İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

YAZAR YAZI

Helal olsun Tayyip Erdoğan’a, önünde saygıyla eğiliyorum

Helal olsun Tayyip Erdoğan’a, önünde saygıyla eğiliyorum

05 Temmuz 2011 Salı, 08:24

Can Ataklı/Vatan

Neden eğiliyorum biliyor musunuz? Çünkü Başbakan bütün Türkiye’yi dize getirdi. Her şeyin tek hâkimi oldu. Ondan habersiz artık kuş bile uçamıyor.

Yargı elinde, asker en kötü dönemini yaşıyor, bürokrasi Başbakan’ın ağzına bakıyor, bakanların hiçbir konuda konuşamadıklarını, sadece Başbakan’ın talimatlarını yerine getirdiğini biliyoruz.

İş dünyası hizaya gelmiş, medya hazırolda.
Diğerlerini bir kenara bırakayım, kendi alanımla ilgili olanları yazayım.

Evet, medyanın artık AKP iktidarına karşı bırakın muhalefet etmeyi minik bir eleştiride bile bulunma gücü yok. Çünkü Başbakan’ın hiçbir eleştiriye tahammülü yok.

Medyanın durumunu hiç hoşuma gitmese de anlayışla karşıladığımı söylemek zorundayım. Böyle bir korku imparatorluğuna karşı kimse karşı duramaz.

Ancak her şeye rağmen medyada gerçekleri yazmaya çalışan, eleştiren, soran, sorgulayan isimler var. İşte şimdi sıra onlarda. Bu isimlerin pek çoğu “teslimiyetçiliğe” zorlanıyor. Onlar da maşallah herhalde ne yapacaklarını bilemedikleri için “teslim olma” aşamasına geldiler.
Şimdi gelin her şeyi önce bir yerli yerine oturtalım. Günlerdir CHP’nin yemin boykotu tartışılıyor. CHP Meclis’e geldi ama yemin etmedi. Çünkü ikisi CHP’li 8 milletvekili tutuklu oldukları için Meclis’e gelemiyor.
Yasaya uygun mu? Evet.

Ancak yasaların ötesinde bir “siyasi iradenin” sonucun böyle olmasını istediği de açık bir gerçek.

Yasaların arkasına sığınarak “Ama efendim, iktidar yargıya mı müdahale etsin” sözlerinin doğruyu yansıtmadığını herkes biliyor.

Açık söylüyorum, AKP’li ya da yandaş biri gözümün içine bakarak, sesini titretmeden, gözlerini kırpıştırmadan “yargı tamamen kendi inisiyatifini kullanmıştır, Başbakan istediği için bu kararı almamıştır” diyebilir mi?

Dürüstçe, namusluca, ahlâklıca..

Herkesin bildiği gerçek şudur: O milletvekillerinin tahliye edilmeme gerekçeleri kimseye inandırıcı gelmiyor. İktidar istese, o milletvekilleri Meclis’e gelirdi ve hiçbir sorun yaşanmazdı.

Gelelim CHP’nin direnişine. AKP’nin hesaplamadığı buydu. “Yemin etmeme” hiç akıllarına gelmemişti. Oysa CHP ortada hiçbir şey yokken boykota gitmedi ki.

Kılıçdaroğlu “Yasalara saygılıyız, ama bu karar vicdanları zorluyor. Eğer iktidar sorunun çözüleceği konusunda bir yeşil ışık yakarsa bizce bir sorun kalmaz” dedi.
İktidar bu talebe sessiz kaldı.

Ne yapacaktı CHP, iki milletvekilini ve diğer partilerin 6 milletvekilini göz göre göre dışarıda mı bırakmalıydı?
Şimdi AKP’li olmadığı halde teslimiyetçilikten başka yol bulamayan ve galiba biraz da fikir fakiri yazarlar “mücadele yerinin Meclis olduğunu” söyleyerek CHP’yi eleştiriyor.

Neymiş, CHP Meclis’e gelirmiş, muhalefet görevini yaparmış, hiç olmazsa tarihe geçirirmiş.

Bunun kurnazca bir tuzak olduğunu göremiyorlar. Eğer CHP Meclis’e girerse, her şeyi kaybeder. Ne inandırıcılığı kalır, ne haysiyeti.

Peki bu aynı zamanda demokrasiyi kilitleme olmuyor mu?
Bakışa göre değişir. Demokrasi aynı zamanda bir mücadele yöntemidir. Gerektiğinde şiddet kullanmadan en sert direniş gösterilmelidir. Oy çokluğu her şey demek değildir. İktidarların yüzde 90 oyla da yapamayacağı işler vardır.
CHP 12 Eylül rejiminin yarattığı “direnme, eleştirme, sorgulama, büyüklerinin söylediğine uy” ideolojisini en iyi biçimde kullanarak iktidarını pekiştiren ve halkın demokrasi bilincini olabildiğince körelten AKP’ye karşı demokrasiyi öğretme görevini üstlenmiştir.

Bundan “teslimiyetçilere rağmen” geri dönmemesi gerekir.


*****

Bir helal olsun daha bir taşla iki kuş

Futbola bomba düştü.

Şimdi yine soruyorum. Gözümün içine bakıp, sesini titretmeden, gözünü kırpıştırmadan “Futbolda her şey düzgündü, şike iddiaları gerçek dışıdır” diyebilecek bir kişi var mı?

Hepimizin uzaktan yakından bildiği, duyduğu bir gerçek değil miydi bu?

Ama bütün suçun Fenerbahçe’nin üzerine atılması da mantıklı değil.

Sanki Fenerbahçe bu yıl çok kötü futbol oynamış, diğer takımlar Fenerbahçe’den daha iyiymiş de, şampiyonluk şikeyle alınmış. İnandırıcı mı?

İşte “helal olsun” sözünü bu yazıda da tekrarlamamın nedeni bu.

İktidar hem yılların yarası şikeye el attı hem de işe “en dokunulmazdan” başlayarak gücünü gösterdi.

Nasıl ünlü gazeteciler, akademisyenler “darbeci” diye içeri atıldı, “vesayet rejiminin sahibi” diye tanımlanan generaller kışlalarından toparlandı ve bu halkta “Vay be, bunlar müthiş” sesleri yükseldiyse, şimdi aynısı futbolda yapılıyor.

Eğer futboldaki kirlilik temizlenecekse, sonuna kadar yanında olurum kendi hesabıma.

Buna karşı daha önceki uygulamalara baktığımda, bu olayın da medyaya sızdırılan bilgi ve belgelerle “dehşetengiz” bir hale getirileceğinden şüphelerim olduğunu da söylemeliyim.
İnşallah iktidar her alanda “dokunulmaz” denilenlere dokunarak, ama sonuca da gidemeyip “bari afla çözelim” demeye kalkmaz. Çünkü “affın” ne anlama geldiğini artık herkes biliyor.


*****

Tutuklu vekile direnme Meclis Başkanı’na diren

MHP’nin ne yapmak istediğini anlamak mümkün değil. “Bizim onurumuz” diyerek gösterdikleri aday hapisten çıkamıyor, MHP’den hiçbir direniş yok. Ama aynı MHP Meclis Başkanlığı seçiminde direniş gösteriyor. Ne yaparak? Aday göstererek.
Elbette her siyasi parti hatta her milletvekili Meclis Başkanlığı için aday olabilir.

Ancak MHP bilmiyor mu AKP’li adayın seçileceğini. İlk turda değil de üçüncü turda.

O halde ver ilk turda AKP adayına oyunu, hiç olmazsa zaman kaybedilmesin.

MHP şimdi kendini seçenlere karşı “Meclis’te çalışmış mı” oluyor?

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız