye gelmiş oldu. Ancak Bursa’da ortaya konan hedef en az 6 idi. İl başkanımız bir ara çoşmuş 10 demiş sonra 7 de karar kılmıştı. Bir de böyle bakmak lazım.’’

………………………………

Erhan Sevimli’nin ‘’6 ve üstü olursa olursa il başkanlığını sürdürmeyi düşünürüm’’ sözünü anımsıyorum.

Şimşek, kelimelere dökmek istemese de Erhan Sevimli’ye karşı belli ki buruk.

Milletvekili listesinde yer almayıp sonra il başkanı olmasını doğru bulmuyor.

Ve geçici il yönetiminin ‘’fonksiyonel’’ olmadığını, seçimde CHP’nin Bursa’da dağınık bir görüntü çizdiğini, her adayın kendi çalışmasını yürüttüğünü düşünüyor.

Turhan Tayan konusun da inceden bir dokundurma yapıyor:



‘’Turhan Bey, CHP’nin 2 milletvekili arttırmış olmasını kendi başarısı olarak yorumladı. Tayan 2. değil de 5. ya da 6. sırada olsaydı; biz de o sonuca göre bir değerlendirme yapsaydık durum daha net anlaşılırdı.’’



…………………………………..

Şimşek’e yaklaşan il kongresini soruyorum.

Adaylığı düşünmediğini, adaylar varsa bilmediğini, şu aşamada bir fikri olmadığını söylüyor.

Seçim sürecinde yerel medyanın CHP’li kimi adaylar için sergilediği tutuma da sitem etmeden duramıyor Şimşek:



‘’Bazen öyle abartılı tanımlamalar, öyle ölçüsüz övgüler okudum ki. Sanıyorum övülen kişi ve ya kişiler bile, bu ben miyim yahu diye şaşkınlık geçirmiştir.’’



………………………………….

Sohbetin sonuna yaklaşıyorum; o can alıcı soruyu sormalı.
CHP ne yapmalı bundan sonra?

Arkasına yaslanıp derin bir soluk alıyor Yahya Şimşek:



‘’1977 ruhunu canlandırmalı.CHP emek ekseninde siyaset yapmalı. Merkez sağa değil de gerçek tabanına işçilere, köylülere, küçük esnaflara, emekçilere yüzünü dönmeli. Yeni CHP gibi yapay söylemleri bırakmalı. Örgütsüz siyaset olamayacağını ama örgütünde parti içi demokrasi ve parti içi eğitimle yeniden yapılanması gerektiğini görmeli. Çok zor bir döneme giriyor ülkemiz. Türkiye’nin CHP’ye ihtiyacı var CHP’nin de köklerine dönmeye ihtiyacı var.’’

………………………………..

Şimşek’in değerlendirmelerine büyük ölçüde katılıyorum.

CHP sağa açılıp saçılarak bir yere varamaz.

Turhan Tayan milletvekili olur örgüt yayan kalır.

CHP ‘’emek en yüce değer’’ diyordu.

Yeni CHP’de her halde böyle düşünüyordur.

Öyleyse…

CHP örgütlü siyasete yönelmeli ve emeğe siyaset yaptırmalı.

Ve solun önce ‘’etik’’ olduğu unutulmamalı.

CHP de güven sorunu çok derin, kişilikler de büyük çürüme var.

Moral üzerinde yıkım oluşturuyor, heyecanı emiyor bu.

En verimli döneminde olan Yahya Şimşek gibi bir ismi kaybetme lüksü var mı CHP’nin.

……………………………..

Cumhuriyetin gün batımındayız.

Ama umutsuzluk yok.

Uzun sürse de çok çaba gerektirse de ışıltılı, sıcak, aydınlık bir sabaha uyanacağız yine.