“Amerika’da Hollywood, Hindistan’da Bollywood, Mardin’de Mardinwood olacak.”
Böyle dedi
“usta” yönetmen.
*
Dean Mardin mesela.
Aslen Mardinlidir.
ABD’ye göçtü...
Martin oldu.
*
Aslına bakarsanız, Hollywood’u da AKP kurmuştur bi nevi... Çünkü, Amerikan sinemasının merkezi en başta New York’tu. İlk filmler orada çekilmişti. Ancak, filmlerin çekiminde ve gösteriminde kullanılan cihazların patent hakları, “ampul”ü icat eden Edison’a aitti. Herhangi biri film çektiğinde, Edison’un avukatları gırtlağına çöküyor, çatır çatır telif hakkı alıyordu. Yüklü telif ödeyen sinemacıların eline beş sent bile kalmıyordu. N’aapsınlar? Ampulcü’nün şerrinden bıkan bi yapımcı, Los Angeles’ın mütevazı kasabası Hollywood’u keşfetti. Kuş uçmaz kervan geçmez, sota bi yerdi. Ampulcü’nün kolu buraya kadar uzanamazdı. Hem zaten sınırın dibiydi, çok sakatlık olursa Meksika’ya kaçarız abi diye düşündüler, ilk film stüdyosunu kurdular. Ampulcü uyanana kadar, iş işten geçti, Hollywood Hollywood oldu.
*
Yani, şimdi bizim ampul partisi çıkıp, Hollywood’u
bize borçlusunuz dese... Haklı.
*
Gel zaman git zaman, sene 2002, hiç unutmam. Bu Hollywood’un efsanesi Star Wars vizyona girecek, dünya ile aynı anda Türkiye’de...
O zamanlar Star gazetesinde çalışıyorum, e filmin adı da star’lı, bu fırsat kaçmaz, iki sayfa ayırdık, 18 sütun, zannedersin George Lucas babamızın oğludur... Neyse, filmin karakterlerini tek tek tanıttık, Obi Van Kenobi
haso delikanlıdır, Darth Vader puşttur, Yoda ucubedir ama akıllı heriftir filan, döşendik. Ertesi sabah, bi telefon
geldi. Ağrı’dan... “Tebrik ederim ama” dedi, “burada sinema salonu yok!”
*
Dünya ile aynı anda...
Ağrı hariç.
*
Sonra, 2005 geldi. Bu sefer, Star Wars’ın yeni versiyonu vizyona girecek, dünya ile aynı anda Türkiye’de... 2002 utancımdan aklıma geldi, aradım Ağrı’yı, açıldı mı kardeş? Açılmamıştı.
*
Bu bağlamda...
Mardinwood’u aradım.
*
- Hayırlara vesile olsun.
- Sağ olasın.
- Sinema var mı orda?
- Yok.
*
Mardinwood’un ilk filmi, komedi türünde sanırım...
*
Çünkü, bırak wood’u muud’u, sinema salonu yok Mardin’de... “Mardinwood yapıcaz” diyen başbakana, miting meydanından biri seslense, “hadi beni sinemaya götür” dese, gözüne gaz sıksan yeridir! Güya sinema festivali ayaklarıyla uyduruk bi salon ayarladılar, minibüs kadar, festivalden festivale açılıyor, festival bitti mi, kapanıyor. En yakın sinema, Kızıltepe’de... Dünyanın her yerinde
ilçeden şehre gelinir
sinemaya, Mardin’de
şehirden ilçeye gidiliyor!
*
Aramışken...
Ağrı’yı da aradım.
2011, yok.
*
MGK’ya dilekçemdir...
Ermenistan’a kapı mapı açmaya çalışacağınıza, siz
önce Ağrı’ya sinema salonu açın. Ermenistan halkının refahını bilahare düşünürüz.
*
Güroymak... Cumhurbaşkanımız
“Norşin” yaptı. Aferin de... Hani Bitlis’te sinema?
*
Malazgirt.
1071 birader...
Hâlâ yok.
*
Harran’a maharetmiş
gibi Oscar’lı sanatçıları götürüyorlar göstermeye, üniversitesi var, sinema
salonu yok. Şırnak’ta yok. Tunceli’de elektriği olmayan köylere çamaşır makinesi dağıtıyorlar, sinema salonu yok. Kilis’te işporta tezgâhı gibi, seyyar... Iğdır’da yok.
*
Bir evlat askere gitmiş, bir evlat terörist olmuş, bir evlat tarlada mayına basmış, devletle-örgüt arasında sıkışmış çaresiz bir aile, zorunlu göç... Nedir bu? Mahsun Kırmızıgül’ün Güneşi Gördüm’ü... “Açılım” filmi... Nerede çekildi? Kağızman’da... Kağızman’da sinema yok.
*
Güneşi gördün de...
Ahali nasıl görecek?
*
Şimdi diyeceksiniz ki,
sanki her şeyimiz tamam da, sinema salonlarımız mı eksik?
*
E ben de onu merak ediyorum tatlım... Her
şeyimiz tamam da, Mardinwood’umuz mu eksik?
|