CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, 9 Kasım’da Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’e üyelik rozetini taktığı tören, adeta bir mitinge dönüşmüştü. Gazete bilgileri doğruysa, “yirmi beş bin” bir ağızdan, “başbakan Sarıgül” solganlarıyla dakikalarca gösteri yapmış. Aynı gün aynı saatlerde Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ise Kadıköy İskele Meydanı'nda “İstanbul Tekin ellerde” sloganıyla Büyükşehir Belediye Başkan aday adaylığını resmen açıkladı.
Aslında Sarıgül’ün CHP’ye dönmesi, aylardır politika kazanının en önemli(!) konusuydu. Ismarlama anketlerde İstanbul seçmeninin isteğinin, Sarıgül’den yana olduğunu gösteren grafikler, medya başlıklarından hiç düşmedi. Daha çok CHP örgütüne dayalı anketlerde ise, hep Gürsel Tekin önde gözüktü. Bu haberlerin arkasında şu gerçek yatıyor: Genel Başkan ve sanıyorum 2 ya da 3 yardımcısı ve İstanbul İl Başkanı, Sarıgül’ün büyükşehir CHP adayı olması eğilimindeler. Üst yönetimin çoğunluğu dâhil, partide etkili ve yetkili geniş çevre ise Sarıgül’ü istemiyor. Gerekçeleri, Sarıgül ve takımının CHP’ye geri dönüp, partiyi ele geçirmesini engellemek! Bu kaygılarını ya da korkularını, geçen haftaki bir anket açıkça doğruluyor: CHP’li milletvekillerin yarıdan çoğu, İstanbul Büyükşehir adaylığı için Gürsel Tekin derken, ancak üçte biri Sarıgül diyor. Aynı ankette, İstanbul CHP’li belediye meclis üyeleri, ilçe yönetimleri ve kayıtlı üyelerin yüzde 42,4'ü Gürsel Tekin, yüzde 35,6'sı Mustafa Sarıgül diyor. Bu verilerin çıktığı gün Tekin yaptığı söyleşide şunları söylüyor: “2009’da kaybedilen 6 ilçede Sarıgül'ün doğrudan etkisi oldu”, “Kılıçdaroğlu'nun kişisel tercihi benim aday olmam”. Bu suçlama ve sözlerden endişelenmiş olacak ki, sorulan bir soruya Sarıgül’ün verdiğ yanıt, “henüz aday değilim” oldu.
Bu saptamalarımdan şuraya gelmek istiyorum. Aylardır herkesin üzerinde durduğu bir gerçek var; R. T. Erdoğan’ın yıllar öncesinden aklına koyduğu hedefine ulaşmak yolunda, artık önündeki tek engel, yerel seçimdir. 2014 mart ayı sonundaki belediye yerel seçiminde, AKP yüzde 45’in altına düşerse, R. T. Erdoğan halkın desteğini yitirme korkusuna kapılacaktır. AKP’yi, daha doğrusu, R. T. Erdoğan’ı durdurmanın son fırsatı, bu seçimdir. Elbette bu seçimin sonuçlarını en çok belirleyecek kent de, İstanbul’dur. Tarafsız bakabilen ve sağduyusu olan herkes görüyor ki, İstanbul’da CHP adayı olarak en çok oyu alacak politikacı Mustafa Sarıgül’dür. Ne var ki, bir CHP İstanbul Milletvekili şunları söylüyorsa, bu seçimin yaşamsal önemini anlaması gereken asıl sorumluların hiç de öyle olmadıklarını düşünmek, yanlış olmaz. “Bizim de İstanbul adayımız Mustafa Sarıgül olmalı. Ama partinin içerisinde çok ciddi direnç var bu konuda. Yalnız Deniz (Baykal) Bey değil başkaları da Sarıgül’ün gelişine karşı. Oysa şimdi Sarıgül var, yaklaşmışsın seçimi almaya, ama parti içinde fokurdamalar var. CHP kendi ayağına kurşun sıkıyor. Faik Tunay İst. MV
|