İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

CHP Diyarbakır’da yok ama Kürt sorununun çözümünde var

CHP Diyarbakır’da yok ama Kürt sorununun çözümünde var

01 Haziran 2011 Çarşamba, 06:38

Ruşen Çakır /Vatan

Dün Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda düzenlenen CHP mitingi, aynı partinin Hakkari’de düzenlemiş olduğu mitingin bir “yanılsama” olduğunu gösterdi. Şöyle ki, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “küçük” Hakkari’de gördüğü “büyük” ilgiden hareketle, Diyarbakır’da “çok daha büyük” bir ilgiyle karşılaşabileceği yolunda tahminler yapanlar oldu, ama yanıldıkları ortaya çıktı. Aslında yanılsamanın kaynağında ne olduğu aşikâr: Yasal ve yasadışı kollarıyla hep birlikte Kürt siyasi hareketi Hakkari’de AKP’yi cezalandırıp CHP’yi taltif ederek Güneydoğu’nun “yegane otoritesi”nin kendileri olduğunu göstermek istemişlerdi ve bunun büyük ölçüde başardılar. Aynı Kürt hareketi işi tadında bırakıp Diyarbakır mitingine katkıda bulunmayınca CHP İstasyon Meydanı’nda kendi öz tabanıyla, yani birkaç bin kişiyle başbaşa kaldı.

Güneydoğu’da CHP gerçeği

Aynı meydanda son 7 yılda Recep Tayyip Erdoğan’ı tam dört kere, DTP-BDP sözcülerini de iki kere izledim. Her iki siyasi hareket de CHP’nin kat kat üstünde, coşkulu kalabalıkları bir araya getirmişlerdi. Yine aynı yerde Hizbullah’a yakın olduğu söylenen bazı kuruluşların değişik vesilelerle onbinlerce kişilik mitingler düzenlediklerini de biliyoruz. Dolayısıyla dünkü CHP mitingi bize Güneydoğu’nun siyasi gerçeğini bir kez daha net bir şekilde gösterdi: Bu bölgede hakim güç PKK-Öcalan çizgisindeki Kürt siyasi hareketidir. Onun en büyük rakibiyse AKP’dir. Bu arada Hizbullah kimsenin yabana atamayacağı çok ciddi bir olgudur. CHP ise Güneydoğu’daki siyaset oyununun başrol oyuncularından biri değildir.

Fakat dünkü miting, Kılıçdaroğlu liderliğindeki “yeni CHP”nin, bu statükodan memnun olmadığını ve bölgeye girmek istediğini de gösterdi. Kılıçdaroğlu bölgenin tüm illerine tek tek giderek, daha önce uğramadıkları için bölge halkından özür dileyerek ve Kürt sorununun çözümü konusunda samimi açılımlar yaparak CHP’yi yeniden Kürtlerin gündemine taşımaya çalışıyor. Kuşkusuz bu zorlu bir süreç. Örneğin 12 Haziran’da CHP’nin Güneydoğu illerinden milletvekili çıkarabilmesi pek mümkün gözükmüyor ama istikrarlı bir çalışma yürütülmesi durumunda CHP bölgede uzun vadede, BDP ve AKP dışında üçüncü bir güç olmanın imkanlarını zorlayabilir.

İki temel soru

Tabii ki burada karşımıza iki temel soru çıkıyor:

1) Kürt sorunu konusunda samimi mi, bu çizgisini sonuna kadar sürdürebilir mi?

2) Bu yeni çizgi CHP’ye ne getirir, ondan ne götürür?

İlk sorudan başlayalım: Kılıçdaroğlu dün Diyarbakır’da bu sorunun nasıl çözüleceği konusunda pek yeni bir şey söylemedi ama çözüm konusunda kararlılığını her türlü bedeli ödemeye hazır olduklarının altını defalarca çizerek gösterdi. Aslına bakılacak olursa Sezgin Tanrıkulu’nun genel başkan yardımcısı olmasının ardından CHP Kürt sorunu hakkında birçok ilgi çekici çıkış yapmıştı. Pazar günü açıklanan “Demokrasi Raporu”nda da,”insan haklarını temel alan özgürlükçü demokrasi”nin ana hedef olarak saptanmış olmasını CHP’nin Kürt sorununun çözümüne angaje olmasının işareti olarak görebiliriz. Son olarak önceki akşam NTV canlı yayınında sorularımızı yanıtlayan Kılıçdaroğlu, CHP’nin bundan böyle “sorunun değil çözümüm parçası” olacağını ve çözüm için bütün partileri ve sivil toplummkuruluşlarını kapsayan bir “toplumsal mutabakat” arayacaklarını ısrarla vurguladı. Başkalarını bilmem ama şahsen onun samimiyetine inanıyorum. Keza aynı yayında siyasi partilerin saptayacağı ikişer “akil adam”ın masaya oturup çözümün şartlarını enine boyuna tartışması önerisini önemsiyorum.

Kim değişimci, kim statükocu?

Buradan ikinci soruya geçebiliriz. Parti içinden veya yakınından birileri CHP’nin Kürt sorununa fazla angaje olmasının zararının kârından fazla olacağı yolunda propaganda yapıyor ki bu tür çukur kazmaların iş ciddileştikçe daha da artacağı açıktır. Tabii yadırgatıcı olan, başta lideri Erdoğan olmak üzere AKP’nin de CHP’deki bu olumlu değişim arayışlarını, bu partinin batı bölgelerindeki oyunu azaltma hesabıyla suiistimal etmeye çalışmasıdır. Örneğin CHP’yi BDP ile eşleştirmeye çalışmanın ne derece yanıltıcı olduğu dünkü Diyarbakır mitinginde ortaya çıktı. Bu tür propagandaların sorunun çözümüne hiçbir katkısı olmadığı da ortada. Normalde olması gereken, AKP’nin en azından Kürt açılımını başlattığı noktaya dönmesi ve Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP’nin de çözüm sürecinde etkili bir aktör olarak yer almasıdır.

Başbakan Erdoğan’ın CHP ve Kılıçdaroğlu ile uğraşmayı bırakacağını sanmam ama bugün Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda CHP Lideri’ni, sahillerin “beyaz Türkleri” ile bozkırın “siyah Türkleri”ne şikayet etmeyi sürdüreceğini de düşünmüyorum. Erdoğan’ın bugün Diyarbakır’da “Kürt sorunu yoktur, Kürt vatandaşlarımızın sorunları vardır” sözünden dönüp 2005’de Diyarbakır’da veya açılım ilk dönemlerinde değişik vesilelerle yaptığı konuşmalara benzer bir çıkış yapması kuvvetle muhtemel. Bu tahminimi, Kılıçdaroğlu’nun son çıkışlarının gördüğü geniş ilgiye dayandırıyorum. Çünkü Kılıçdaroğlu CHP’si “değişimci” ve “özgürlükçü” bir muhalefet çizgisine kayarken AKP “statükocu” ve “yasakçı” bir noktaya savrulması iktidar partisinin intiharı anlamına gelecektir.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız