İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

YAZAR YAZI

Çılgın Proje Aile Hekimligi nasıl battı?

Çılgın Proje Aile Hekimligi nasıl battı?

08 Haziran 2011 Çarşamba, 10:02

Ahu Özyurt/Gazeteport

Hükümetin gerçek güzel “çılgın” projelerinden biriydi. Her ailenin bir hekiminin olması. En küçük yerleşim birimlerinde bile doktorlara ulaşılabilmesi..

Aralık ayında düğmeye basıldığında doktorlar için de cazipti bu proje. İyi maaşlar, yükselebilme fırsatı vs.

Haziran’a geldiğimizde tablo gittikçe kötüleşiyor. Artık doktorlar yavaş yavaş bu sistemin dışına çıkmanın yollarını aramaya başladı.

Neden mi?

Çünkü başladığı noktadan çok uzakta Aile Hekimliği projesi.

Dün Elazığ’da konuştuğum bir doktor şunları anlattı:


* Hastaları kategorize etme başladı. Oturduğu semte, ekonomik gücüne göre hastaları sınıflandıran bir sistem oluşturuldu.

* Kategorisine ve sayısına göre baktığımız sayıda hastaya göre maaş alıyoruz artık. Hastayı sınıflandırmak bizim mesleğimizde ayıp sayılır. Şimdi maaş alabilmek için buna mecbur ediliyoruz. “Bıçak Parası”ndan ne farkı var bu yapılanın?

* Bakanlık bir genelge gönderiyor. “20 Saat aralıksız çalışırsanız maaşınızı tam alırsınız, aksi takdirde rakamlara bakarız” deniyor.

* Bu da yetmiyor, çalıştığımız klinigin işletme giderleri, kirası, elektrik parası, bilgisayar ücretleri de üzerimizde. Biz hasta mı muayene edeceğiz, KOBİ mi işleteceğiz?

* Aldığımız ücretten bu giderleri de düştüğümüzde cebimize hiçbirşey kalmıyor.

* Hiçbir bilimsel toplantıya katılamıyor, bilimsel yayını takibedebilecek kadar para kazanamıyoruz.

* Hastalara “soyulacak müşteri” gözüyle bakmamız isteniyor. Eski eziyetli kuyruklar gitti yerine bizlerin ay sonunu getirememe derdi geldi.



AKP Hükümeti’nin Tıp camiasından nefreti yeni değil. Ama artık insanları çalıştıkları kliniğin parasını ödetecek kadar gaddarlaştıklarını düşünmek istemiyorum.


Yıllarca sırf muayenehane açtılar, özel hastanelerde çalıştılar diye damgalanan, vergi kaçakçısı ilan edilen doktorlar


şimdi hastalarını “damgalamaya” ve devletin kliniklerinin elektrik parasını, faks ücretini ödemeye, tuvaletini temizlemeye mecbur ediliyor.

Amaç nedir bana birisi izah etsin.

AKP, yandaş hastane sistemiyle artık belli semtlere ikinci bir hastaneyi bile açtırmıyor. Öyle ki, ruhsat alabilmek için bile belediyelere yüklü paralar ödeniyor.

Böylelikle, partiye yakın sermayenin açtığı hastaneler bütün kötü uygulamaları, hatalı ameliyatlarına karşın korunuyor, gazetelere haber yapılamıyor. Rekabet öldürülüyor, hastalar soyuluyor.

Fakir, az nüfuslu köyler ve kasabalar da yine doktorsuz kalıyor, Aile hekimliği denen sisteme sokulan doktorlar yavaş yavaş kaçmanın yollarını arıyor.

Sağlık hizmeti bir haktır, hatırlatalım. Lüks otel gibi yatılıp kalkılacak yerler değildir hastaneler. Hele de “Bir iki ek tahlil ekleyin, bir iki gece daha kalsınlar” diye adam söğuşlenecek yerler hiç değildir.

Başbakan “Dev Şehir Hastaneleri” açacağız derken Amerikan sistemini kopya etmeye hazırlanıyor yine. Ama bu arada Türk Sağlık Sistemi’ni nasıl darmadağın ettiğinin hesabını veremiyor.

“Sağlık Sistemi’nde devrim yaptık” sözü bir efsaneden öteye gidemiyor yazık ki. Bunu da en iyi doktorlar ve hastalar biliyor.

Gıda Krizi kapıda

Foreign Policy Dergisi bu ayki sayısını yaklaşmakta olan gıda krizine ayırdı. Küresel ısınma ve kuraklığın maliyetini en çarpıcı şekilde gözler önüne koyan istatistik şöyle: Artan her bir derece sıcaklık, hububat üretiminde % 10’luk azalma demektir.

Kılıçdaroğlu ile Nehir Röportaj

“Türkiye’ye Sözüm Var” isimli kitabın Oktay Ekşi’nin kaleme aldığı ve CHP Lideri ile yapılmış bir nehir söyleşi olduğu belirtiliyor. Daha çok parti programı ve kitapçıklarının toplaması gibi duruyor. Belki, akademisyenler yerine Kemal Bey’in kendi kelimeleri ile yazılsa daha çekici gelebilirdi okuyucuya. Bu haliyle biraz sıkıcı. Belli ki ABD Başkanlarının kitaplarına özenilmiş, iyi bir fikir ama seçmen okur mu, tartışılır.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız