İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

Vajina monologları

Vajina monologları

29 Mayıs 2012 Salı, 07:54

ENVER AYSEVER /BİR GÜN

Eve Ensler’in dünyada büyük patırtı koparan oyununun adı “Vajina Monologları”. Bizim ülkede sahnelendiğinde de büyük tartışma yaratmıştı. Kadın cinsel organını ifade eden sözcüğün bu denli açıktan dillenmesi her zaman ilgi çekici olmuş, cesaret işi olarak görülmüştür. Sanatçı, yazar kişi zaman zaman kışkırtıcı olur, kimi zaman farklı bir imge dünyasından hareketle kurgusunu yapar. Bunun sonucunda da biz sanatın aynası karşısında çeşitli duygular edinir ve düşünürüz. Özgürlük olmadan sanat/edebiyat olmayacağı gibi, sonucunda insana dair bir söz etmeyen hiçbir yaratı da sanatın/edebiyatın içinde sayılamaz.

Eve Ensler bu oyunu yazmak için yüzlerce söyleşi gerçekleştiriyor. Yaşlılar, gençler, evliler, bekarlar, lezbiyenler, seks işçileri, farklı iş kollarında çalışanlar, Müslümanlar, Hıristiyanlar, Yahudiler, kara derililer, kızıl derililer, beyazlar… Vajina üzerinden hem kadınları anlıyor, anlatıyor, hem de bir vajina kişileştirmesi yaparak bir başka sorgulamaya gidiyor yazar. Hayli ilgi çekici. Ama dikkat edin sürecin içinde olan herkes kadın. Doğal olarak kadın… Bize bir dünya tahlili yaptırıyor, yeni kapılar aralıyor ve farklı durumlar, konumlardaki kadınlara dair, onların halleri üzerine düşündürüyor oyun.

YENİ MONOLOG NASIL PEKİ?
Yine bir gösteri izliyoruz. Berbat bir gösteri! Buna tiyatro diyemiyoruz. Çünkü estetikten payını almamış, dili kötü, sonucunda insana dair umut veren, zihin açan tek söz etmiyor. Hoş son günlerde muhafazakar sanat söylemine uygun. Ama biz bu saçma kavramsallaştırmanın içinde ‘sanat’ sözcünün can çekiştiğini biliyoruz. Her sahnede olan kişi nasıl aktör değilse, her ışık altında, bir yükselti üzerinde atılan tiratta tiyatro olmuyor işte! Acı gülümseme eşliğinde izlediğimiz bir müsamere söz konusu. Başka bir yerden bakılarak, bir ibret öyküsü olarak, belki bir kara komedi, diyebiliriz…

Yazan(!), oynayan(!) Recep Tayyip Erdoğan. Sahne tüm Türkiye meydanları. İzleyiciler yazık ki herkes… kadına dair aklına geleni söyleyen bir adam görüyoruz sahnede. Otoriter, sert. Söz ettiği kişilerin ruh dünyasından, sosyal konumlarından bihaber! Ya da umurunda değil. İnsanlığın çok zaman önce bıraktığı konuları gündeme getiriyor. Kindar bir dil işittiğimiz. Fonda toplumsal bir olaydan da söz ediyor monologçu! Bir ülkede devlet eliyle öldürülen insanlardan! O sözlerde de duygu yok. Utandıran bir karşılaştırma söz konusu. Cinayetler var öyküde, ama nereden tutsanız elinizde kalan bir söylem.

Oyun monolog şeklinde ilerliyor ve tuhaf ki bir kısım seyirci heyecanla alkışlıyor sözleri ve bu kitle içinde kadınlar var.

ULUDERE ÇARESİZLİĞİ VE BİLİNÇALTININ DİLE GELMESİ!
Artık biliyoruz, başbakan ve bakanı Naim Şahin aynı kafadalar. Kimi yazar, çizer tayfasının üstünü örtmek için çabalaması boş! Dile gelen zihin yapısını gizlemeye, dil sürçmesidir, demeye kimsenin gücü yetmiyor. Devlet yurttaşlarını öldürüyor, kim emir verdi, süreç nasıl işledi hesabını vermek istemiyor. İçişleri bakanı nerdeyse ‘Oh olsun’ der gibi açıklama yapıyor ve başbakan da bunu destekliyor.

Bu kez ortaya çıkan tablo öyle kolay unutulacak/unutturulacak türden değil. Tutkulu milliyetçi/militarist söylemleri yutturmak da kolay olmuyor işte. Her zaman ki taktiğin tam zamanı! Hazır kindar, saldırgan gençlik yetişecekken, bir de insanların yatak odalarına girmekte fayda var, diye düşünmüş demek başbakan. Bir taşla iki kuş. Dilin altındaki bakla çıkıyor. Yeni yasaklar geleceği, kadın bedeni üzerinden siyaset yapılacağı anlaşılıyor. Hem de Uludere tartışması üzerinden gerginleşen kamuoyuna ‘Cambaz çıktı meydane’ denmiş oluyor.

Şaşırdım mı, hayır!

KADIN DEYİNCE SADECE TÜRBAN GELİR AKLA!
Kadını asla birey olarak görmeyen, bir an önce eve tıkmayı ve annelik gibi yüksek bir mertebeyi(!) ona vererek yaşamdan koparmayı ilke edinen bu muhafazakar demokratlar, artık tüm söylemlerine yasakçı ideolojilerini yansıtıyor. Kadın deyince türban dışında hiçbir sözcük gelmiyor akıllarına. Kapanmak, kapatmak, hizmetkar kılmak temel anlayış. Toplumun kutsal saydığı annelik kavramı üzeriden de yandaş yaratmaya devam ediyor.

Bugünlerde başbakanın kendi yazdığı/oynadığı ‘Vajina Monologları’nın sebebi hikmeti budur. Şimdi söz kadınlarda; ‘Padişahım çok yaşa’ mı diyecekler, yoksa bedenlerine sahip mi çıkacaklar? Özellikle muhafazakar kadınlar nasıl tutum takınacak çok merak ediyorum.

Göreceğiz.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız