İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

‘Solcular’ Erdoğan’ı neden sevmiyor?

‘Solcular’ Erdoğan’ı neden sevmiyor?

25 Temmuz 2012 Çarşamba, 08:46

Mustafa KARAALİOĞLU/STAR

Türkiye küçük bir azınlığın etkisinde olmaya alışmış. ‘Nerden çıktı bu Kasımpaşalı’ diyorlar. Bunu hazmedemiyorlar ve AK Parti’ye düşman oluyorlar.”

Bu sözler Oral Çalışlar’a ait. Çalışlar, kimliğini “demokratik sosyalist” olarak tarif eden bir aydın. Bizim Elif’in (Çakır) 24’te yeni başlayan ve giderek daha çok merak uyandıran programı “Söz Bitmeden’de söyledi bu cümleleri.

Bütün bu detayları biraz da “Ben demiyorum, o diyor” makamındaolabilmek için aktarıyorum. Kendi kelimelerimi kullanmaktan çekindiğim için değil elbette... Zaten kullanıyorum ama bir cephenin psikolojisini anlamak için Oral’ın hepimizden daha ehliyetli olduğuna şüphe yok... İşte o ehliyetli sosyalist aydın, solcuların Başbakan’a yönelik tavrını “hazımsızlık” ve “düşmanlık”kelimeleriyle tanımlıyor.

Dahasını söylüyor...

Solun PKK’ya verdiği desteği de şu cümlelerle yorumluyor:


\'AK Parti’yi baş düşman gördüğünüz zaman buna karşı destek ararsanız bu sonuca varırsınız. Aslında Türk solu şiddetle yüzleşmedi. Kendi yaşadığı şiddetin sonuçlarıyla da hesaplaşamadı.”


Bunlar; yani, hazımsızlık, düşmanlık, nefret, küçümseme vs. yakın ve uzak dönemlerden alışık olunmayan tavırlar değildir. Özellikle, Tayyip Erdoğan’ın siyasi kariyeri neredeyse bunun birbirini takip eden örnekleriyle doludur.

Ergenekon, darbe devrinin tamamı bu esas üzerine kurulmuştur. Muhalefet üzerine değil... Muhalefet yaparken rakibinize saygı duyar ve varlığını kabul edersiniz. Düşmanlık ise, pusu kurmayı, yok etmeyi amaçlayan bambaşka bir şeydir.

Solcuların Tayyip Erdoğan’a bakışı beyazla siyah arasında grinin hangi tonunda bilemiyorum. En azından bazılarının tam olarak ne düşündüğünü anlamak zordur. Düne kadar demokrasi mücadelesinde askeri vesayeti geriletmekle dini hakların kullanılmasını aynı cümle içinde kullananların bugün ikisini de aynı şiddette tehlike olarak görüyor olmaları insanı endişeye sevkediyor. Acı acı gülümsetiyor...

Türkiye, demokrasi yolunda, darbeler, andıçlar, faili meçhuller gibi her biri devasa problemleri aşıp, devlet kaynaklı ırkçılığı yok etmek yolunda büyük mesafe kat ederken değişime direnen yeni bir sınıfla mı karşı karşıyayız yoksa!

Eski Türkiye’nin adaletsiz pay dağıtırken kendisine pek benzemese de dindar ve muhafazakar olmadıkları için bazı sınıflara ayrıcalık tanıdığını biliyoruz. Hem muhalif hem de pastadan pay almak gibi benzersiz bir imtiyaza mazhar olanlar vardı aramızda...

Şimdi karşı karşıya bulunduğumuz durum bu sınıfın başkaldırısına delalet ediyor.

Solcu, liberal, devrimci kimlikler kazındı, bazılarının altından o bildiğimiz Kemalist metalin matlığı çıktı. Tıpkı, Kemalistler gibi dayatıyor, dine hayatın içinde rol biçiyor, camiye onlar gibi bakıyor ve hepsinden kötüsü de kendi hayat tarzının, kendi hayat kodlarının bir norm olarak herkes tarafından benimsenmesini emrediyor. Emir yerine getirilmeyince de soğukkanlılık kayboluyor.

Hangi günleri yaşıyoruz biliyor musunuz?

Erdoğan, iktidarı Ankara’nın elinden alırken olup bitene alkış tutan “solcular, liberaller, sosyalistler” şimdi onun bu yeni devleti idare etmesini ve kullanım hakkını kıskanıyorlar. O’nu tek adam olmakla suçlarken aslında kendi diktalarının denklem dışında kalmasına isyan ediyorlar. Kendi“tek adam”lıklarının kıymetinin bilinmemesine öfkeleniyorlar.

En şımarık olanları zaten, güçlü imalarla yönetime ortak olma arzusunu izhar ediyor; bu hayal gerçekleşmeyince de hırçınlaşıyor. Bazı gazete köşelerinden yükselen yürek parçalayıcı feryadın sebebi budur.

Birilerinin onlara gazeteler marifetiyle devlet yönetilemeyeceğini, o dönemin geride kaldığını nazikçe anlatması gerekiyor. Belge, bilgi yayınladı diye kimsenin Yeni Türkiye’den pay talep edemeyeceğini de elbette...

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız